GÜL CAMİİ
Gül Câmii: Haliç kıyısında Cibâli’de bulunan ve kiliseden çevrilmiş bir câmidir. Yüksekçe bir tepe üzerinde bir kale gibi inşa edilmiş olan Theodosia Kilisesi’nin câmiye çevrilme çalışmaları 2. Bayezid devrinde başlamıştır. İsmiyle ilgili muhtelif rivâyetler anlatılmaktadır.
Gül Câmii: Haliç kıyısında Cibâli'de bulunan ve kiliseden çevrilmiş bir câmidir. Yüksekçe bir tepe üzerinde bir kale gibi inşa edilmiş olan Theodosia Kilisesi'nin câmiye çevrilme çalışmaları 2. Bayezid devrinde başlamıştır. İsmiyle ilgili muhtelif rivâyetler anlatılmaktadır. Türkler İstanbul'u fethettikleri gün Theodosia yortusu sebebiyle câmiyi güllerle içinde bulmuş olmaları, Gül Baba isimli bir yatırın câmi içinde medfun olması, 4.Murat zamanında tâmir edilen câminin, kubbe ve çevresi güle benzediği gibi.
Kara Dâvud Paşa Câmii: Üsküdar'da Hâkimiyet-i Milliye caddesinin kenarında Mimar Sinan Çarşısı'nın biraz ilerisinde bulunmaktadır. Genellikle Kara Dâvud Paşa Câmii olarak tanınan bu eserin bânisi, 2. Osman'ın katlinde faal rol oynayan Kara Davud Paşa ile iltibas edilmektedir. Câminin asıl bânisi olan Dâvud Paşa, Sultan 2. Bayezid döneminde iki defa Kaptan-ı deryâlık ve Nişancılık yapmış olan Kara Nişancı ya da Küçük Dâvud Paşa lakabıyla da tanınan Vezir Dâvud Paşa'dır.
Câminin enlemesine uzanan uzanan harimi üç bölüm halindedir. Bu bölümler birbirlerinden 1.40 m. ölçüsünde ileri taşan duvarlarla ayrılmıştır. Evvelce ortadaki kare mekânın esas câmi, yanlardaki kubbeli daha küçük mekânların ise tabhâne odaları oldukları hatıra gelmektedir. Câminin mimârisinde 1963-66 yıllarındaki tâmirde büyük değişiklikler yapılmıştır. Câminin etrafının çeviren avlu duvarı kaldırılmış ve sıbyan mektebi de yıktırılmıştır. Orta mekânı örten ahşap çatı ve tavan kaldırılarak buraya kubbe yapılmış, son cemaat yeri iki yanda kapalı duvarlarla sınırlanmış ve üstünü örten çatıyı taşımak üzere sekiz sütun dikilmiştir. Câminin avlusunda bulunan Alemdar Ahmed Baba yatırı günümüzde yaya kaldırımı kenarında bulunmaktadır.
İmrahor Câmii: Bu câmi, Yedikule yakınında, Samatya'da Bizans döneminde İstanbul'un en büyük ve en eski manastırlarından Studios Manastırı'nın Vaftizci Yahyâ adına yapılmış kilisesiydi. Sultan 2. Bayezid'in imrahoru/ mîrâhuru (pâdişâhınahırlarına bakan görevli) İlyas Bey tarafından 1486'da önce câmiye çevrildi bir süre sonra ise zâviyeye dönüştü. Bu zâviyenin şeyhleri İmrahor Câmii'nin avlusunda medfundur. Câminin bulunduğu bölgeye, fetihten sonra İstanbul'a getirilen ve ana dilleri Türkçe olan Hıristiyanlar iskân ettirilmiştir.
İstanbul'un çeşitli yerlerindeki yirmi kadar Sünbülî tekkesinden biri olan zâviye, 19. yüzyıl sonlarına gelinceye kadar hizmet vermiştir. 1946 yılında alınmış bir Bakanlar Kurulu kararı ile müze yapılmış ve bu karar 2013 yı-lındaki kaldırılarak restorasyon çalışmalarına başlanmıştır.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
FENÂRİ İSA CÂMİİ
Fenâri İsa Câmii: 2. Bayezid döneminde şehirdeki terkedilmiş Bizans kiliselerinin şenlendiril
ATİK MUSTAFA PAŞA CÂMİİ
Ayvansaray semtindeki bu câmi Koca Mustafa Paşa tarafından câmiye çevrilmiş bir Bizans kilises
KOCA MUSTAFA PAŞA
Enderun’da yetişmiş olup 2. Bayezid’in Şehzâdelik yıllarında onun hizmetine girmiştir. 2.
ATİK ALİ PAŞA
Aslen Saray Bosna’lıdır. Devşirme olarak Enderun’da yetişti. Hadım lakabıyla da tanınan A
GÜLBAHAR HÂTUN
Fâtih’in hanımı ve 2. Bayezid’in annesidir. Hayatı hakkında kaynaklarda bilgi bulunmamaktad
BEYAZIT CÂMİİ VE KÜLLİYESİ
Beyazıt Câmii, Bizans devrinin en büyük meydanının (forum) bir köşesinde inşa ettirilmişti
SULTAN 2. BAYEZİD (1481-1512)
1448’de Dimetoka’da doğdu. Fâtih Sultan Mehmed’in Gülbahar Hâtun’dan doğan büyük oğl
BÜYÜK ÇARŞI
İki bedestenin çevresinde meydana gelen ticaret merkezidir. Halk arasında Kapalı Çarşı olarak
HOCAZÂDE MUSLUHİDDİN
Babası Bursa tüccarlarından olup, o devirde ticaretle uğraşanlar “hoca” unvanıyla anıldı
- HIZIR BEY
- MUSLİHUDDİN MUSTAFA (ŞEYH VEFÂ-Ö. 1491)
- MOLLA GÜRANİ VE MOLLA HÜSREV
- RUM MEHMED PAŞA (Ö. 1474 )
- HAS MURAT PAŞA CAMİİ
- MOLLA GÜRANİ CAMİİ
- KALENDERHANE CAMİİ
- AYASOFYA CAMİİ
- FATİH CAMİİ VE KÜLLİYESİ
- GEDİK AHMET PAŞA
- MAHMUD PAŞA KÜLLİYESİ
- EYÜP SULTAN KÜLLİYESİ
- MAHMUD PAŞA
- ZAĞANOS PAŞA
- ÇANDARLI HALİL PAŞA
- FÂTİH SULTAN MEHMED
- TAKDİM
Öğüt ver, hatırlat! Çünkü sen ancak öğüt vericisin. Onların üzerinde zorlayıcı değilsin.
Gâşiye, 21-22
GÜNÜN HADİSİ
Hikmetli söz, müminin yitiğidir. Onu nerede bulursa almaya en layıktır.
Tirmizi, İlim, 19.
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...