PEYGAMBER EFENDİMİZİ HAKKIYLA TAKDİR BEŞER İDRAKİNİN FEVKİNDEDİR

Günümüzde pek çok Siyerü’n Nebi, İslâm Tarihi yazılmıştır. Herkes kendi gönlüne yansıyanı nakleder. Onun için Peygamberimizin hayatı hakkında bir kitap okuyup da siyer kesinlikle budur, başkası değildir diyemeyiz. Yazar, kendi gönlüne yan


2010-02-28 14:04:37

Bu güne kadar yazılmış pek çok “Siyer-i Nebi”ler vardır. Bunların içerisinde ilk yazılanlardan biri İbn-i İshak’ınkidir. Sonra onu biraz daha genişleterek İbn-i Hişam yazmıştır ve bu, tercüme de edilmiştir. İbn Hişam’ın Siyeri en eski tarih kitaplarımızdan biridir.

İbn-i Hişam’ın yazdığının değeri, hakkını vermesinden değil, ilk dönemlerde malzemeler kaybolmadan yazılmış olmasından kaynaklanmaktadır.

Eğer o hakkıyla yazmış olsaydı, ondan sonra gelenler yeniden bir Siyer kitabı yazmaya cesaret etmezlerdi. Bu sebeple daha sonra gelen zatlarda yazmaya devam etmişlerdir. İbn-i Kesir yazmış, İbnü’l Esir yazmış.

Günümüzde pek çok Siyerü’n Nebi, İslâm Tarihi yazılmıştır. Herkes kendi gönlüne yansıyanı nakleder. Onun için Peygamberimizin hayatı hakkında bir kitap okuyup da siyer kesinlikle budur, başkası değildir diyemeyiz. Yazar, kendi gönlüne yansıyanı nakletmiştir. Bizde bu kitapları okuyarak, anlayarak kendi gönlümüze yansıyanı nakletmeye çalışacağız.

İstesek de istemesek de asrımızın kültürü ile haşir-neşir oluyoruz. Hepimizin bir komutan, bir hukukçu, bir öğretmen anlayışı var. Bunu hemen, anında fark etmesek bile, tüm bu mesleklerin aklımıza getirdiği bir şahsiyet, bir tip var. “Peygamber Efendimiz en iyi komutandı, en iyi hâkimdi, en iyi muallimdi.”dediğimiz vakit, kendi muallimlik anlayışımızın içine sokmuş bulunuyoruz; sokmuyorum diyen yalan söyler.

Efendimizi (S.A.V.) hakkıyla takdir etmemiz mümkün değildir. Zaten aslında hakkıyla takdir etmemiz de bizden istenmiyor. “İnsanlar ancak güçlerinin yettiği kadarından sorumlu tutulacaktır.”(Bakara 286)

Peygamberimiz, Allah (C.C.) için “Ey! Gerçekten bilinen, biz Seni hakkıyla bilemedik”, “Ey kendisine ibadet yapılan, biz Sana hakkıyla ibadet yapamadık” diyor. Biz de Allah-ü Teala için aynısını diyor ve Peygamberimiz için de “Ya Rasulallah! Senin bütün halet-i ruhiyeni, bütün yaptıklarını, bütün başardıklarını, biz hakkıyla takdir edemiyoruz; ama bize verilen güç nispetinde yine de anlamaya ve anlatmaya çalışıyoruz, çalışacağız. Allah (C.C.) başarılı kılsın...

Milyonlarca serçe bir araya gelse güvercinin veya kartalın haleti ruhiyesini kavramaları mümkün değildir.

Mahmud Toptaş

Modern Dünyada Nebevi Mücadele

Cantaş Yayınları

İst-2001

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”

EŞREF EDİP’TEN; “SİZ Mİ DİNE KARŞI DEĞİLDİNİZ?”

1950 seçiminden az sonra, eski başbakanlardan, medrese kökenli Şemseddin Günaltay, İzmit CHP

Sadece zanna uyuyorlar. Zan ise hiç şüphesiz hakikat bakımından bir şey ifade etmez.

Necm,28

GÜNÜN HADİSİ

Zühd hakkında

“Kendisine çok konuşmama ve zühd duygusu verilen kimseyi gördüğünüz zaman ona yaklaşın.Zira o hikmet telkin eder.”İbn-i Mace-Zühd:1

TARİHTE BU HAFTA

*Nizamü'l-Mülk'ün Şehadeti(14 Ekim 1092) *II.Kosova Zaferi(17 Ekim 1448) *Gedik Ahmed Paşa'nın Vefatı(18 Ekim 1482)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI