Cevaplar.Org

HÜZÜNLÜ BİR HAYVANAT BAHÇESİ GEZİSİ

“Paris'in büyük hayat sıtmasına tutulduktan sonra(1) yapmaya hiç vakit bulamayacağım bir ziyarete ilk günümü hasretmeyi muvafık buldum. İndiğim otelden pek uzak olmayan hayvanat bahçesindeki hayvanları görmek istiyordum. Trenin yorgunluğunu sıcak bir banyo ve iyi bir kahvaltıyla geçirdikten sonra o tarafın yolunu tuttum.


2022-02-15 21:44:46

"Paris'in büyük hayat sıtmasına tutulduktan sonra(1) yapmaya hiç vakit bulamayacağım bir ziyarete ilk günümü hasretmeyi muvafık buldum. İndiğim otelden pek uzak olmayan hayvanat bahçesindeki hayvanları görmek istiyordum. Trenin yorgunluğunu sıcak bir banyo ve iyi bir kahvaltıyla geçirdikten sonra o tarafın yolunu tuttum.

Eylül sonunun bu kapanık ve serin gününde bahçenin bütün ağaçları durgun ve karanlık... Havuzların suları, bulutlu semanın akisleriyle kirli bir katran renginde.. Neşesiz fıskiyeler havada tutunamıyor... Derinden derine, perişan kuş feryatları, bin tempoda hayvan bağırmaları işitiliyor...

İnsan daha kapıdan girerken bir gurbet ve ıztırap bahçesinin eşiğine ayak bastığını anlıyor.

Evvela kuşların bulunduğu tarafa saptım. Birer büyük oda genişliğindeki kafeslerinde Hind-i Çini'den getirilmiş leylek biçiminde bir takım tüyleri dökük kuşlar, boyunlarını çekmiş nihayetsiz bir hüzün içinde düşünüp durmakta. Bu bedbahtların kafesi yanında açık bir saha üzerinde dikili kâ-zıkların uçundaki halkalara tünemiş renkli papağanlar, kafeslerde hapsedilmiş hasretli kuşların havaya dağıttığı anlatılmaz elemi bir dereceye kadar dağıtıyor.

Daha biraz ötede, başka bir büyük kafesi dolduran ufak Senegal kuşları, renkli tüyleriyle bir sonbahar bahçesinin keskin çiçeklerini andırıyor. Bu masum yaratıklar bulutlu havayı bir akşam başlangıcı sanarak dalları üzerinde sırlanıp uyumaya hazırlanıyorlar. Daha ötede, yine bir büyük kafeste hasta ve dargın akbabalar var. Hepsi de yüzlerini duvara çevirmiş, uyuyor gibi duruyor. Yusuf Ziya, Paris hayvanat bahçesinde akbabanın çirkin ve kederli başını görseydi, neşeli gazetesine(2) onun ismini vermeye mümkün değil razı olmazdı.

Maymunlar tarafına geçtim:

İki genç şempanze, hapishanelerinin demir parmaklıkları arkasında birbirine sarılmış ağlayan ve hıçkıran felâketzedelerin sallanışı ile mütemadiyen sallanıyorlar. Ne hazin bir şey!

Kafesinde tek başına yaşayan bir goril biraz açılmak ve ısınmak için olacak ikide bir tavandan sarkan trapeze takılarak birkaç jimnastik hareketi yaptıktan sonra tekrar büzüldüğü köşeye dönüyor. Hele diğer bir kafeste bir Cezayir maymunu ailesinin hâtırası, yüreğimde daima kanayan bir yara halinde kalacak. Anne bir aylık yavrusunu bağrı üzerinde sıkmış, ısıtmaya çalışıyor ve dalgın, boş, ümitsiz gözlerle bu esmer ve yabancı semaya bakıp düşünüyor. Ne talihsiz bir anne çehresi! Teessüfüm tahammül kabiliyetini geçmişti. Artık kafeslerin önünde çok durmadan geçiyordum.

İşte daimi bir dil hareketiyle hapishanelerinin çubuklarını aşındırmaya çalışan aptal ayılar.. İşte kızgınlıktan kendi etine dişini geçirmeye çalışan hiddetli bir pars.. İşte serbest olsa, bir hamlede kan ve kemik yığınına döndürebileceği gülünç bir seyirci kalabalığına esir çehresini göstermemek için inatla duvar tarafına bakan gururlu Bengal kaplanı.

İşte dargın arslanlar, işte iğrenç sırtlanlar, işte kafeslerinde hiç dinlenmeksizin dönen tesellisiz kurtlar!

Yılanları ve timsahları da derin uykularında seyrettikten sonra hayvanat bahçesinin Seine Nehri tarafına açılan kapısından çıkmadan evvel, heykeltıraş Fromier'in bir ayı yavrusu avcısıyla iri bir ayı annesinin kanlı kucaklaşmasını temsil eden tuncu önünde durdum. Esir ve gurbetzede hayvanlann şifasız ıstırabından akan zehirle dolan ruhum, serbest canavarın zalim insan üzerindeki zaferini gösteren bu trajik şaheseri seyretmekle bir parça ferahladı.

Dipnotlar 

1- 1928 senesi..

2-Akbaba mecmuası;1922-1977 yılları arasında yayımlanmış haftalık siyasi mizah dergisi. Türk edebiyatının en uzun ömürlü mizah dergilerindendir. 1922'de Beş Hececiler adlı edebiyat akımının iki önemli üyesi olan Yusuf Ziya Ortaç ve Orhan Seyfi Orhon tarafından kurulmuş; birkaç kez kesintiye uğramakla birlikte 1977'ye kadar çıkarılarak yaklaşık iki bin sayı yayımlanmıştır.(wikipedi)

Kaynak

Ahmet Haşim

Bize Göre

Anonim Yayıncılık

İst. 2017

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi

NASIL BİR MAARİF?

NASIL BİR MAARİF?

Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır

HİCRET VE HAREKET

HİCRET VE HAREKET

Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu

HEKİM VE FİLOZOF GÖZÜ İLE RAMAZAN

HEKİM VE FİLOZOF GÖZÜ İLE RAMAZAN

Hekim gözü ile Ramazan perhiz ayıdır. Bir çok hastalıklara karşı tıbbın tavsiye ettiği im

HÜZÜNLÜ BİR HAYVANAT BAHÇESİ GEZİSİ

HÜZÜNLÜ BİR HAYVANAT BAHÇESİ GEZİSİ

“Paris'in büyük hayat sıtmasına tutulduktan sonra(1) yapmaya hiç vakit bulamayacağım bir zi

YİRMİNCİ ASRIN BAŞINDA ANADOLUDA PAZARIN NAMUSU

YİRMİNCİ ASRIN BAŞINDA ANADOLUDA PAZARIN NAMUSU

Fransız yazar Claude Farrare, Çanakkale’de bir köyde, 1900’şerin başında yaşadığı çok

BİZ DE RAHATSIZIZ

BİZ DE RAHATSIZIZ

Elinize bir kalem alsanız ve siyasette, ticarete, sanatta, eğitimde en fazla isim yapmış insanla

"BANA KUR’AN YETER!”

Bana Kur'an yeter!" cilerden beni sevdiğini söyleyen biri, kendisi Hadisleri kabul etmeyerek doğr

MEALCİ KARDEŞLERİME KUR’AN’DAN MİSAFİRPERVERLİK DERSİ

MEALCİ KARDEŞLERİME KUR’AN’DAN MİSAFİRPERVERLİK DERSİ

Kur’an-ı Kerim, Arapça olarak indiğinden Kur’an’da geçen her kelimenin o günkü manaları

İnsan, bizim kendisini kerih bir nutfeden yarattığımızı görmez mi ki, şimdi o apaçık bir hasım kesilmektedir.

Yasin, 77

GÜNÜN HADİSİ

Her insan hata yapar. Hata edenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir."

Tirmizi

TARİHTE BU HAFTA

*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI