ULEMÂ [SEKÜLER DÜZENDE ÂLİM OLMAK]

Değerli ziyaretçilerimiz, sitemiz yazarlarından Nurgül Dere hanımefendinin kaleme aldığı Ulemâ [Seküler Düzende Âlim Olmak] adlı eser, 1 Ekim 2014 tarihinden itibaren Kayıhan Yayınları tarafından piyasaya sunuldu. Eserin önsözünü sizlere sunuyoruz. Sitemiz cevaplar.org bünyesinden çıkan eserimiz için yazarımızı tebrik eder, hayırlara vesile olmasını dileriz. Cevaplar.org


Nurgül Dere

nurguldere@gmail.com

2014-10-02 08:15:17

Değerli ziyaretçilerimiz, sitemiz yazarlarından Nurgül Dere hanımefendinin kaleme aldığı Ulemâ [Seküler Düzende Âlim Olmak] adlı eser, 1 Ekim 2014 tarihinden itibaren Kayıhan Yayınları tarafından piyasaya sunuldu. Eserin önsözünü sizlere sunuyoruz. Sitemiz cevaplar.org bünyesinden çıkan eserimiz için yazarımızı tebrik eder, hayırlara vesile olmasını dileriz.

Cevaplar.org

 

ÖNSÖZ

Âlemlerin Rabbi Allah'a sonsuz hamd-ü senâlar, kâinatın Efendisi Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem'e, onun âl ve ashâbına selâm olsun.


Son 150 yılda yaşamış, ülkemizin bağrından çıkmış birkaç değerli âlimimizin cevvâl, fedakâr ve hizmetle dolu geçmiş hayatlarını, yaşadığımız çağa ve ilerisine taşımak maksadıyla başlamış olduğum bu çalışmayı neşretmek bendeniz için çok mühimdi. Zira Osmanlı'nın son dönemi ile Cumhuriyetin ilk dönemindeki o sancılı zamanları kapsayan bu eserde ülkemizin yetiştirdiği sekiz âlimimizi bulacaksınız. Hepsi değişik coğrafyalardan olan bu âlimlerimizin ortak yönü ise hizmetlerini çok yönlü yapmaları idi. Bu âlimlerimiz kendilerini kısıtlamadan hayatın pek çok alanında görev yaparak İslâm'a olduğu kadar ülkemize de hizmet etmişlerdir. Bunların içerisinde Şeyhü'l-İslâm da var; Diyanet İşleri Başkanı ve milletvekili olmasının yanında cami kürsüsünden vaaz verip tefsir yazan da; Mevlevî dedesi olmasının yanısıra şâir olan da var...


Bu çok yönlü hizmet âşığı âlimlerimiz sırasıyla:
Mustafa Sabri Efendi, Ömer Nasuhi Bilmen, Hacı Cemal Öğüt, Bekir Hâki Yener, Solakzâde Sâdık Efendi, Konyalı Mehmed Vehbi Efendi, Hasan Basri Çantay ve Tâhir'ul Mevlevî'dir.


Kitabımızda sadece sekiz âlimimizin hayatını var zannetmeyin! Evet, sekiz tanesi tafsilatıyla mevcut fakat bunların yanında bu âlimlerimizin çağdaşı olan başka âlim ve mühim şahsiyetlerin de hayatlarından önemli kesitler bulacaksınız…


İlim âşığı olan âlimlerimizin, çevrelerine faydalı olabilmek ve kutlu bir neslin yetişmesine yardımcı olmak adına hayatlarından nasıl ferâgat ettiklerini, pek çok zorluğa göğüs gererek nasıl mücadeleler verdiklerini, sayfalar arasında ilerledikçe daha iyi anlayacaksınız... Bu parlak ufuklarda yaşamış yüce hayatların aslında bize çok da ırak olmadığını, bu yaşadığımız nesle sene bâbında yakın olduklarını düşünürken... teneffüs ettikleri o zaman diliminde yaşadıklarını okuyunca, zulüm, iftira, sürgüne ilh... karşı nasıl asil ve dik durdukları ve değerlerinden asla tâviz vermediklerini anladığım an... Evet! dedim... o asalete çağımız bu kadar mı yabancı? O fesâhat ve belâgati anlayamamak bu kadar mı zor? O, değerlerini korumak nâmına mücadele eden bu büyük insanlar bize çok mu uzak? Aslında çok uzak değil ama gerek hayat biçimi, öz değerleri sâhiplenip yaşamak ve gerekse konuşulan dilin mükemmelliğini düşünecek olursak... maalesef bu kutlu âlimlerimizin hayatları biz çağımız insanına çok uzak!


İşte bu kitabı yazmaktaki en birinci amacım bu örnek ve ibret alınası hayatları daha çok insana ulaştırmaktı...
Evet, âlimlerimizin meşakkatli hâtıraları olduğu gibi, okurken tebessüm edeceğiniz hâtıraları da var… İnsan 'keşke onların zamanında yaşayıp, onlarla hasbihâl edebilseydim, rahle-i tedrîsinden geçebilseydim...' demekten kendini alamıyor…


Üç yılda tamamladığım bu eserde, benden yardımlarını esirgemeyen kıymetli dostlarımı -her ne kadar hiçbiri isimlerinin geçmesini istemese de- zikretmek istiyorum... Öncelikle araştırmalarımda yardımcı olan sevgili ablacığım Nigâr Dere'ye, cevaplar.org web sitemizden kıymetli kardeşlerime ve özellikle ismini zikretmek istediğim Sedat Albayrak kardeşime, her daim desteğini esirgemeyen yayın yönetmenim ve mânevî ağabeyim Adem Kuşkulu'ya çok teşekkür ediyorum.. hepsinden Allah razı olsun...


Böyle bir eseri neşretmeyi nasip ettiği için Yüce Mevlâ'ya sonsuz hamd-ü senâlar olsun. Rasûlullah (s.a.s.): "İlim sahibinin âbitten (ibâdet edenden) üstünlüğü, ayın diğer yıldızlardan üstünlüğü gibidir. Âlimler, Peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler ne dinar ne de dirhem miras bırakmadılar, ancak ilim miras bıraktılar. Şu halde o ilmi alan büyük bir pay almış demektir." buyurmuşlardır. Biz mü'minlere düşen de bu mirasa sâhip çıkmak ve gelecek nesillere ulaştırmak olmalıdır.
"Muvaffakiyetim ancak Allah'tandır. Sadece O'na güvenir ve O'na yönelirim."

Nurgül DERE
Sultanahmet-2014

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

(Resulüm!) Sana bu mübarek Kitab'ı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik.

Sa'd, 29

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Gece içinde öyle bir saat vardır ki, müslüman olan herhangi bir kimse, dünya ve ahiret hususlarında Allah'dan bir hayır isterken duasını ona denk düşürürse, Allah; muhakkak istediğini kendisine verir.

Müslim, Ravi[Cabir (r.a.)]

TARÄ°HTE BU HAFTA

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI