NERDE O ESKİ GÜNLER

“Nerde o günler” diye başlanan konuşmalara kulak vermem. Geçen geçmiştir. Zaman aynıdır. Senen 365 gün, hafta 7 gün, bir gün 24 saattir. Zaman, eski günlerde de aynıydı, bu gün de aynıdır.


2020-06-08 07:54:28

 "Nerde o günler" diye başlanan konuşmalara kulak vermem. Geçen geçmiştir. Zaman aynıdır. Senen 365 gün, hafta 7 gün, bir gün 24 saattir. Zaman, eski günlerde de aynıydı, bu gün de aynıdır.

Sevgili peygamberimiz, Arafat dağında yaptığı Veda Hutbesinde yıla, aya ve güne dikkat çekmek için arkadaşlarına sormuş ve kendisi cevabını verdikten sonra yapılacak şeyleri sırayla anlatmış. Yani zamanın değişmeyeceğine, insanların doğruya, iyiye, güzele doğru değişmesi gerektiğine dikkat çekmiş.

"Nerde o eski meyveler, tadı bir başkaydı, şimdikileri hiç tadı yok" derken torunu şimdiki elmayı ısırıyor ve elma torunun ağzını ballandırıyor.
Dedenin eli, ayağı, gözü, kulağı her geçen gün güç kaybettiği gibi ağzının tad alması da azaldığından söyler ama torunun ağzı tad almanın doruğunda.

"Hattat Hamit gibisi gelmez" demek, insan olması açısından söylenirse doğrudur. Ve bu söz şu anda yaşayan yedi milyar insan için de geçerlidir.
Ama sanatı için söyleniyorsa, orada durmak gerekir. Şu anda yaşayan hattatlarımız için torunlarımız aynı şeyi söyleyecekler. Çünkü onlar Hattat Hamid'i tanımadılar. "Mehmet Akif Ersoy gibi şair gelmez" diyen dedeye, oğlu Necip Fazıl'dan bir şiir okuyuverirken, torun da Sezai Karakoç'tan okuyuveriyor.

"Orası mı, bizim zamanımızda orası tarlaydı, metrekaresini 25 kuruştan satarlarken kim buraya gelip te ev yapacak?" derdik" diyen dedenin torunu, oranın metrekaresini bin dolardan satın almış, gökdelen yapıyor.Dede 25 kuruş diye bahsettiği o küçük para o zaman çok değerliydi. O parayı bulamadıkları için alamamışlardı.

"İstanbul'a Feyzullah Değerli gibi bir değerli vaiz gelmez" diyen dedeye, torun, Timurtaş hocayı dinletmeye çalışıyor.
 

"Hocam eskisi gibi kitap okunmuyor değil mi?"
- Hayır, okunuyor dediğimde,
- Ama hocam birkaç kitapçıya aynı soruyu sordum benim dediğimi dediler..
- Senin okuduğun dönemde de onlar daha çok satılmasını istediklerinden o zaman da satılmıyor" derdi. Şimdi de "satılmıyor" demeye devam ediyorlar. Satılmıyor da, neden kitapçılığı bırakmıyorlar?
- Haklısın.
- Sen yaşlanıp okumayı bıraktığından, on yıldır kitap almadığından herkes almıyor zannediyorsun bir, birçok kitabı internetten indirip okuyorlar.
- Haklısın almıyorum, okumuyorum, zaman bulamıyorum.

"Biz, bir şekerle mutlu olurduk" diyen dedenin torunu da bir gün gelecek ve "Nerede o eski günler, biz bir tabletle mutlu olurduk" diye başlayacaklar hasret kokan sözlerine.

Kanuni Sultan Süleyman padişah iken Sadrazam (Başbakan) Sokullu Mehmet Paşa idi, Şeyhülislamı Ebussuud efendi idi, Şairi Bâki idi.
Her dönemin büyükleri, kendi döneminin insanları ile orantılıdır.

Mahmud Toptaş

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

MEHMED AKİF’İN AHLÂKI VE ŞAHSİYETİ

MEHMED AKİF’İN AHLÂKI VE ŞAHSİYETİ

Sebîlürreşâd dergisinin sahibi ve Mehmed Âkif i en yakından tanımış bir kimse olan Eşref E

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

İnsanları tenvir ederek cehaletten halas eden, onları atalet ve sefaletin karanlık gecelerinden

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

Dr. Alexis Carrel Her insan keyfine göre yaşamak ister. Bu insanın doğuştan gelen bir dileğid

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE BİR MUHÂVERE

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ  İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE  BİR MUHÂVERE

Ubeydullah-ı Afgānî” nâmında bir zât tarafından geçenlerde Kavm-i Cedîd ünvânıyla neş

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

İnanmak yaradılışın bir gereğidir. Din, aklın mâverâsında, zekânın fevkinde bir mürşi

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

Melik Faysal'ın en önemli gayelerinden birisi, Filistin meselesi ve Mescid-i Aksâ'nın hürriyeti

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi

NASIL BİR MAARİF?

NASIL BİR MAARİF?

Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır

HİCRET VE HAREKET

HİCRET VE HAREKET

Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ

SİTE HARİTASI