BAK O ZAMAN!

Çok yakın bir komşun var. Hal ve gidişi, hayat ve yaşantısı çarpık ve perişan. Kulluk çizgisinden gerilerde.. Yanına şefkatle yaklaşıyor; “ne zamana kadar bu hal böyle devam edecek? Artık Rabbine dönecek zamanın gelmedi mi?” diyorsunuz. Cevap geliyor komşunuzdan;


2013-04-01 18:22:38

Çok yakın bir komşun var. Hal ve gidişi, hayat ve yaşantısı çarpık ve perişan. Kulluk çizgisinden gerilerde.. Yanına şefkatle yaklaşıyor; "ne zamana kadar bu hal böyle devam edecek? Artık Rabbine dönecek zamanın gelmedi mi?" diyorsunuz.

Cevap geliyor komşunuzdan;

"Kendi kendime söz verdim. Tasarı ve düşüncem şu; Askere gidip geleyim. Sonra her şeyi bırakıp Rabbime yöneleceğim, namaza başlayacağım."

"Güzel. Bu tasavvurunuzu beğendim. Haydi bakalım..!"

….

Aradan iki yıl geçti. Askerlik dönüşü bakıyorsunuz, adamda hiçbir ilerleme yok. "Ne oldu?" diye soruyorsunuz.

"Bir iş arıyorum. Bir işe gireyim. Bak göreceksin! Tasavvurlarımı tamamen yerine getireceğim."

…..

Altı ay daha geçti.. Bir işe girdi.. Her gün işe gidip geliyor.

Tekrar soruyorsunuz; ""Ne oldu?"

Cevap: "Düğün hazırlıklarım var, şu düğün işini de bir yoluna koyayım. Bak o zaman!"

…..

İki yıl daha geçti..

"Ne oldu?"

"Patronum İslamiyet'ten uzak birisi. Hem de çok ters bir adam. İnşallah emekli olayım, hem hac ve umre yapacağım, hem de bütün günahlarıma tövbe edeceğim. Bak o zaman..!"

Yıllar geçti. Emekli oldu adam. Tekrar soruyorsunuz; "Ne oldu? Hani..!"

"Çocukları evlendirmem lazım. Hele bunları da bir baş göz edeyim.. Bak o zaman..!"

Birkaç yıl daha geçti.. sonra bir gün ..

Bir ambulans ansızın mahalleye girdi.. Sordun "ne var, ne oldu?" diye.. Cevap geldi; "komşun kalp krizi geçirmiş" dediler. Hemen koştun hastahaneye..

Baktın, adam soluk alıp veriyor. Hali perişan.. Gitti gidecek. Seni görünce aynı ümit içerisinde cılız bir ses ile "şu krizi bir atlatayım.. Bak o zaman..!" dedi. Dedi ama artık konuşmaya mecali kalmadı, başı yana düştü, nefesi kesildi, gitti adam..

İçin burkuldu tabi. "Ey komşu ne yaptın sen? Yetmiş sene "bak o zaman..!" "bak o zaman..!" kırık plağını çaldın durdun. Ne olacak şimdi..!"

Kalbin hüzünlü. Gözlerin gamlı..

İçinden bir his geçti; Komşu.. Şimdi seni kabre koyacaklar.. "Bak o zaman..!"ların kabirde bir iş görecek mi? Bak o zaman..!"

Kaynak

Prof. Dr. Şener Dilek

Marifet İklimi

S: 107-109

Feyza Yayıncılık

İst. 2008

 

 

 

 

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?

İnsanları tenvir ederek cehaletten halas eden, onları atalet ve sefaletin karanlık gecelerinden

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ

Dr. Alexis Carrel Her insan keyfine göre yaşamak ister. Bu insanın doğuştan gelen bir dileğid

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE BİR MUHÂVERE

UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ  İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE  BİR MUHÂVERE

Ubeydullah-ı Afgānî” nâmında bir zât tarafından geçenlerde Kavm-i Cedîd ünvânıyla neş

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR

İnanmak yaradılışın bir gereğidir. Din, aklın mâverâsında, zekânın fevkinde bir mürşi

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP

Melik Faysal'ın en önemli gayelerinden birisi, Filistin meselesi ve Mescid-i Aksâ'nın hürriyeti

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER

Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi

NASIL BİR MAARİF?

NASIL BİR MAARİF?

Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER

Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır

HİCRET VE HAREKET

HİCRET VE HAREKET

Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE

Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu

Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır.

Bakara, 185

GÜNÜN HADİSİ

Îmân altmış kadar şu'bedir. Hayâ da îmânın bir şu'besidir.

BUHARİ,KİTÂBÜ'L-ÎMÂN, EBU HUREYRE(r.a.)'dan

TARİHTE BU HAFTA

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI