UZAKLA - YAKIN

Ya Rabbi uzaklar vardır, çok uzaklar vardır. Bulut kadar, Ay kadar, güneş kadar. Dili zehir, kalbi fesat, yüzleri yüzsüz kadar. Ya Rabbi yakınlar vardır, çok yakınlar vardır. Yüzümüze inen yağmur kadar, gözümüze gelen ışık kadar. Gözleri nur, yüzleri nur, dilleri bal kadar.


İbrahim Köse

ibrahimkose60@gmail.com

2014-01-07 16:27:30

Ya Rabbi uzaklar vardır, çok uzaklar vardır. Bulut kadar, Ay kadar, güneş kadar. Dili zehir, kalbi fesat, yüzleri yüzsüz kadar.

Ya Rabbi yakınlar vardır, çok yakınlar vardır. Yüzümüze inen yağmur kadar, gözümüze gelen ışık kadar. Gözleri nur, yüzleri nur, dilleri bal kadar.

Ne olursun ya Rabbi, sen işte bu iki zıttı, yani bu uzaklıkla bu yakınlığı bir arada görebilir ve anlayabilirsin. Fakat ey Allah'ım ben aciz bir kulunum, bu uzaklığı ve bu yakınlığı anlayamam. Belki de uzaklığı yakınlık yakınlığı uzaklık görebilirim. Senden dileğim ey yüce Rabbim, bana gerçek uzaklıkları ve gerçek yakınlıkları göster. Asıl uzaklığın senden uzaklık olduğunu ve asıl yakınlığın sana yakınlık olduğunu anlamamı sağla.

Ya Rabbi, ben acizim, cahilim, hikmetsiz ve hükümsüzüm. Oysa sen kudretlisin, âlimsin, hikmetli ve hükmedensin. Ne olur bana bu fani dünyadaki ezenle ezileni, mazlumla zalimi, yüksekle alçağı, masumla müfteriyi, gizli ile aşikârı, mahbup yürekle melun yüreği, masum bakışla sinsi bakışı, anlamamı nasip et. Yani ey yüce yaratıcım hakkı hak bilip ona uymak batılı batıl bilip ondan içtinap etmek nasip et.

Vallahi ya Rabbi, ya Halikı, ya Maliki, benim ne terazim, ne yalan makinem, ne kilometre sayacım, ne de her şeyi doğru gören ve okuyan optik okuyucularım var. Ama sen bunların hepsinin iç yüzünü bilirsin. Sen istersen bir işaretle veya bir arkadaşla veya bir rüyayla ya da gizli bir sesle ve hatta istersen gerçekten önümüze çıkan Hızır Aleyhisselamla doğruyu gösterebilirsin.

Ya Rabbi, vallahi yeryüzünde sizin doğruyu göstermeniz kadar muhtaç olduğum bir hususa ihtiyacım olduğu kadar hiçbir şeye ihtiyacım yoktur. İşte ben onu senden bütün varlık âlemlerinin zerresi kadar, bu varlık âlemlerindeki senin esma-i hüsnanın ve ismi azamın tecellisi kadar, Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail hürmetine ve şerefine istiyorum.

Ya Rabbi, biz aciz kulunuz ki bazen bir arkadaşı bir arkadaşla karıştırıyoruz. Bir dostu diğer dosttan ayırt edemiyoruz nasıl olur da senin muhafazan ve yardımın olmadan bu dünyadaki hayırları, şerlerden ayırt edebilelim. Bu konuda senden senin ismi azamın hürmetine, Kur'an'ı Kerim'in ve Hazreti Muhammed Mustafa'nın hürmetine bize doğruyu yanlıştan ayırt etme feraseti vermeni istiyorum.

Bunu bizden esirgeme ya Rabbi. Bizi doğruyu doğru bilip uyanlardan ve yanlışı yanlış bilip sakınanlardan eyle. Âmin!

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

O gün ne mal fayda verir, ne de evlat. Ancak Allah'a selim bir kalb ile gelenler (fayda görürler.)

Åžuara, 88-89

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Yanında ana babası, ya da onlardan biri yaşlanıp da, gerekeni yaparak cennete giremeyen kimsenin burnu sürtülsün!"

Müslim

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Prut Barış Antlaşması (Osmanlı-Rusya) 22 Temmuz 1711 *İkinci Meşrutiyet'in ilanı 23 Temmuz 1908

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI