ASR-I SAADET HATIRALARI-50
HZ. ÖMER’İN ENGİN TEVAZUU Merhum Ali Ulvi Kurucu Bey şöyle der; “Herhangi bir iklimde zuhur eden bir ıslahatçının mahiyet ve hakikatını, sadakat ve samimiyetini gösteren en gerçek miyar, davasını ilâna başladığı ilk günlerle, muzaffer olduğu son günler arasında ferdî ve içtimaî, uzvî ve ruhî hayatında vücuda gelen değişiklik farklarıdır, derler
HZ. ÖMER'İN ENGİN TEVAZUU
Merhum Ali Ulvi Kurucu Bey şöyle der; "Herhangi bir iklimde zuhur eden bir ıslahatçının mahiyet ve hakikatını, sadakat ve samimiyetini gösteren en gerçek miyar, davasını ilâna başladığı ilk günlerle, muzaffer olduğu son günler arasında ferdî ve içtimaî, uzvî ve ruhî hayatında vücuda gelen değişiklik farklarıdır, derler.
Meselâ: O adam ilk günlerde mütevazi, âlîcenab, feragat ve mahviyetkâr, hülâsa; bütün ahlâk ve fazilet bakımından cidden örnek olan gayet temiz ve son derecede mümtaz bir şahsiyetti. Bakalım, cihadında muzaffer olup hislerde, emellerde, gönüllerde yer tuttuktan sonra yine o eski temiz ve örnek halinde kalabilmiş mi? Yoksa zafer neş'esiyle birçok büyük sanılan kimseler gibi, yere göğe sığmaz mı olmuş?
İşte büyük küçük herhangi bir dava ve gaye sahibinin mahiyet ve hakikatını, şahsiyet ve hüviyetini en hakikî çehresiyle aksettirecek olan en berrak âyine budur.
Tarih boyunca, bu müdhiş imtihanı kazanmanın şaheser misalini, evvelâ Peygamberler ve bilhâssa Sultan-ül Enbiya Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz, sonra onun halife ve sahabeleri ve daha sonra onların nurlu yolunda yürüyen büyük zâtlar vermişlerdir."
İşte o büyük zatlardan birinin, "Arz'ın devletlerini fütuhatıyla titreten ve adaletiyle zalimlere saika gibi şiddet gösteren" Hazret-i Ömer'in örnek hayatından bazı kısa kesitler sunmak istiyoruz.
*"Bir defa Ahnef bin Kays, Arap reisleriyle beraber Halife Hz. Ömer'i ziyarete gelmişti. Gördüler ki, Hz. Ömer sağına soluna bakarak koşturuyor. Ahnef'i görünce yanına çağırdı ve devlete ait bir devenin kaçtığını, onu yakalamak için kendisine yardım etmesini rica etti. Ahnef bu iş için bir köle göndermesinin yeterli olacağını söyleyince Hz. Faruk-u Âzâm ona şu cevabı verdi; "Benden iyi bir köle mi olur?"
*İmam Malik'in Muvatta adlı eserinde nakledildiğine göre Suriye'ye seyahatlerinin birinde, Şam'a yaklaştıklarında devesinden inmiş, kölesi Eslem'i deveye bindirmişti. Hz. Ömer'i karşılamaya gelen Şamlılar Eslem'i Hz. Ömer zannediyorlar, o ise eliyle halifeyi işaret ediyordu. Halk hayret etmiş ve fısıldaşmaya başlamışlardı. Hz. Ömer(r.a) ise; "Bakınız, zavallılar benden debdebe ve ihtişam bekliyorlar" buyurmuştu.
*Hicretin 33. Senesinde Hacc vazifesini ifaya çıkmıştı. Tabiinin büyük âlimlerinden Said bin Müseyyeb de ona refakat ediyordu. Ebtah mevkine ulaştıklarında Hz. Ömer birkaç taş parçası toplayarak üzerine bir kumaş parçası koydu. Bunu yastık yaparak başını koyup uzanacağı zaman, ellerini kaldırarak şöyle yalvardı; "Ey Rabbim! İhtiyarlıyorum, kuvvetten düşüyorum. Beni artık bu dünyadan çek."
HZ. EBUBEKÄ°R'Ä°N RASULULLAH YANINDAKÄ° KIYMETÄ°
Ebu'd-Derdâ (r.a) anlatıyor; "Ben Peygamber(sallallahu aleyhi ve sellem)'in yanında oturuyordum.. Bu sırada Ebubekir, elbisesinin eteğini diz kapaklarını açıncaya kadar toplayarak (telâşla) çıkageldi. Peygamber bize: "Arkadaşınıza gelince, o birisiyle çekişmiş olacak" buyurdu.
Ebubekir selâm verdi ve: .
-Ya Rasulullah! Benimle Hattâb oğlu arasında bir şey (bir çekişme) oldu. Ben bu çekişmede Ömer'e karşı çabuk davrandım. Sonra pişman oldum da, kendisinden beni affetmesini istedim. Fakat Ömer kabul etmedi. Ben de Sana geldim, dedi.
Bunun üzerine Rasulullah üç kere: "Allah seni mağfiret etsin ya Ebubekir!" dedi. Sonra Ömer de bu dargınlıktan pişman oldu da Ebubekir'in evine gitti ve:
- Ebubekir burada mı? diye sordu. Ev halkı:
-Hayır, burada değil, diye cevap vermeleri üzerine, Ömer de Peygamber'in huzuruna geldi ve O'na selâm verdi. Bu sırada Peygamber'in yüzü değişmeye başladı. Hattâ Ebubekir korktu da iki dizi üzerine çöktü ve iki kere: "Ya Rasulullah! Vallahi bu işte Ömer'den ziyade ileriye gitmişimdir, dedi.
Bunun üzerine Peygamber (hepimize hitaben):
"Şüphesiz ki, Allah beni size peygamber göndermişti. Bunu size tebliğ ettiğimde hepiniz bana: 'Yalan söyledin' demiştiniz- Ebubekir ise: 'Doğru söyledin' demiş ve bana canı ile malı ile yâr ve yardımcı olmuştur' buyurdu.
Sonra Rasulullah iki kere:
-"Şimdi sizler benim bu dostumu, bu nisbeti ve bu hususiyeti ile bana bırakırsınız değil mi?" buyurdu.
Râvî Ebu'd-Derdâ diyor ki; "Ebubekir, hakkında Peygamber'in ortaya koyduğu bu büyütmeden sonra, artık O'nun hatırı için hiç incitilmedi.
Kaynaklar
1- Şibli Numani, El Faruk, İngilizce Çevirisinden Türkçe Terceme; Hz Ömer, Mütercim; Ömer Rıza Doğrul, Asr-ı Saadet Tercümesi, 4. Cildin içinde, Eser Neşriyat, İst. 1978
2-Tarihçe-i Hayat, Rnk Neşriyat, İst. 2005
3-Ömer Rıza Doğrul, İlk İhtilaf Ve İhtilaller, Asr-ı Saadet Tercümesi, 5. Cildin içinde, Eser Neşriyat, İst. 1978
Â
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DÄ°ÄžER YAZILAR
De ki: "Herkes kendi yapısına uygun işler görür. Rabbiniz, en doğru yolda olanı daha iyi bilir."
Ä°sra, 84
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
"Cebrail, bana komşu hakkında o kadar ısrarlı tavsiyelerde bulundu ki, onu mirasçı yapacak sandım."
Buhari
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...