USUL VE METODLARIYLA KUR’AN EZBERLEME VE HAFIZADA TUTMA YOLLARI-11

Şüphesiz ki kitab-ı kerim’i ezberlemek, Allah Teala’nın büyük ecirler takdir ettiği en güzel iyilik ve takva amellerindendir.


2011-02-18 04:40:57

8- YARDIMLAŞMA

Allah Teâlâ buyuruyor ki

وَتَعَاوَنُوا عَلَى الْبِرِّ وَالتَّقْوَى وَلَا تَعَاوَنُوا عَلَى الْإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ

“İyilik ve takva üzerinde yardımlaşın, günah ve düşmanlık üzerinde yardımlaşmayın” (Maide,5:2) Şüphesiz ki kitab-ı kerim’i ezberlemek, Allah Teala’nın büyük ecirler takdir ettiği en güzel iyilik ve takva amellerindendir. Bunun için bu ameli icra ederken mümkün olan bütün yardım vasıtalarına başvurmak gereklidir.

Mesela ev halkı birbirleriyle tekrar ederken yardımlaşıp, ezberlerinin sağlam olması için her biri diğerinin ezberini dinlemelidir. Aynı şekilde anne babanın çocuklarını yönlendirmesi, dinlemede onlara yardımcı olması, cesaretlendirmesi, teşvik etmesi ve onların gayretlerini artırması bu yardımlaşma kapsamında sayılabilir.

Yine hafız olan kimseyi dünya ve ahirette bekleyen büyük ecirleri hatırlatmaları, fırsat doğdukça Kur’an-ı Kerim ile gerçek hayat arasında bağlantılar kurmaları bu yardımlaşmanın örneğidir. Çocuklar da annelerine ev işlerinde yardım etmek suretiyle onun ezberlemek, dinlemek ve dinletmek için yeterince zaman kazanmasını sağlayabilirler.

Biz çoğu zaman anne ve babaların çocuklarının çeşitli ilimleri tahsillerinde çok istekli olduklarını, onlara dersleri ezberlemelerinde, ödevlerini yapmalarında, yazmalarında yardım ettiklerini, dersten geri kaldıklarında ve düşük not aldıklarında onlarla çok daha fazla meşgul olduklarını, hatta bazen özel öğretmenler tutarak ilgilendiklerini görüyoruz. Ancak Allah’ın kitabına verilen önem ve onun okunup ezberlenmesi için yapılan yönlendirmeler nerede?

Ey muhterem anne! Oğlunun veya kızının Kur’an-ı Kerim’deki en kısa ve en basit sureyi bile güzel bir şekilde okuyamadığını gördüğün zaman endişelenip üzülmüyorsun? Ya sen ey baba! Oğlunun Kur’an-ı Kerim’i haftada, ayda veya senede sadece bir defa açtığını gördüğün zaman niye üzülmüyorsun? İşte yapılan bu ihmalkârlığın ve içine düşülen gafletin olumsuz tesirleri üniversite çağına gelen çocuklarımızın kültür düzeylerinde açık bir şekilde görülmektedir. Zira onlar bir sureyi dahi hatasız ve takılmadan okuyamıyorlar veya Kur’an-ı Kerim’den yalnızca kısa sureleri sözlü veya yazılı sınav için ezberlemek zorunda kaldıkları zaman ezberliyorlar.

Bu durumda çocuklarınızın dini eğitimi konusunda Allah’a karşı olan sorumluluğunuzu unutmayın. Her biriniz idareniz altındaki cemaatten sorumlusunuz. Hesabınızı büyük hesap günü için yapın ve Rasulullah’ın şu sözüne kulak verin:

وَقَالَ الرَّسُولُ يَا رَبِّ إِنَّ قَوْمِي اتَّخَذُوا هَذَا الْقُرْآَنَ مَهْجُورًا

“Allah resulü dedi ki: Ya Rabbi, kavmim, bu Kur’an’ı terk edilmiş bıraktılar” (Furkan, 25: 30)

En güzel yardımlaşma şekillerinden birisi, samimi bir arkadaşınla veya ezberle uğraşan ve bunu en güzel şekliyle yapan arkadaşlarınla yardımlaşmandır. Bu da birbirinizi dinlemeniz veya her birinizin diğer arkadaşına ezberini tekrar etmesi ya da Kur’an kurslarında ezber dinleme ve dinletme oturumları düzenlemek şeklinde olabilir.

Yine aynı şekilde arkadaşlarına ezberleme hususunda tavsiyelerde bulunman, faydasını gördüğün tecrübelerini anlatman, bu konu hakkında faydalı bir kitap takdim etmen bu yardımlaşmaya örnektir. Ayrıca her seferinde içinizden biri ezberlenen surenin özlü bir tefsirini yaparak, orada işaret edilen gerçekleri arkadaşlarına aktarabilir veya sure bölümlere ayrılıp herkes bir parçasını hazırlar ve sonra kendi aranızda bu konu çerçevesindeki görüşlerinizi tartışabilirsiniz.

Yardımlaşmanın bir çeşidi de, maddi gücü yeten kimselerin Kur’an kurslarına hediyeler almaları için finansman sağlamak, piknikler düzenlemek, başarılı öğrencileri ödüllendirmek gibi konularda mali destekler sağlamalarıdır. Devletin bu konuda yükün hepsini üstüne alması zordur. Bu yüzden ezberleme ve ezberletme faaliyetinin kamil manada devam edebilmesi için fertlerin çeşitli vesilelerle aralarında yardımlaşmaları kaçınılmazdır.

Yine bir çeşit yardımlaşma da, gücü yetenlerin yetmeyenlere maddi veya manevi bir takım ihtiyaçlarını karşılamak suretiyle yardımda bulunmalarıdır. Bu da fertlerin arasındaki dostluk ve muhabbet bağlarını kuvvetlendirir. Kul kardeşinin yardımına koştuğu müddetçe Allahu Teâlâ da o kulunun yardımcısıdır. Öyle ki Allah’ın yardımı cemaatle beraberdir.

9- SABIR

Allah Teâlâ buyuruyor ki:

وَاصْبِرْ وَمَا صَبْرُكَ إِلَّا بِاللَّهِ

“Sabret, sabrın ancak Allah’ın yardımı iledir.” (Nahl,16:127)

Allah Teâlâ’nın kitabını ezberlemek isteyen bir kimsenin sabra duyacağı ihtiyaç ne kadar fazladır. Hafızlık tahmin edildiği kadar kolay bir mesele değildir. Özellikle ilk aşamada ki biz bu aşamayı hafızlığın en zor aşaması olarak görüyoruz.

Nefis tabiatı itibarıyla zorlama ve sınırlandırmalardan kaçar. Özellikle de o işin arkasında yakın bir menfaat veya gözle görülür maddi bir fayda yoksa... Bunun için ezber yapmak isteyen kişinin nefsini terbiye etmeye, onu kontrol altına almaya ve onu tedrici bir şekilde ezbere alıştırmaya olan ihtiyacı çok büyüktür. Ta ki bu şekilde o ezber yapmayı iyice benimseyebilsin ve bunun için kendisinde bir istek oluşsun.

Çoğu zaman ezber yapan kişi kendisini tembelliğe, gevşekliğe hatta hafızlık fikrinden tamamen vazgeçmeye sevk edecek bir takım zorluklarla karşılaşabilir. Bunun ilacı ancak sabır ve Allah’ın yardım edeceğine dair kesin inancıdır. Ne zaman ki yolun başında bir zorluk ve sıkıntıyla karşılaşırsan sonunu ve sonucunu düşün, dünya ve ahirette elde edeceğin karşılığı, ecri düşün. Bu senin kalbine sabır tohumlarını eker. Cesaretini ve sebatını arttırır, nefsini kuvvetlendirir.

Burada sabrın varlığı mecburi bir durum değil, isteğe bağlı bir durumdur. Kimsenin seni bu konuda sabretmeğe; bir işe, derse veya herhangi bir ilişkiye mecbur tuttuğu gibi zorlaması söz konusu değildir. Zaten sabrın esprisi de bundan ileri gelir.

Her zaman Allah Teâlâ’nın şu sözünü hatırında tutman gerekir.

إِنَّمَا يُوَفَّى الصَّابِرُونَ أَجْرَهُمْ بِغَيْرِ حِسَابٍ

“Ancak sabredenlere, ödülleri hesapsız verilecektir.” (Zümer,39:10)

Hak Teala’ya itaat etmek için gösterilen sabırdan daha büyük ve güzel bir sabır var mıdır ve itaatlerin en hoş ve tatlı olanı da Allah’ın kitabını ezberlemek değil midir?

Terc.: Mustafa el Humsi’nin “Delilüs’sâlikîn fî Hıfzı’l Kur’an’i’l Kerim ve Tahfizihi” adlı eserinden; Necdet İçel

-Devam edecek-

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

Hak (ancak) Rabbindendir. Artık, sakın şüpheye düşenlerden olma.

Bakara, 147

GÜNÜN HADİSİ

Allahu Teala, kulunu helal (kazanç) talebinde yorgun görmeyi sever.

250 Hadis, s.197

TARİHTE BU HAFTA

*Fazıl Mustafa Paşa'nın Belgrad'ı Fethi(9 Ekim 1960) *HAZRETİ HÜSEYİN (r.a.) Şehid Edildi-Kerbela Vak'ası(10 Ekim 680) *Ömer Nasuhi Bilmen Vefat Etti(12 Ekim 1971) *Ankara Başkent Oldu(13 Ekim 1923)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI