BATI DÜNYASININ İHANET SENARYOLARI VE PİLTDOWN ADAMI

Batı dünyası ve materyalist felsefenin düzenbazları yalan üretmekte, hakikatleri evirip çevirmekte pek mahirdirler. Sapık bir düşünceyi, batıl bir inancı yaymak ve insanlara yutturma isterlerse, hemen harekete geçerler. Materyalist felsefenin kalemşörleri görev verirler. Onlar yazar ve çizerler. Arkasında medya şarlatanları olayları ihanet mutfaklarında pişiriler.


Prof. Dr. Şener Dilek

marifet.nurlari@gmail.com

2023-05-22 08:30:45

Batı dünyası ve materyalist felsefenin düzenbazları yalan üretmekte, hakikatleri evirip çevirmekte pek mahirdirler. Sapık bir düşünceyi, batıl bir inancı yaymak ve insanlara yutturma isterlerse, hemen harekete geçerler. Materyalist felsefenin kalemşörleri görev verirler. Onlar yazar ve çizerler. Arkasında medya şarlatanları olayları ihanet mutfaklarında pişiriler. Ters düz eder. İlim adamları(!) "Bilimsel Gerçek(!)" başlığında anons ederler. Teorilerine gerçek süsü vermek, düzenbazlık ve sahtekarlıkta insanları saptırmak için akla ve hayale gelmeyen senaryolar hazırlar, insanlara yutturmaya çalışırlar.

Allah onların ihanet ve şerlerinden ümmet-i Muhammed'i (sav) korusun.

Evet, o zalimler çok dehşetli, sinsi, profesyonel sapık birer yalancıdırlar. Bunun en açık delili "PİLTDOWN ADAMI" sahtekarlığıdır.

Evet, bilim tarihinin en büyük skandalı, en dehşetli bir sahtekarlığı ve en sinsi ve usturuplu yalanı "PİLTDOWN ADAMI" projesidir. Bu düzmece yalan 1912 yılında gündeme getirildi. "CHARLES DAWSON" isimli Paleontolog olan bir adam, İngiltere'nin PİLTDOWN yakınlarındaki bir çukurda, bir çene kemiği ile bir kafatası bulduğu iddiasıyla ortaya çıktı. Aslında OLAY PLANLANMIŞ USTURUPLU BİR TEZGAHTI. Senaryo önceden kurgulanmıştı. Bu bir "kesme-yapıştırma", "çalma-yakıştırma" tezgahı idi. Bu düzme tezgaha "PİLTDOWN ADAMI" adını verdiler.

Uzmanlar(!) hemen bunu, insanın evrim geçirdiğine bir delil olarak bütün dünyaya duyurdular. Yazarlar, bilim adamları(!) devreye girdi. Yazdılar, çizdiler. 40 yılı aşkın bir süre, 500'ü aşkın akademisyen "PİLTDOWN ADAMI" hakkında doktora tezi hazırladı. "PİLTDOWN ADAMI", İngiltere'in en meşhur müzesinde (BRİTİSH MUSEUM) teşhir edildi. Bu yalan tufanı 40 yıl sonra ortaya çıktı. 1949'da KENNETH OAKLEY, "Flor testi" metoduyla bu işin tamamen bir düzmece olduğunu kanıtladı. Daha sonraki araştırmalar sonucunda şu gerçek ortaya çıktı:

"PİLTDOWN ADAMI"nın kafatası, 500 yıl önce yaşamış bir insan, çene kemiği ise, birkaç yıl önce ölmüş bir ORANGUTANa (Bir maymun türüne) aitti. Dişler, insana ait olduğu izlenimini vermek için özel olarak eklenmiş ve sıralanmış, eklem yerleri de törpülenmişti. Bütün parçaların eski görünmeleri için potasyum-dikromat ile lekelenmişti. Bu iş faş olunca, bu işin düzenbazları, yalan tüccarları "PİLTDOWN ADAMI"nı apar topar müzeden kaldırdılar.  Materyalist felsefenin müntesipleri tam kırk yıl bu yalana secde ettiler.

Yalanın pek çok tabakası vardır. En dehşetli ve en büyük yalan küfürdür. Küfür ile insan, en büyük hakikat olan Allah'ın varlığını inkâr etmiş, en büyük gerçeği kapatmış olur. Bu yalanların içinde bir de gayet usturuplu, sinsi bir başka yalan vardır. Bu yalanın adı "BİLİMSEL YALAN"dır. Bilimsel yalan ile, gerçekler kasten "kesme-yapıştırma, çalma-yakıştırma" tekniğiyle ters düz edilir. Eldeki istatistikle, veri ve belgeler bir cerbeze ile çarptırılır, hakikatler örtülür, gerçekler gizlenir.

Evet, sağ ayağı kızgın ateşin, sol ayağı buzun üzerinde bulunan bir adamı hayal edin. Bir tarafı yanıyor, diğer tarafı donuyor. O yalancılara istatistik diliyle sorun, "Bu adamın ortalaması nedir? Hali nasıldır?" Elbette "ILIKTIR." diyeceklerdir.

Bu olaydan ne ders çıkarmak lazım?

Batıl ve tamamen yalan olan evrim teorisini insanlara yutturmak için şu müfsit kafirler, şu habis karanlık ruhlar, şu iblis çeteler nasıl dehşetli bir senaryo sergilemişler… Eğer davaları hak olsaydı böyle bir yalana ihtiyaçları olur muydu? Demek insanları aldatmak ve yanlış kulvarlara sokmak için bilimsellik maskesi arkasında böyle dehşetli bir oyunu insanlara yutturmuşlar. Halen de yutturulmaya çalışılıyor.

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2

II. HZ. PEYGAMBERDEN GELEN BEŞARETLER Hayatı boyunca ümmetine karşı gösterdiği ilgi, şefkat

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-1

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-1

Gelecekte İslamiyet’in hâkimiyetine işaret eden beşaretler: Kur'an-ı Kerim'in istikbalin hâ

ÖLENLER EŞİT DEĞİLDİRLER

ÖLENLER EŞİT DEĞİLDİRLER

İnsanların ölüme negatif düşüncelerle bakmalarındaki sıkıntılardan biri de şudur ki, onu

CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR

CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR

Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle

ACBU’Z ZENEB HADİSİ

ACBU’Z ZENEB HADİSİ

Bir sorunun cevabı; “Müzedeki bir insanın iskeleti 2.000 senedir var olduğu söyleniyor. Halbu

NAMAZDA 17 SIRRI

NAMAZDA 17 SIRRI

İslam Literatüründe “el-Mabud” kelimesi hakiki mabud olan Allah’ın bir vasfıdır. Ebced d

İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK

İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK

Kişi kendisine nasıl davranılmasını istiyorsa, başkalarına da öyle davranmalıdır. Bu minva

CEHENNEM NEREDEDİR?

CEHENNEM NEREDEDİR?

Soru: Cehennem Nerededir? Cevap: Cennet ise Kur’an-ı Kerim'de zikredildiği gibi yüksektedir ve

RUM SURESİ ÖZELİNDE FITRAT DİNİ’NE BAKIŞ

RUM SURESİ ÖZELİNDE FITRAT DİNİ’NE BAKIŞ

Rum suresi, Mekki mukattaat sureler sisteminde yer alan, Kur’an’daki tertip numarası 30 olan bi

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-2

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-2

Ebû Hüreyre (r.a) anlatıyor: Rasûlullah (s.a.s) buyurdular ki: “Komşusu, zararlarından emin

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-1

HADİSLER IŞIĞINDA KOMŞULUK İLİŞKİLERİ-1

Kıyâmetin pek yakın olduğu ve vaktin bereketinin azaldığı günümüzde, insanlar dünya tela

Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır.

3, Kadir

GÜNÜN HADİSİ

Geçmiş peygamberlerin sözünden (hiç eksiksiz) nâsın eriştiği haberlerden birisi de: Utanmazsan dilediğini işle! (sözü) dür.

Abdullâh b. Mes'ûd (r.a)'dan

TARİHTE BU HAFTA

*Prut Barış Antlaşması (Osmanlı-Rusya) 22 Temmuz 1711 *İkinci Meşrutiyet'in ilanı 23 Temmuz 1908

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI