NURDAN VECİZELER-5

Nimet içinde in’âm görünür, Rahmân’ın iltifatı hissedilir. Nimetten in’âma geçsen, Mün’imi bulursun. Hem, her eser-i Samedânî, bir mektup gibi, bir Sâni-i Zülcelâlin esmâsını bildirir. Nakıştan mânâya geçsen, esmâ yoluyla Müsemmâyı bulursun.” İzah: Bugünkü gençliğin içinde bulunduğu en büyük problem, okullardaki


2024-02-16 10:40:05

"Nimet içinde in'âm görünür, Rahmân'ın iltifatı hissedilir. Nimetten in'âma geçsen, Mün'imi bulursun. Hem, her eser-i Samedânî, bir mektup gibi, bir Sâni-i Zülcelâlin esmâsını bildirir. Nakıştan mânâya geçsen, esmâ yoluyla Müsemmâyı bulursun." 

İzah: Bugünkü gençliğin içinde bulunduğu en büyük problem, okullardaki derslerin mana-yı ismiyle anlatılması. Sadece portakal anlatılıyor, tüm özelliklerinden bahsediliyor. Ağaçtan portakalın çıkması sıradan bir hadise değil. Bu ağaç fabrikasında bunu yaratan Allah'tır. Böyle yapınca eğitimde tarafsızlık bozuluyormuş, halbuki tam tersi… Bu dinsizlik namına bir taraf olmaktır. Ağaç beni bilmiyor, dolayısı ile bu ağaç eliyle bunu bana veren biri var.

Göz de bir nimet, söz de bir nimet…. Gözün kendisi görme nedir bilmez, göz de görmeyi bilmez ve tanımaz. Samet Allah'ın ismi, her şey Allah'a muhtaç. Göz, ışık, görme her bir süreç Allah'a muhtaç. Basir ve Kerim olan bir Allah gözde görmeyi yarattı. Sıfat mevsufsuz olmaz, Basir ismi Allah'a verildi mi sorun ortadan kalkar, görmeden basir ismine intikal ettik mi, kalp ve akıllar ona vâsıl olur ve tatmin olur.

Ağaç nimet veremez, bir Mün'im var, ona intikal etmek lazım. Ateist ağacı meyvenin yaptığını dese de, meyveyi yer, ama ağaca tabita teşekkür etmez. Susar durur.

" Evet, masnuatta hiçbir eser yok ki, çok mânâlı bir lâfz-ı mücessem olmasın, Sâni-i Zülcelâlin çok esmâsını okutturmasın. Madem şu masnuat elfazdır, kelimat-ı kudrettir; mânâlarını oku, kalbine koy, mânâsız kalan elfâzı bilâpervâ zevâlin havasına at. Arkalarından alâkadarâne bakıp meşgul olma." 

İzah:  Buradaki manaya göre kainat Allah'ın kitabı. Üstad, kainattan yola çıkıp Allah'ın isim ve sıfatlarını ispat ediyor. Elma, elmadır, kağıda yazılı olmasa da da elma, birinci elma, kudret kelimesi

Kuran kainat kitabının ezeli bir tercümesi, kainatı nasıl okuyacağımızı öğretiyor …. Biri kainat kitabı, biri Kur'an, biri de Resulullah. Bu nazarla kainatta neye baksak tefekkür penceresi açar bize. Hem akıl hem dil hem kalp gıdasını alır.

Mücessem lafız: o kadar mana dolu ki her şey, sanki bir göz hakkında yazılan bütün kitap ve makaleler cisimleşmiş de göz olmuş.. Lafız bu olunca manası esma; elma lafız, manası Rezzak ismi… elmayı hem ye hem de tefekkür et… daha fazla istifade et. Sonra işine bak, oradan aldığın enerji ile başka işlere bak….

 "Nasıl ki zâhir nazarda dağların daire-i ufkunda semânın etekleri muttasıl ve mukarin görünür. Halbuki, daire-i ufk-u cibalîden semânın eteğine kadar, umum yıldızların matlaları ve başka şeylerin meskenleri olan bir mesafe-i azîme bulunduğu gibi, esbab ile müsebbebat mabeyninde öyle bir mesafe-i mâneviye var ki, imanın dürbünüyle, Kur'ân'ın nuruyla görünür."

 

İzah: Bu dersin farklı izahı. Ağaç sebep meyve müsebbep, Allah müsebbibül esbap, ağacı meyveye sebep kılan… arada uzun mesafe var. Meyvenin ağaçta bitmesi, Rahman, Rahim, Muhsin, Vedud v.b çok isimler tezahür ediyor, Alim, Mürid, Hakim, Rezzak gibi, meyve ile ağaç arasındaki mesafeler açıldı…

Zahir nazarda sema dağa bitişik gibi. Ama hakikatinde kilometlerce fark var… Tabiatperest bu manayı göremez, gözünün arkasında aklı yoktur. İman nuru, Kur'an dürbünü lazım.

İki nokta arasında en kısa mesafe doğrudur. İki nokta arasında tek doğru, sonsuz eğri geçer, onun için ihdinessıratal müstakim diyoruz. Akıl ve vahiy birleşirse… tek ve muhteşem bir doğruya ulaşabiliriz.

-devam edecek-

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

EMİR ŞEKİB ARSLAN (1869-1946)-2. BÖLÜM

EMİR ŞEKİB ARSLAN (1869-1946)-2. BÖLÜM

1927 yılında Emir, Kuzey Amerika'ya gitti. Orada Detroit beldesinde göçmenlerin sorunları için

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2

II. HZ. PEYGAMBERDEN GELEN BEŞARETLER Hayatı boyunca ümmetine karşı gösterdiği ilgi, şefkat

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme

YUSUF ÜNLÜ(1936 -)

YUSUF ÜNLÜ(1936 -)

Cübbeli Ahmed Ünlü hocaefendinin babası Yusuf Ünlü 1936’da Giresun’un Göreli İlçesinde

ZÜLKARNEYN'DEN ZÜLKARNEYN'E: FİLİSTİN

ZÜLKARNEYN'DEN ZÜLKARNEYN'E: FİLİSTİN

Zülkarneyn isim değil sıfattır. Dünyaya gelmiş nadir dört veya beş cihangirden birisidir. Bu

ALLAH’A BİLGİSİZLİK İSNAT ETMENİN HÜKMÜ

ALLAH’A BİLGİSİZLİK İSNAT ETMENİN HÜKMÜ

Muhterem Müslümanlar! Daha önceki yazılarımızda, mealci ve sünnet inkârcılarının “Kur

NURDAN VECİZELER-12

NURDAN VECİZELER-12

| Tabiat Dedikleri “Tabiat, âlem-i şehadet denilen cesed-i hilkatin anâsır ve âzâsının ef

SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-31

SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-31

Maide: 11: Nadîroğulları, Rasulullah (s.a.v.)'ın başına değirmen taşı atmak ve Rasulullah

MESİH PAŞA

MESİH PAŞA

Rum asıllıdır. Ağabeyi Has Murad Paşa ile İstanbul’un fethi sırasında esir düşmüş ve h

KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET

KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET

Konfüçyüs bir gün öğrencileri ile sohbet ediyordu. Konfüçyüs dedi ki: “Bilgi edinmek içi

SENİN SUSMAN İYİYMİŞ

SENİN SUSMAN İYİYMİŞ

İmam Ebû Yusuf'un hiç konuşmayan bir öğrencisi vardı. Bir gün Ebû Yusuf, onun konuşmasın

"Allah gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediğini bilir."

Mü'min, 19

GÜNÜN HADİSİ

Yapılan hayırdan (ma'ruf) hiçbir şeyi küçük bulup hakir görme, kardeşini güler yüzle karşılaman bile olsa (bunu ehemmiyetsiz görüp ihmal etme)

Müslim, Birr 144, (2626)

TARİHTE BU HAFTA

*Prut Barış Antlaşması (Osmanlı-Rusya) 22 Temmuz 1711 *İkinci Meşrutiyet'in ilanı 23 Temmuz 1908

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI