NURDAN VECİZELER-8

“Hakikaten mümin cennete layık ve kâfir cehenneme muvafık bir mahiyet kesb eder.” İzah: Bir insan bir şehrin valisi olacaksa eğer, orası için bir süreç yaşamalı, terakki etmeli. Cennet için, ana rahminden dünyaya gelmek gibi, hadiste böyle geçiyor. Vali olmak için şu kadar mesai harcamak gerekiyorsa…


2024-04-01 02:55:14

"Hakikaten mümin cennete layık ve kâfir cehenneme muvafık bir mahiyet kesb eder." 

İzah: Bir insan bir şehrin valisi olacaksa eğer, orası için bir süreç yaşamalı, terakki etmeli. Cennet için, ana rahminden dünyaya gelmek gibi, hadiste böyle geçiyor. Vali olmak için şu kadar mesai harcamak gerekiyorsa… 

Başta iman sonra amel-i salih… Cennete inanmayan birini Allah cennete koysa o şahsın asgari utanıp girmemesi lazım. 

İmanın takvanın bütün çeşit ve şartlarına uymak lazım. 

Dünyadaki dini imani sohbetler bir gölge sohbettir, cennetteki peygamber sohbetleri gibi asıllarına ulaştırır insanları, madem dünya tarla, burada tefekkür ektik mi, orada tefekkür ve fakihe yersin…

Cehennemin şartı küfür. Küfür manevi zakkum tohumu. Suç işleyen hapse girmeye dua etmiştir. En ileri seviyesi ateizm, sonra şirk, sonra her türlü ahlaksızlık bunun başında da zulüm geliyor. 

"Cennet, bütün lezâiz-i mâneviyeye medar olduğu gibi, bütün lezâiz-i cismaniyeye de medardır." 

İzah: Cennet cismani değildir diyenlerin birinci düşüncesi istib'ad. Bazıları da milletin buna aklı ermez diyerek yanlış bir içtihad yapmışlar. Dünya sofrasını seren Allah cenneti niye seremesin a be akılsız… Cisim burada bu kadar ibadet etmiş, o da hakkını ister. Bal, süt nehri, ırmağı ruha ne lazım ? Dünyada bunların gölgesini ye cennette hayal et olur mu olmaz. Ruh beden birlikteliği bu dünyada var, cennette niye olmasın?

"Bütün o aza ve aletlerin ibadeti ve tesbihatı ve o yüksek ücretleri, en muhtaç olduğun bir zamanda cennet yemişleri suretinde sana verileceğine ehl-i zevk ve keşif ve ehl-i ihtisas ve müşahede ittifak etmişler."

İzah: Her bir organın kendi tesbihi var. Yapılan namaz ve niyazın ibadetinden başka, her bir organın kendine mahsus teşbihinden de insan fayda görecek. Bahçeye ektiğin ağaçtan kim yerse yesin sana faydası olduğu gibi. 38 trilyon hücre var, bunların tespihi sana yazılsa, köşeyi döndün…

"Her ne ise... Kur'ân-ı Hakîmin Cennet ve Cehennem hakkındaki mu'cizâne izahatı ve Kur'ân'ın tefsiri ve ondan gelen Risale-i Nur'un Cennet ve Cehennemin vücutlarına dair hüccetleri, daha başka beyana ihtiyaç bırakmamışlar."

İzah: Bir erin cezası başka, bir genelkurmay başkanının hatası ve cezası başka olur. İnsanın. İman takva ve salih amel gibi çok görevleri var, cinayet, mahiyet ve vazifesinin azametine göre çok görevleri var bunların ihmali vahim neticeler oraya çıkarabilir.

 

"Hakikî adalet ister ki, şu küçücük insan, şu küçüklüğü nisbetinde değil, belki cinayetinin büyüklüğü, mahiyetinin ehemmiyeti ve vazifesinin azameti nisbetinde mükâfat ve mücazat görsün."

İzah: Küfür bütün kâinatı tahkir… ömrü kısa olsa da bu kısa ömürde yaptığı ….

Madem küfür hadsiz hukuka bir tecavüzdür; elbette hadsiz bir cinayettir. Öyle ise hadsiz bir azaba müstahak eder. Madem bir dakika katl, on beş sene cezada (sekiz milyona yakın dakikada) hapis azabını çekmesini adalet-i beşeriye kabul edip maslahata ve hukuk-u âmmeye muvafık görür. Elbette bir küfür bin katl kadar olması cihetiyle, bir dakika küfr-ü mutlak, sekiz milyara yakın dakikalarda azap çekmesi, o kanun-u adalete muvafık geliyor. Bir sene ömrünü o küfürde geçiren, iki (2) trilyon sekiz yüz seksen (880) milyara yakın dakikada azaba müstehak ve خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا 1 sırrına mazhar olur.

"Senin kalbin ve hüviyet ve mahiyetin, bir ayinedir. Senin fıtratında ve kalbinde bulunan şedid bir muhabbet-i beka, o ayine için değil ve o kalbin ve mahiyetin için değil... Ey insan! Senin kalbin ve hüviyet ve mahiyetin bir âyinedir. Senin fıtratında ve kalbinde bulunan şedit bir muhabbet-i bekà, o âyine için değil ve o kalbin ve mahiyetin için değil. Belki o âyinede istidada göre cilvesi bulunan Bâkî-i Zülcelâlin cilvesine karşı muhabbetindir ki, belâhet yüzünden, o muhabbetin yüzü başka yere dönmüş. Madem öyledir; يَا بَاقِى أَنْتَ الْبَاقِى 1 de. Yani, madem Sen varsın ve bâkisin. Fenâ ve adem ne isterse bize yapsın, ehemmiyeti yok!"

İzah: Mahiyet, insanda tecelli eden bütün esma-i ilahiye, insan kalbi bütün esmaya mazhar. Kâinatta her şey kudretle idare ediliyor. Kalpte kudret var. Kâinatta ilim dolu, insanda ilim sıfatı var, muhabbet, mehafet ne varsa, kalpte hem karşılığı var. Esas talep ebedi bir hayat yaşamakla ilgili. Beka arzusu dünyada kalmak için verilmedi, o esmaya muhabbet için verildi, sendeki bu hayat nasıl vücuda geldi, halık ismiyle, muhyi ismiyle… hayatına suretine devamına olan sevgiler, hayy, musavvir, yönelik olmalı.

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

NURDAN VECİZELER-16

NURDAN VECİZELER-16

Kader, ilim nev’indendir. İlim, malûma tâbidir. Yani, nasıl olacak, öyle taallûk ediyor. Yok

NURDAN VECİZELER-15

NURDAN VECİZELER-15

“Kader, ilmin bir nev’idir ki, herşeyin mânevî ve mahsus kalıbı hükmünde bir miktar tayin

NURDAN VECİZELER-14

NURDAN VECİZELER-14

Ey insan! Şu kâinattan maksad-ı a'lâ; tezahür-ü rububiyete karşı, ubudiyet-i külliye-i insa

NURDAN VECİZELER-13

NURDAN VECİZELER-13

İnsan, nur-u iman ile âlâ-yı illiyyîne çıkar, Cennete lâyık bir kıymet alır. Ve zulmet-i

NURDAN VECİZELER-12

NURDAN VECİZELER-12

| Tabiat Dedikleri “Tabiat, âlem-i şehadet denilen cesed-i hilkatin anâsır ve âzâsının ef

NURDAN VECİZELER-11

NURDAN VECİZELER-11

“İnsanları fikren dalalete atan sebeplerden biri; ülfeti, ilim telakki etmeleridir. Yani me’l

NURDAN VECİZELER-10

NURDAN VECİZELER-10

Kalbden maksat, sanevberî (çam kozalağı) gibi bir et parçası değildir. Ancak, bir lâtife-i R

NURDAN VECİZELER-9

NURDAN VECİZELER-9

“Amiriyet ve hâkimiyetin muktezası, rakip kabul etmemektir, iştiraki reddetmektir, müdahaleyi

NURDAN VECİZELER-8

NURDAN VECİZELER-8

“Hakikaten mümin cennete layık ve kâfir cehenneme muvafık bir mahiyet kesb eder.” İzah: B

NURDAN VECİZELER-7

NURDAN VECİZELER-7

“İnkılab-ı hakikat olmaz. Nev'-i mutavassıtın silsilesi devam etmez. Tahavvül-ü esnaf, ink

NURDAN VECİZELER-6

NURDAN VECİZELER-6

“Tevekkül, esbabı bütün bütün reddetmek değildir. Belki esbabı dest-i kudretin perdesi bil

Allah dilediğini hesapsız rızıklandırır.

Nûr, 38

GÜNÜN HADİSİ

"Ümmetimin tamamı affedilmiştir, ancak günahlarını ilan edenler müstesna!"

Buhârî

TARİHTE BU HAFTA

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI