Oryantalistlerden Ernest Renan ve Gromer, İslâm dininin bilim düşmanı olduğunu ve felsefe ve ilime savaş açtığını iddia ederler. Kalbinde zerre kadar insaf ve vicdan taşıyan biri, bu iddiaların yalan ve iftira olduğunu ve dolayısıyla gerçeği yansıtmadığını bilir. Aslında bu saçma soruya cevap vermeye gerek bile yoktur. Ancak biz hüsnü niyetimizle İslâm düşmanlarından etkilenen gençlerimize bir fayda/katkı sağlamak amacıyla cevap veriyoruz.

İlk emri "oku" olan bir dini "bilim düşmanı" olarak görmek/göstermek ilim ahlakına/namusuna sığmayan bir davranıştır. İlmin namusu objektif olmayı gerektirir. Tarafsız ve bilimsel olarak araştırma yapan gayr-i müslim ilim adamları, yaptıkları inceleme sonucunda İslâm'ın bilim ve medeniyete sağlamış olduğu katkıları uzun uzadıya bizlere açıklamaktadırlar.

Avrupa karanlık çağını yaşarken İslâm, yeni bir medeniyet inşa etmiş, Aristo, Platon gibi filozofların unutulmuş ve kaybolmuş eserleri Arapçaya tercüme edilmiş, bilim ve felsefenin önü açılmıştı. İslâm memleketlerine gelen Avrupalı öğrenciler, buralardaki okullarda/medreselerde mezun olduktan sonra ülkelerine dönüp bugünkü batı medeniyetinin temelini atmışlardır. Fuat Sezgin'in ifadesi ile bugünkü batı uygarlığı İslâm medeniyetinin çocuğudur.

Bütün bunlara rağmen İslâm'ı bilim düşmanı olarak lanse eden oryantalistlere inananlar, zerre kadar ilim ve edepten nasip almamışlardır. Bir hakikatin üzerini örtmek, o hakikatin olmadığını göstermez. Çünkü gerçekler hiçbir zaman göz ardı edilemez!
Molla Musa el-Celali
 

NOT:Bu makale merhum Seydamızın "Mecmuatü'l-Fevaid" adlı kitabından derlenerek alıntı yapılmıştır. Bkz. S. 62