EN MÜHİM HASTALIĞIMIZ
Şahısların gıyabında, aleyhlerinde konuşmamaya azmedip karar verdiğimiz olmuşsa, bunu tatbik etmenin zorluğunu çok iyi bilirsiniz. Hazır olmayan bazı zevattan bahsedilen nice toplantılarda hem prensibimizi bozmamak, hem de mecliste nâhoş, sıkıntılı ve muhtemelen kalb kırıcı bir hava husule getirmemek için olanca gayretinizi sarf etmiş, bizzat kendiniz sıkıntıya düşmüşsünüzdür. Bazan da böyle bir muhavereye farkında olmadan, gayr-i ihtiyari kendimizi
Süfyan b. Hüseyin der ki:
"Bir gün İyâs hazretlerinin meclisinde bir adamı çekiştirerek bazı kötü fiillerini beyan ettim. İyâs hazretleri bana:
_ Sen cihad ve gazâ kasdıyle Rum (Yani Anadolu) cihetine gittin mi? dedi.
_ Sind, yahut da Hint taraflarında cihâda azîmet ettin mi?
_ Oralara da gitmedim, diye mukabele ettim.
_ Senin elinde Rum, Sind ve Hind ahalisi olan kâfirler selâmet bulmuşlar iken, mü'min kardeşin niçin selâmet bulmuyor? Bundan sonra bir daha bu şekilde sözler söyleme, diyerek bana hayatım boyunca unutamayacağım bir ders verdi.
Şahısların gıyabında, aleyhlerinde konuşmamaya azmedip karar verdiğimiz olmuşsa, bunu tatbik etmenin zorluğunu çok iyi bilirsiniz. Hazır olmayan bazı zevattan bahsedilen nice toplantılarda hem prensibimizi bozmamak, hem de mecliste nâhoş, sıkıntılı ve muhtemelen kalb kırıcı bir hava husule getirmemek için olanca gayretinizi sarf etmiş, bizzat kendiniz sıkıntıya düşmüşsünüzdür.
Bazan da böyle bir muhavereye farkında olmadan, gayr-i ihtiyari kendimizi kaptırır, konuşmanızın ta ortasında durumumuzu idrak eder, gafletinize şaşarsınız. Bu nedenle böyledir? Bu fena fiile neden bu kadar tutkunuz? Çünkü insan ruhunda, şahısların bilinmeyen taraflarını bilmek, hareketlerindeki asıl niyeti keşfetmek, saklamaya çalıştığı kusurları ortaya dökmek, binaenaleyh o zatın o kadar melek, o kadar hürmete layık, o kadar kıymetli kimse olmadığını (!) isabet etmek hususunda dayanılmaz bir temayül saklıdır.
Biz insanlar "en temiz vicdanda gizli bir leke" fark etmek isteriz. Hâlbuki bunun içtimaî zararları çok büyüktür. Çok muhtaç olduğumuz tesanüdü yıkar, şahısları birbirinden soğutur, itimadları zedeler, darılmalara yol açar. Bazan aksi tesir de yaparak, kusur işlemiş olan şahısların bunlar üzerinde ısrarına ve hatta kötü insanlar safına kaymasına sebep olur.
İtiraf edelim ki, hepimiz, güzel yazı yazıyorsak, resme hevesimiz varsa, herhangi bir sahada kendimizi yetkili hissediyorsak... bu, muhitimizden bize karşı bu yolda bir kanaat beslendiği ve izhar edildiği içindir. Yine bunun gibi eğer hakikaten iyi insan isek bunu biraz da etrafımızdakilerin bizi iyi bilmesine, iyi zannetmesine borçluyuz.
İşte bütün bu sebeplerden İslâm dini, bir şahsın üzerinde olmayan bir kötülüğü söylemeyi yasak ettiği gibi -çünkü bu apaçık bir iftira olur- hakikaten sahip olduğu kötü vasıfları veya işlediği bir hatayı söylemeyi, yazmayı da yasak etmiştir. Mü'minler hakkında hüsn-i zan beslemek, varsa kusurlarını örtmek, gizlemek içtimaî ve bilhassa manevî kazancı çok yüksek olan amellerdendir.
Yukarıdaki fıkra, bir kimsenin gıyabında, onun, duyunca üzüleceği kusurlarını söylemek hatasına düşenlere verilecek cevapların, yapılacak ikazların en mükemmeli, en nezih ve en zarif numunelerinden biridir.
Kaynak:
Başmakaleler:1-M. Esad Coşan- Server İletişim A.Ş.-İst. 2007
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
uğur, 2011-08-22 05:00:31
çok güzel.bir dönemin en önemli şahsiyetinin yazılarını tekrar tekrar okumak ve burda görmek çok hoşumuza gitti...
Bu yoruma katılıyor musunuz ?
DİĞER YAZILAR
MUALLİMLERİMİZ NELERE DİKKAT ETMELİ?
İnsanları tenvir ederek cehaletten halas eden, onları atalet ve sefaletin karanlık gecelerinden
HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ
Dr. Alexis Carrel Her insan keyfine göre yaşamak ister. Bu insanın doğuştan gelen bir dileğid
ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR
“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme
UBEYDULLAH-I AFGÂNÎ İLE SEBÎLÜRREŞÂD İDÂREHÂNESI’NDE BİR MUHÂVERE
Ubeydullah-ı Afgānî” nâmında bir zât tarafından geçenlerde Kavm-i Cedîd ünvânıyla neş
MAÂRİF, DİN EĞİTİMİNİ EN İYİ ŞEKİLDE VERMELİDİR
İnanmak yaradılışın bir gereğidir. Din, aklın mâverâsında, zekânın fevkinde bir mürşi
MELİK FAYSAL’IN YAHUDİ KİSSİNGER'E VERDİĞİ TARİHİ CEVAP
Melik Faysal'ın en önemli gayelerinden birisi, Filistin meselesi ve Mescid-i Aksâ'nın hürriyeti
NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER
Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi
NASIL BİR MAARİF?
Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî
GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER
Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır
HİCRET VE HAREKET
Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ
ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE
Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu
- HEKİM VE FİLOZOF GÖZÜ İLE RAMAZAN
- HÜZÜNLÜ BİR HAYVANAT BAHÇESİ GEZİSİ
- YİRMİNCİ ASRIN BAŞINDA ANADOLUDA PAZARIN NAMUSU
- BİZ DE RAHATSIZIZ
- "BANA KUR’AN YETER!”
- MEALCİ KARDEŞLERİME KUR’AN’DAN MİSAFİRPERVERLİK DERSİ
- MEZHEPLERE TÂBİ OLMAYANLAR
- ‘KADİR GECESİ BİN AYDAN HAYIRLIDIR’ NE DEMEKTİR?
- İKİ PEYGAMBERİN DOĞUM GÜNLERİ
- “BİR ALLAHSIZA CEVAP”
- YEDİ YAŞIN ÖNEMİ
- DÜŞÜLEN MÜHİM BİR HATA
- YALANCININ MUMU
- BEN OLACAKTIM Kİİİİİ
- AĞIRLIĞINI DUYMAK
- SON ASIRDA TASAVVUFTA TECDİD YAPAN ÜÇ ŞAHSİYET
- KURBAN KESMEK KİMLERE VÂCİPTİR?
- KURBAN
- DİLİMİZE BİR ŞEY OLDU
- NERDE O ESKİ GÜNLER
- YALAN DOLAN SONRASI YAPILAN ASKERÎ DARBELER
- BAYRAMLA İLGİLİ SÜNNET VE ADABLAR
- BİR KOLERA SALGINI HATIRASI; NURİYE ABLA
- “GUSL-İ İÇTİMÂİ”
- İMANIN ÇİÇEĞİ RAMAZAN ORUCU
- EVLİYA
- BERAAT GECESİ İLE ALAKALI ÜÇ YANLIŞ MESELE
- ALLAH’IN AHLAKIYLA AHLAKLANANLAR
- ATEİST, DEİST ve BİLİME DİN GİBİ İNANANLARA SORULAR
O halde sabret. Sonunda kazanacak olanlar, elbette Allah'tan korkup sakınanlardır.
Hûd, 49
GÜNÜN HADİSİ
"Şüphesiz Allah, verdiği nimetin eserini kulunun üzerinde görmek ister."
Tirmizî.
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Nizamü'l-Mülk'ün Şehadeti(14 Ekim 1092) *II.Kosova Zaferi(17 Ekim 1448) *Gedik Ahmed Paşa'nın Vefatı(18 Ekim 1482)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...