Ebu Hureyre (radiyallahu anh) Allah Resûlü (aleyhisselâtü vesselâm) ın şöyle buyurduğunu rivayet eder: "Hediyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın"(1) Diğer bir hadis-i şerifte ise Allah Resûlü (aleyhisselâtü vesselâm) şöyle buyurur: "Hediyeleşin. Hediye kalplerdeki kini yok eder."(2)

Hediyeleşmek sevgi kapılarını aralar, kalplerdeki haset, öfke ve kini yok eder. Nitekim Allah (sübhanehû ve teâlâ), zekâtın bir kısmını kalpleri kazanılacak olanlara tahsis etmişti. Allah Resûlü (aleyhisselâtü vesselâm) da insanların kalbini onlara bir şeyler vererek kazanıyordu.

Taberî, Safvan bin Ümeyye'den şöyle rivayet eder: "Ben en çok Allah Resûlü'nden nefret ediyorken o bana sürekli bir şeyler verdi. Sonunda O'nu herkesten çok sevmeye başladım."(3) Küçük bir hediye büyük kapıları aralar ve kalplere giden yolu kısaltır.

Hediyenin kıymeti maddi değeriyle değil ifade ettiği mana ile ölçülür. Kadı Ebu Yusuf der ki:

Sevdiğimiz kişiye hediye vermeliyiz,

Hediyemiz ona layık olmasa da.

Nitekim Allah'a da kendi mülkünden takdim ederiz,

O'nun ihtiyacı olmasa da, bunu kabul eder.

Bir başkası ise şöyle der:

Toplanma günü Hüdhüd, Süleyman'a geldi.

Ağzında taşıdığı bir çekirgeyi hediye etti ona.

Lisan-ı haliyle diyordu ki;

Hediyelerin kıymeti hediye edenin kıymeti kadardır.

İnsana kendi kıymetince hediye verilecek olsa idi,

Sana içindekilerle beraber dünyanın hediye edilmesi gerekirdi.

Hediyeniz küçük olabilir; bir kalem, bir saat, bir madalya, bir kitap, sıradan bir şey.

Hakikatte hediye vermek için bir sebep olmasa da kendinize bir sebep oluşturabilirsiniz.

 Vermekten çekinmeyin. Karşılığında alacağınız ecri düşünün. Bilal (radiyallahu anh) diyor ki: "Allah Resûlü (aleyhisselâtü vesselâm) bana "Ver Bilal, ver. Arşın sahibinin eksilteceğinden korkma" diyordu..

Sevilmek istiyorsanız; çevrenizdekilere hediyeler dağıtın.

Dipnotlar

1-Sünen-i Beyhaki: 6/7

2-Sünen-i Tirmizi: 8/2277

3-Mucemu'l-Kebir, Taberani: 8/7340