MÜSLÜMANLARA HAYAT RUHLARI-MEVLÂNA EŞREF ALÎ TEHÂNEVÎ-ÇEVİREN ALİ GENCELİ-İSLÂMÎ NEŞRİYAT YAYINEVİ-İSTANBUL-1977


Nurgül Dere

nurguldere@gmail.com

2010-04-08 02:08:08

Tadı-tuzu, huzur ve rahatı bulunmayan bir yaşayış zâhirde ölmek olmasa bile, hakîkatte bu, hayat da değildir. Böyle bir hayat, hayattan başka bir şeydir, sürünmektir. S:63

Meclislerde kalb kırıcı münakaşa ve çekişmelere meydan verilmeyip, fesat ve karışıklık çıkmasına sebep olacak her şeyden sakınmalıdır. S:141

Kur'ân okuyan hiçbir kimse, "benim dilim Arapçaya iyi yatmıyor, iyi okuyamıyorum" diye Kur'ân okumayı bırakmamalıdır. S:148-149

Bazıları, "Kur'ân'ı Kerîm'i iyi okuyamazsanız, sevap yerine günaha girersiniz" derler. Hâlbuki öyle değildir. Okuyabildiğiniz kadarı için de sevap kazanır, okumayı terk etmedikçe sevapsız kalmazsınız. S:149

Kur'ân'ı Kerîm okuyan kimsenin her zaman şöyle düşünmesi ve bunu aklından çıkarmamaya dikkat etmesi lâzımdır. "Şimdi ben Kur'ân okurken Allahü Zü'l Celâl ile konuşuyorum." İşte bu şuura erildiği zaman bakınız, Kur'ân'ı Kerîm okuyan zâtın gönlü ne kadar ferahlayacaktır. S:155

Sebebe tevessülden sonra tevekkül lâzımdır. Zira mukadder olmayan bir şey, ne kadar uğraşılıp çalışılsa kat'iyen elde edilemez. Mukadder olan bir şey de çalışılmazsa dahi kendiliğinden elde edilir. S:170

Müşâvere etmek, tedbir ile alâkalı işlerdendir. Muhakkak ki sâdece tedbire güvenmekle iş bitmez. Tedbirle birlikte Allah'a tevekkül edip güvenilecektir. S:171

Ey Müslümanlar! Duâ ettiğiniz veya edeceğiniz zaman, ne için duâ edeceğinizi, kime, kimin karşısında duâ ettiğinizi iyice düşünmelisiniz. Allahu Teâlâ'nın karşısında olduğunuzu dâima hatırınızda tutmalısınız. O'nun kudret ve azametini düşünüp mahcûbiyetinizi bilmelisiniz. Böyle düşünüp yapmadığınız takdirde, şunu bilmiş olunuz ki, yaptığınız, hakikî bir duâ olmayıp alelâde birine söz söylemekten ve bir şey istemekten ibaret basit bir taleb, duâdan başka bir şey olur. S:180-181

İyi kimselerle düşüp kalkmanın ve konuşup görüşmenin, gönlü mazbut tutmak yolunda büyük tesir ve dahli vardır. Fena kimselerle düşüp kalkmanın, görüşüp konuşmanın ise, insanın kalbi, din ve dünyası üzerinde büyük, zararlı ve fena tesirleri olacağı da muhakkaktır. S:189

…Namazın Cennet anahtarı olduğu söylendiğine göre; namaz kılan ve namaza bağlı bulunan kimse, diğer ibâdetleri yapanlardan daha önce bu anahtarı elde edip onlardan önce Cennete gidecektir. S:251

Zikirde öyle bir husûsiyet vardır ki, zikreden kimse dâima kalbinde güven bulur. Zîra kul, Allahu Zü'l-Celâl'i andığı müddetçe Allah da onu anacağını va'd buyurmuştur. Bunun içindir ki, kalbin güven bulmasının esası Allahu Teâlâ'nın kulunu anmasındandır. S:269

Namaz kılan öyle kimseler vardır ki, hakîkatte onlar, namaz kılmazlar. Zîra, namaz kılmaktan maksatları halka gösteriş yapmaktır. Fakat zekâtı vermek gizli olunca ve kimse de görmeyeceği için vermezler. İşte münâfıklar da böyle yaparlar. S:286

Müslümanın, sahip olduğu mal ve parasını harcaması da en tabiî hakkıdır. Ancak bu hak, İslâm'ın emir ve yasaklarına riâyetle kayıtlanmıştır. Kazanırken riâyete mecbur edilen şer'i hususlara, harcarken de mutlak riâyet etmek gerekir. S:347

Günah, hiçbir cezâsı olmasa bile, fenalığını düşünüp kaçınılması gereken kötü bir iş ve hareket, Cenâb-ı Hakk'ı gücendiren bir fiildir. Allahu Teâlâ, insana bu kadar bol nimet ihsan edip vermişken, basit ve küçük bir şey için O'nu gücendirmek, ne kadar büyük dirâyetsizlik ve münâsebetsizlik olur. S:390

Müslümanların dikkate almaları gereken bir husus da, tavr u hareketlerinden dolayı hiçbir kimseye fenalık gelmemesi, zâhirî veya ma'nevî olsun, davranışlarıyla kimsenin incinmemesini düşünmeleridir. S:415

İslâm Şeriatı, diğer din mensuplarının ve yabancı milletlerin vaziyetlerini ve tavr u hareketlerini, bir zarûret olmadığı halde benimsemeyi kat'iyetle menetmiştir. S:427

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

Hak (ancak) Rabbindendir. Artık, sakın şüpheye düşenlerden olma.

Bakara, 147

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Sehavet sahibi Allah'a yakındır, insanlara yakındır, cennete yakındır, cehennemden uzaktır. Cimri ise Allah'tan uzaktır, insanlardan uzaktır, cennetten uzaktır, cehenneme yakındır. Cahil sehavet sahibini Allah, cimri ibadet düşkününden daha çok sever."

Tirmizi, Birr 40, (1962)

TARÄ°HTE BU HAFTA

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI