KUZU Ä°LE TOSUN
Osmanlı devletinin pek kısa zamanda nasıl olup da o kadar büyüdüğünü ispatlayan misallerden birisi de şudur; Devletin ilk kuruluş yıllarında bir gün Tosun ismindeki on-on iki yaşlarında bir Türk çocuğu, akşamüzeri kırdan evine dönerken, yamaçta tek başına meleyen bir kuzu görür. Kucaklayıp eve getirir
Osmanlı devletinin pek kısa zamanda nasıl olup da o kadar büyüdüğünü ispatlayan misallerden birisi de şudur;
Devletin ilk kuruluş yıllarında bir gün Tosun ismindeki on-on iki yaşlarında bir Türk çocuğu, akşamüzeri kırdan evine dönerken, yamaçta tek başına meleyen bir kuzu görür. Kucaklayıp eve getirir; lâkin Tosun'un annesi kendisine ait olmayan bir malı alan oğlunu şiddetle azarlar ve sabah olur olmaz kuzuyu hemen götürüp sahibine teslim etmesini ister. Çocuk her ne kadar;
-Anneciğim; ben bunu çalmadım, kırda başıboş dolaşırken gördüm. Sahibini nereden bulayım? Derse de, dinletemez. Faziletli anne;
-Kuzuyu kucaklar, çevresindeki bütün mandıraları dolaşırsın. Annesi olan koyun, yavrusundan uzak kaldığı için mutlaka acı acı melemektedir. Nerede bir meleme sesi duyarsan, yavruyu götürüp koyuna gösterirsin. Eğer hayvan hakikaten bu kuzunun annesi ise derhal onu yalamaya, bu da ona sokulmaya başlar. O zaman bırakır gelirsin."
Küçük Tosun, ertesi sabah erkenden kuzuyu kucaklayıp kırlara açılır. Öğleye kadar kan ter içinde dolaşıp anne koyunu arar. Ancak öğle sonuna doğru, o dolaylardaki bir Rum tekfurunun malikânesinden duyduğu acı meleme sesleri ile kuzunun annesini bulur. Birbirine kavuşan ana ile yavrunun mesut koklaşmalarını bir müddet sevinçle seyrettikten sonra oradan ayrılır.
Tam çitleri aşıp yola inerken; bir Müslüman çocuğunun kendi çiftliğinden çıktığını gören ve o sırada bir gezintiden dönen Tekfur, Tosun'u karşılar, burada ne aradığını sorar. Çocuk olan biteni ve annesinin kendisine söylediklerini, nihayet araya taraya kuzuyu annesine teslim ettiğini anlatınca adam;
-Bu millette, kadını ile çoluğu ve çocuğu ile bu kadar fazilet, mertlik ve dürüstlük varken elbette eninde sonunda bütün bu topraklara sahip olmak haklarıdır" diye düşünür.
Birkaç gün sonra bu ideal ışığın etkisinde kalarak, Müslüman olarak gidip Osman beyle kucaklaşır ve onun hizmetine girer.
İşte ilk fetih yıllarının "Gazi Mihail bey"'ini Türk tarihine, küçük Tosun'un bu fazileti böylece hediye etmiştir.
Kaynak
Åžemsettin Kutlu
Eski Türk Hayatı
Varlık Yayınları
Ä°st. 1958
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
İyiliğin karşılığı, iyilikten başka bir şey midir?
Rahman, 60
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
Allahu Teala, kulunu helal (kazanç) talebinde yorgun görmeyi sever.
250 Hadis, s.197
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
*Şair Baki Vefat Etti(7 Kasım 1600) *Molla Câmi Hz.nin Vefatı(9 Kasım 1496) *Atatürk'ün Ölümü(10 Kasım 1938)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...