SUSKUNLAR MECLİSİ

Eski İran’da üyelik şartı çok düşünmek, az yazmak ve çok az konuşmak olan “Suskunlar Meclisi” adlı bir topluluk vardı. Üye sayısı 30 kişiyle sınırlıydı. Günün birinde suskunlar meclisindekilerden biri vefat edince, Molla Câmî aday olmak üzere meclise geldi. İsmini bir kâğıda yazarak kapıcı vasıtasıyla başkana gönderdi


Salih Okur

nedevideobendi@gmail.com

2015-11-23 03:16:26

Eski İran'da üyelik şartı çok düşünmek, az yazmak ve çok az konuşmak olan "Suskunlar Meclisi" adlı bir topluluk vardı. Üye sayısı 30 kişiyle sınırlıydı. Günün birinde suskunlar meclisindekilerden biri vefat edince, Molla Câmî aday olmak üzere meclise geldi. İsmini bir kâğıda yazarak kapıcı vasıtasıyla başkana gönderdi.

Fakat meclis vefat eden zat yerine yeni bir kişiyi üyeliğe almışlardı. Başkan, bir bardağı tamamen doldurarak Molla Câmî'ye gönderdi. "Bir damlaya dahi yer yok" demek istiyordu. Bunun üzerine Molla Câmî, oracıktaki bir gül dalından küçük bir yaprak koparıp suyun üstüne koyuverdi. Bardak taşmamıştı. Bunu içeri gönderdi. Meclistekiler bu kibar cevabın manasını anlamışlardı.

Başkan listeye Molla Câmî'nin adını ekledi. Otuz sayısının yanına bir nokta koyarak 300 yaptı. Bunu yapmakla, hazretin katılımıyla meclisin değerinin on kat daha arttığını belirtmiş oluyordu. Molla Câmî ise sağdaki sıfırı silerek sola koydu ve 030 yazdı. Böylece bardağı taşırmadığı gibi, o meclisin yapısını da etkilemeyeceğini söylemek istiyordu. Üyeler bunu görünce saygıyla suskunlar meclisinin yeni üyesini selamladılar.

Kaynak

Semerkand Takvimi, 2015

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET

KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET

Konfüçyüs bir gün öğrencileri ile sohbet ediyordu. Konfüçyüs dedi ki: “Bilgi edinmek içi

BALTA HIRSIZI

BALTA HIRSIZI

Bir adam baltasını kaybetmişti, onu komşusunun oğlunun çaldığını sanıyordu. Onun hareketl

“HA SEN HA BEN”

“HA SEN HA BEN”

Osmanlının son dönemlerindeyiz. Papaz iken İslâm diniyle müşerref olan bir kimse, İstanbul'a

“CÖMERTLİĞİN BABASI”

“CÖMERTLİĞİN BABASI”

Arap Tarihinde cömertliğiyle meşhur Hatem-i Tai’yi çoğumuz duymuşuzdur. Adeta cömertlik bu

ASIL ŞAŞILACAK ŞEY

ASIL ŞAŞILACAK ŞEY

Tefsîr-i Râzî’de hikâye olunmuştur ki bir gün birisi Hz. Ömer’in huzurunda; “Şu satran

VATAN DERDİ, EVLÂD ACISINDAN MUKADDEMDİR!

VATAN DERDİ, EVLÂD ACISINDAN MUKADDEMDİR!

Dünyada tek bir evlâdım, ciğer-pârem, istinâdgâh-ı refâh u maîşetim var: Mehmed Bey!.. Bu

HAKİKİ SALTANAT

HAKİKİ SALTANAT

Abdullah bin Mübarek (rahimehullah) Rakka şehrine doğru yola çıkmıştı. Havada çokça toz ya

MÜKÂFATLANDIRAN SABIR

MÜKÂFATLANDIRAN SABIR

Sydneyli bir tüccar, Bombay’dan kalkan bir gemiye yetişebilmek için, son dakikada bir taksiyle

UNUTULMAYAN BORÇ

UNUTULMAYAN BORÇ

“Bütün Dünya” adlı ünlü derginin Temmuz 1948 tarihli 6. Sayısında, İzmir’den bir oku

SÖZ SÖYLEMEDİN Kİ

SÖZ SÖYLEMEDİN Kİ

Geveze bir şahıs, hikmet ehli bir insanın yanına gidip faydasız sözleriyle hikmet ehlini bir s

İLM-İ SİYASET NE DEMEKTİR?

İLM-İ SİYASET NE DEMEKTİR?

Bir zamanlar Şark’ta çok kuvvetli bir padişah varmış. Bu padişah bir gece rüyasında bütü

Kur'an okuyacağınız zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığının.

Nahl,98

GÜNÜN HADİSİ

İman ve İslam'ın Fazileti

"Mü'min kişinin durumu ne kadar şaşırtıcıdır! Zira her işi onun için bir hayırdır. Bu durum, sadece mü'mine hastır, başkasına değil: Ona memnun olacağı birşey gelse şükreder, bu ise hayırdır; bir zarar gelse sabreder, bu da hayırdır" (Müslim, Zühd 64, (2

TARİHTE BU HAFTA

*Prut Barış Antlaşması (Osmanlı-Rusya) 22 Temmuz 1711 *İkinci Meşrutiyet'in ilanı 23 Temmuz 1908

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI