ÖLDÜKTEN SONRA NE OLUR?

İnsanlar inanç ve amellerine göre çok farklı durumlarda oldu­ğu gibi ruhlar da böyledir. Bu bakımdan her ruh kendi ölçüsündeki ruhlar arasında bulunmak zorundadır. İlim adamlarımız Berzah âle­minin bu sebeple çok farklı dereceleri bulunduğunu ifade etmişler­dir; bunları şöyle özetlememiz mümkündür:


2011-04-30 07:05:40

Ölümden Sonra Ruhların Eyleştiği Âlem:

Ölüm olayı meydana geldikten sonra bedeni terk eden ruh, Ber­zah âleminde kendi inanç ve ameline göre yerini alır. Berzah âlemi, hem dünya ile hem de âhiretle ilgilidir. Diğer bir tabirle bu âlem dünya ile âhiret arasında ruhlar için bir konaklama yeridir.

İnsanlar inanç ve amellerine göre çok farklı durumlarda oldu­ğu gibi ruhlar da böyledir. Bu bakımdan her ruh kendi ölçüsündeki ruhlar arasında bulunmak zorundadır. İlim adamlarımız Berzah âle­minin bu sebeple çok farklı dereceleri bulunduğunu ifade etmişler­dir; bunları şöyle özetlememiz mümkündür:

1. A'lâ-yı İlliyyîn - Mele-i A'lâ'ya yükselen ruhlar.

Bunlar peygamberlere ait ruhlardır. Ne var ki bu yüce âlemde­ki ruhlar da kendi mertebelerine göre farklı durumdadırlar. Rasulullah (A.S.) Efendimizin ruh-i şerifleri en üst derecedir. Diğerleri­nin ise Mi'rac Gecesinde Rasûlüllah (A.S.) Efendimizin onlardan bir kısmıyla yapmış olduğu mülakattan dereceleri anlaşılıyor.

2. Yeşil kuşların içinde Arş'ın altında bulunan ruhlar. Bu, şehîdlerden bir kısmına ait olanlardır. Çünkü şehidlerden üzerine kul hakkı bulunanlar Cennet kapısında beklemekte, kıyamete kadar burada yer almaktadır. Bir kısmı sözü edilen kuşların karınlarında Cennete seyretmekte veya Berzah âleminden Cennete açılan pencereden Cennet nimetlerinden yararlanmaktadır.

Nitekim bir adam Peygamber (A.S.) Efendimize gelerek dedi ki; "Ya Resulallah! Şehid edilecek olursam, benim için ne vardır?» Al­lah Resulü cevap verdi: «Cennet...» Adam ayrılıp gitmek istediğin­de Efendimiz şunu ilâve etti "Ancak borç buna engeldir. Az Önce Cibril bunu bana haber verdi."

3. Cennet kapısından hapsedilen ruhlar.

Yukarıda belirtildiği gibi, üzerinde kul hakkı, yani borç veya zimmet bulunduğu halde şehid düşenlerin ruhları, borç ödeninceye veya kıyamet kopup hesap görülünceye kadar Cennet kapısında hap­sedilirler. Hapisten maksat, orada belli bir yerde beklemek zorun­dadırlar, cennete giremezler.

Savaşta şehid düşen babası hakkında Peygamberle görüşen gence, Allah Resulü : "Hayır, baban cennette değil, kapısında bekle­tiliyor. Üzerinde borç vardır" buyurması, ruhların üçüncü makamı­na işarettir.

4. Kabir âleminde bekletilen ruhlar.

Bunlar da devlet ve millet malından aşıranların ruhlarıdır. Ga­nimet malından bir üstlük aşırdıktan sonra şehid düşen bir sahabe için arkadaşları, «Cennet ona mübarek olsun!» dediklerinde, Rasûlullah (A,S.) Efendimiz nübüvvet gözüyle onun vardığı yere baktık­tan sonra şöyle buyurmuştur : «Hayır, canımı kudret elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, aşırdığı üstlük ateş olup kabrinde ruhunu sarmıştır.»

5. Yeryüzünde Berzah ile ilgili bir bölümde tutulan ruhlar.

Bun­lar Mele-i A'lâ'ya yükselemez. Çünkü ameli itibariyle çok süfli ruh­lardır, yüce âlemdeki ruhların yanında yer almalarına müsaade edilmez.

Dünyada iken nefsinin arzularını yerine getirmek için aziz öm­rünü acımadan harcayan; Allah'a bir gün olsun yakın olmayı aklın­dan geçirmeyen, bunun için hiçbir salih amelde, gönülden gelen zi­kirde bulunmayan kimselerin hayatları süfli olduğu gibi ruhları da süflidir ve süflî âlemde kalmaya mahkûmdur. Bu âlemde, Berzah'ın alt tabakası da denir.

6. Berzah âleminin alt tabakasında tandır biçimi ateş dolu yer­lerde bekletilen ruhlar.

Bunlar, dünyada iken uçkur peşinde koşup zina edenlerin ruh­larıdır. Çoğu tevbe etmeden gitmiştir. Nitekim Mi'rac Gecesi onların bu acıklı hali Rasûlüllah Efendimize gösterilmiştir.

7. Berzah aleminde kandan bir nehir içinde tutulan ve kıyıya yaklaştıklarında ağızlarına taş atılan ruhlar.

Bunlar dünyada iken faiz verip alanlar, tefecilik yapıp başkası­nın, alın teriyle geçinenlerin ruhlarıdır.

Büyük Veli Abdülaziz DEBBAĞ Hazretleri de Tercümesini yap­tığım El-İbriz adlı kıymetli eserinde, Berzah âlemi hakkında çok ge­niş ve doyurucu bilgi vermiş ve bu âlemin yedi tabaka olduğunu be­lirtmiştir. Adı geçen eseri tavsiye ederim.

O Halde İnsanoğlunun Dört Devresi Vardır:

1. Ana rahmindeki devre. Üç ayrı tabakadan meydana gelen ana rahmi hem dar, hem karanlıktır. Kur'ân buna «Üç Karanlık Karargâh» diyor.

2. Doğup ayak bastığı dünya devresi. Burada yavaş yavaş bü­yür, teklif çağına gelince saadet ve şekavetini hazırlar. Yani kendi iradesiyle ya dünyasını ma'mur, âhiretini mes'ud eyler. Ya da her ikisini berbat edip, kendi ateşini kendisi hazırlar.

3. Berzah âlemi devresi. Bu âlem, dünya, ana rahmine göre ne kadar büyük ve genişse, o da dünyaya nisbetle öylesine geniş ve bü­yüktür. Her ruh amel ve itikadına göre bu geniş âlemde yerini alır ve kıyametin kopmasını bekler,

4. Karar kılınacak âlem. Bu insan için dördüncü ve son devre­dir. Ya Cennette, ya da cehennemde karar kılar.

Dipnotlar

(1)-Yani Cahiliyye döneminde…

Kaynak

Kaynaklarıyla İslam Fıkhı-2. cilt

Celal Yıldırım

s: 93-98

Uysal Kitabevi-Konya

 

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”

EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”

1950 seçiminden az sonra, eski başbakanlardan, medrese kökenli Şemseddin Günaltay, İzmit CHP

Kim iyi bir iş yaparsa kendi lehinedir. Kim de kötülük yaparsa kendi aleyhinedir. Rabbin kullara (zerre kadar) zulmedici değildir.

Fussilet, 46

GÜNÜN HADİSİ

"Üç defa kapıyı çalın. İzin verilirse girin; aksi halde dönün."

Riyazü's Salihin, 2/874

TARİHTE BU HAFTA

*İmam-ı Azam Ebu Hanife(r.a.) Vefat Etti.(6 Mayıs 765) *İkinci Dünya Savaşı Sona Erdi.(8 Mayıs 1945) *Osman Gazi'nin Doğumu(9 Mayıs 1252) *Ahmed Cezzar Paşa'nın Akka'da Napolyon'u Yenmesi.(10 Mayıs 1799) *1897 Türk-Yunan Savaşı Türk Zaferiyle Sona Erdi

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI