BU VAHŞETİ ANCAK BİR AVRUPALI YAPABİLİR

Geçenlerde internette gezinirken eski bir fotoğrafla karşılaştım. 1857 senesine ait bir fotoğraftı bu. Birden gözlerime yaşlar hücum etti. Bir müddet ağladım. Merhum Akif'in şu eşsiz dizeleri dudaklarımdan döküldü;

"Tükürün Ehl-i Salîb'in o hayasız yüzüne! 
Tükürün onların aslâ güvenilmez sözüne! 

Medeniyet denilen maskara mahlûku görün: 
Tükürün maskeli vicdanına asrın, tükürün!"

Medeni İngilizlerin 1857 senesinde Hindistan'daki Sipahi ayaklanmasını bahane ederek yaptıkları korkunç katliamın bir fotoğrafıydı bu. Fotoğraftaki sahneyi merhum Seyyah-ı Şehîr Abdürreşid İbrahim'in Âlem-i İslam adlı hatıratında okumuştum. İlgili kısmı fotoğrafla birlikte sizlerle paylaşmak istedim. Salih Okur/cevaplar.org

Şöyle anlatıyor Kadı Abdürreşid; "Nana Sahip dedikleri zat, Merhete hükümdarları evlatlarından olup, 1857 senesinde İngilizlerin hakaretlerine dayanamayıp, müdafaa fikrini telkin ve Hindistan'ın Hintlilerin memleketi olduğunu teşhir etmek istemişse de, bilâhare İngiliz askeri gücüne mukavemet edemeyeceğini anlayınca, Nepal racalığına iltica ederek yakayı kurtarmış.

İngilizler de bu vakıaya ayaklanma süsü vererek Petyala Racalığı askeriyle, İngiliz askeri birlikte Gavanpur halkını, silahsız biçareleri evlerinden alarak, takım takım biner adamı birden topa tutmuşlar. Bu vahşeti icra ettikleri zaman, medeni generaller kahkahayla gülerlermiş. Bilhassa büyük âlimleri ateşe attıkları vakit generallerden birisi ellerini çırparak alkışlar, boğula boğula güler, sesleri çıktığı kadar bağıra bağıra çırpınır, adeta sevincinden çıldırırmış.

Ben ne zaman ki o halleri gözleri ile gören ihtiyarlardan dinledimse, yarım asır sonra söylendiği halde, o vahşetten kan ağlamamak mümkün değildi. Hele, Mevlevi Can Muhammed Şah Merheti Sahip Cenaplarından dinlediğim zaman, ister istemez gözlerimden yarım saat yaş dökülmüştü. Kendileri yetmiş beş belki daha fazla yaşlı, bembeyaz sakallı kafasını sallayarak; "otuz bin adamı zulmen öldürdüler. Onlardan bin kişisi âlimlerdi" dediği zaman, sakallarından gözyaşları burçak burçak yuvarlanıyordu."

Mehmed Akif boş yere demiyor;

"Nerde-gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı"

Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi"

Bu ayaklanmayı desteklemekle suçladıkları son Babür hükümdarı İkinci Bahadır Han'ın oğullarına İngiliz komutanların yaptıkları da yine İngilizlere yakışır cinsten; "Mirza Moğol ve diğer bazı oğulları ise, Delhi'nin kapılarına kadar getirilmiş ve orada Hodson tarafından kurşunlanarak öldürülmüştü. Hodson, mirzaları kurşunladıktan sonra hıncını alamayarak maktüllerin kanını içmiş ve cesetlerini Delhi sokaklarında dolaştırmıştı."

Kaynaklar

1-Abdürreşid İbrahim, Âlem-i İslâm, Hazırlayan Mehmed Paksu, Yeni Asya Yayınları, İst. 1987

2-http://www.academia.edu/533724/HINTTURK_IMPARATORLUGUNUN_SON_TEMSILCISI_BAHADUR_SAH_ZAFER_1189-1279_1775-1862_