BAYRAMLAŞMA

Küçükken bir âdetimiz vardı; şeker toplamak. Bayramda kapı kapı gezip, her evde ikram edilen şekerleri alıp depo etmek. Demek o zaman şeker, çocukluğun da ötesinde nadir bulunan bir nimetti.


2016-07-04 14:06:33

Küçükken bir âdetimiz vardı; şeker toplamak. Bayramda kapı kapı gezip, her evde ikram edilen şekerleri alıp depo etmek. Demek o zaman şeker, çocukluğun da ötesinde nadir bulunan bir nimetti.

Bu bayramda çocukluğum aklıma geldi. Şeker toplayayım dedin. Çocukluğumun o halka halka, renk renk, alacalı bulacalı, irili ufaklı şekerleri nerede?

Bize şeker tutarken, bizim şekerden aldığımızı zevkten çok fazlasını aldıklarını belli eden büyükler nerede?

Bu sefer toplayacağım başka türlü şekerler olsun dedim. Ruha ve zihne lezzet veren şeyler. Bir nükte, bir nasihat, bir ikaz, bir izah, bir inşirah..

Kime gitsem? Kimin elini öpsem? Sokakta gezenlere, gözlerimle gördüklerime, seslerini duyduklarıma değil herhalde.

Hazret-i Eyyüb'e varsam, Peygamber sancaklarından içimi bir bayrak gibi ürperten bir rahmet rüzgârı estirir mi Hak?

 İstanbul Fatihinin huzurundan kalpleri ebedi fetihlere bağlayan bir armağanla döner miyim?

Dünyanın en sade ve en büyük camiinde yatan, en büyük hakanların en sadesi Yavuz Sultan Selim'in yanına varsam, halimize çare sorsam, bana sandukasının üzerindeki âlim atının ayağının çamurunu taşıyan kaftanı işaret eder mi?

İç âlemimizin hendesesini ve mimarisini koca mimarbaşından öğrenmek istesem, içinde 'bana ne sorarsın? Eserlerime bak' tavsiyesi olan bir sükûtla susar mı?

Bâyezid-i Veli'nin Camii önünde meydana konan 'Hürriyet' adı ile yanındaki üniversite arasında tedirgin, mahcup susar mı?

Yunus'a mı varsam, hepsinin piri Hazret-i Türkistan Ahmed Yesevi'ye mi gitsem, bayramın adresini mi sorsam? Hatta Hacı Bayram Sultan'a mı uğrasam?

Bayramda şeker toplayan bir çocuğun saflığı ve sevimli çaresizliği ile her kapının ipini çeksem, acaba aradığım bayram sevincini, bir tutam şekeri bulabilir miyim? Bana çok görürler mi, yoksa verirler mi?

Halimize bakınca vermezler derim. Ama onların hallerine bakınca, onları bu hale eriştiren rahmetin azametini düşününce, verirler derim.

"Rahmetimden ümidinizi kesmeyin' diyen Allah'ın rahmetinin genişliğini şekillendiren, şeklini cilvelendiren bayram hepimize mübarek olsun.

Ergun Göze,

Seçmeler,

Cihan Yayınları,

İst. 1984

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

İnsanları tenvir ederek cehaletten halas eden, onları atalet ve sefaletin karanlık gecelerinden

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

Dr. Alexis Carrel Her insan keyfine göre yaşamak ister. Bu insanın doğuştan gelen bir dileğid

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE BİR MUHÂVERE

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ  İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE  BİR MUHÂVERE

Ubeydullah-ı Afgānî” nâmında bir zât tarafından geçenlerde Kavm-i Cedîd ünvânıyla neş

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

İnanmak yaradılışın bir gereğidir. Din, aklın mâverâsında, zekânın fevkinde bir mürşi

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

Melik Faysal'ın en önemli gayelerinden birisi, Filistin meselesi ve Mescid-i Aksâ'nın hürriyeti

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi

NASIL BİR MAARİF?

NASIL BİR MAARİF?

Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır

HİCRET VE HAREKET

HİCRET VE HAREKET

Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu

O halde sabret. Sonunda kazanacak olanlar, elbette Allah'tan korkup sakınanlardır.

Hûd, 49

GÜNÜN HADİSİ

Herkesin niyet ettiği ne ise eline geçecek olan ancak odur.

Buhari

TARİHTE BU HAFTA

*Nizamü'l-Mülk'ün Şehadeti(14 Ekim 1092) *II.Kosova Zaferi(17 Ekim 1448) *Gedik Ahmed Paşa'nın Vefatı(18 Ekim 1482)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI