VANLI ZEYNELABİDİN EFENDİ’NİN ANLATTIKLARI

Değerli hocam Seyda Molla Şefik İdikurt Efendi bir ders esnasında şu hatırayı anlattılar; “Ohinli Seyda Şeyh Mazhar’ın oğlu Şeyh Hikmetullah’ın yanında Kaside-i Bürde’yi okurken, Kaside-i Bürde’nin şerhi Harputi’yi mütalaa ediyorduk. O sırada bahsetti. Dedi ki; “benim hocam Vanlı Seyda Zeynelabidin vardı. Kendisi Seyda Şeyh Ömer’in oğlu idi. Seyda Ömer, Van müftülüğü yapmıştı ve Şeyh Fethullah Verkanisi’nin damadı idi.


Salih Okur

nedevideobendi@gmail.com

2019-08-23 18:49:03

Değerli hocam Seyda Molla Şefik İdikurt Efendi bir ders esnasında şu hatırayı anlattılar; "Ohinli Seyda Şeyh Mazhar'ın oğlu Şeyh Hikmetullah'ın yanında Kaside-i Bürde'yi okurken, Kaside-i Bürde'nin şerhi Harputi'yi mütalaa ediyorduk. O sırada bahsetti. Dedi ki; "benim hocam Vanlı Seyda Zeynelabidin vardı. Kendisi Seyda Şeyh Ömer'in oğlu idi. Seyda Ömer, Van müftülüğü yapmıştı ve Şeyh Fethullah Verkanisi'nin damadı idi.

O, Üstadın Van'da müderris olarak bulunduğu yıllara dair şöyle bir hatırayı bize anlatmıştı. "Üstad Bediüzzaman bizim eve gelmişti. Sık sık bizim eve gelir, "benim üstadımın kız kardeşi" diye annemi ziyaret ederdi.

Bir gün geldiğinde bu Harputi'nin zor bir yerini, yani anlayamadığım, müşkül bir yeri kendisine gösterdim. Ben metne bir mana verebiliyordum ama o mana yerine tam oturmuyordu. Üstad gelmişken, fırsattan istifade burayı kendisine sorayım, bize halletsin diye düşündüm.

Üstada metni gösterdim. "efendim, burası bana açılmıyor, bir mana veriyorum ama yerine oturmuyor. Acaba bu müşkülümüzü halledebilir misiniz?" dedim.

Üstad hiç teemmül etmeden metne baktı, zahiri bir mana verdi. Dedim ki; "Seyda, ben de aynı manayı verdim ama bu tam oturmuyor, hoş olmuyor" dedim. Bunun üzerine kitabı tekrar eline aldı, biraz teemmül etti, düşündü. Sonra dedi ki; "burada şu kadar ibare eksikliği var." O ibareleri söyleyince, mana çok güzel yerine oturdu."

Seyda Hikmetullah dedi ki; "ben dedim, "Siz Üstadın dediklerini kaydetmediniz mi, yazıya almadınız mı" diye sordum. Zeynelabidin efendi "maalesef o zaman kaydedemedim" dedi. Ben de "keşke o zaman kaydetseydiniz, yazsaydınız, bugün bizler istifade ederdik" dedim.."

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

Ä°nfitar Suresi/6-8

Ey insanoğlu! Seni yaratıp sonra şekil veren, düzenleyen, mütenasip kılan, istediği şekilde seni terkip eden, çok cömert olan Rabbine karşı seni aldatan nedir?

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

"Kelimetan hafifetan alellisan. Sakiyleten filmizan. Habiybetan ilerrahman: Subhanellahi ve bi hamdihi, subhanellahi'l-azim."

"İki kelime vardır ki, dile hafif, mizanda ağırdırlar: Sübhanellahi ve bi hamdihi, sübhanellahi'l-azim." (Buhari, Deavat: 11/175)

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Prut Barış Antlaşması (Osmanlı-Rusya) 22 Temmuz 1711 *İkinci Meşrutiyet'in ilanı 23 Temmuz 1908

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI