بسم الله الرحمن الرحيم

الحمد الله رب العالمين والصلاة والسلام على سيدنا محمّد و على اله و صحبه اجمعين.

Yaşadığımız şu devirde; bazı kimseler fıkıh, akaid, kelam, usûl-u fıkıh, hadis ve bu gibi ilimlere ehemmiyet vermeden sadece tarihe dayanarak, tarihte bulunan rivayetlerin sıhhatli ve güvenilir olup olmadığını düşünmeden, bazı sahabelere özellikle, Hazret-i Muaviye'ye dil uzatarak, yersiz tenkitlerde bulunuluyor. Peygamberimizin (s.a.v) birçok uyarılarını önemsemeden, akıllarınca yorumlar yapmaktadırlar.

Peygamberimiz (s.a.v) bir hadiste buyuruyorlar ki; "Sahabilerim eleştirildiği zaman, alimler ilimlerini açıklasınlar. Kim bunu yapmazsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onların üzerine olsun."(1)

Topluma birçok hizmetleri bulunan, sayın Prof. İhsan Süreyya Sırma'nın «Hilafetten Saltanata» isimli kitabını okudum ve tetkik ettim. Gerçekten Hz. Muaviye'ye yaptığı haksız eleştirilerini üzücü buldum. Hak ve hakkaniyet namına susarak geçiştiremezdim. Hele hele yukarıda zikrettiğimiz hadis-i şerif'in emri gereğince, Hz. Muaviye'ye yaptığı haksız eleştire cevap olarak bu Reddiyeyi kaleme aldık.

Yüce Rabbimizin bizden sâdır olan hataları ve kusurları affetmesini dilerim.

Gayret bizden, Tevfik Allah'tandır.

Dipnot

(1)Hadisi, Muaz ve Cabir rivayet etmişlerdir. Feydul Kadir: C. 1, Sh. 401– 436.