ÇILGIN TOLGA

Fethiye, harika güzellikleri, samimi ve sevgi dolu insanları ile Anadolu’muzun çok şirin yörelerinden biridir. İlk hava şehitlerimizden Fethi Bey’in adı verilmiştir. Eski adı Telmesos olup, Likya Krallığı’na bağlıydı.


Hilmi Arkın

hilmi.arkin@hotmail.com

2008-10-31 09:06:29

Fethiye, harika güzellikleri, samimi ve sevgi dolu insanları ile Anadolu’muzun çok şirin yörelerinden biridir. İlk hava şehitlerimizden Fethi Bey’in adı verilmiştir. Eski adı Telmesos olup, Likya Krallığı’na bağlıydı.

2001 yılında emekli olmuştum. Oğlum da aynı yıl buradaki yüksek okulu kazanınca bu güzel ilçeye yerleşmeye karar verdik.

Tolgayı, Fethiye’de bir dershanesinde coğrafya derslerine girdiğim yıl tanımıştım. Arkadaşları ona Çılgın Tolga derlerdi.

Bir gün, üniversiteye hazırlık yapan öğrencilerle etüt yapıyorduk. Yan taraftaki sınıftan gürültü geliyordu. Çıktım baktım. Üç kişilerdi. Hararetli, hararetli bir şeyler konuşuyorlardı. Beni görünce sustular. Etüt için kendi sınıfıma girince tekrar tartışmalarına devam ettiler.

Teneffüs zili çalınca yanlarına gittim. Özür dilediler. Dertlerini sorunca;

“-Öğretmenim, ana sınıfından beri okula gidiyoruz. Bitmek bilmez sınavlara giriyoruz. Kazanırsak üniversitede de devam edecek. Hatta bitince KPSS ve buna benzer birçok sınav bizi bekliyor. Ömrümüzün yarısı gitti. Bıktık… Hayat bu ise, gerçekten çekilmez. Ne olur yardım edin dediler…

- Evet bu bir bakış açısıdır. Böyle bakarsanız, öyle görürsünüz. “Cama bakarsanız üstündeki toz ve lekeleri, camdan bakarsanız, arkasındaki dünyayı görürsünüz.” Çocuklar, bizler sonsuz bir hayata inanıyoruz. Öyleyse ömrümüzün tamamı kaç yıl olursa olsun, bize vaat edilen hayatın yanında hiçtir. Kaldı ki okullarda geçen hayat, faydalı bilgilerin kazanıldığı yerlerdir, demiştim.

Gitar çaldığı için sağ el küçük parmağının tırnağını uzattığını söyleyen Cumhur söze girdi;

-Yani hocam öldükten sonra dirilecek miyiz?

-Elbette dirileceğiz. Altı milyar insan, sayısız hayvan uyuyup uyanıyor. Hem de kaç yıldır. Ölümün küçük kardeşi olan uykunun ölümden ne farkı var? Sonbaharda ölüp, kışın beyaz kar kefenini üzerlerine alan bütün tohumlar ve ağaçların iskelete benzeyen dallarının, baharda nasıl dirildiğini biliyoruz. Kış uykusuna yatıp kalkan hayvanları düşünün. Hiç yoktan ALLAH (CC) tarafından yaratılan insanın, öldükten sonra yeniden yaratılması O’na güç gelir mi?

O zamana kadar sessiz kalan Müge de söz aldı;

-O halde ALLAH’A da inanmamız gerekir dedi.

 -Tabiî kızım. Şu ders yaptığımız binayı bile yapan varsa, coğrafya dersimizde öğreniyoruz; Bir saniyede 30 km hızla güneşin çevresindeki yörüngesinde yol alan, denizleri, dağları ve sayamayacağımız kadar özellikleri bulunan dünyamız sahipsiz olur mu? Diğer gezegenleri, güneşimizi ve galaksileri elbette yaratan biri vardır.

Bu arada Tolga kulağındaki küpesini eliyle saklamağa çalışarak yüzüme baktı.

- Hocam belki inanmayacaksınız ama bizim evde Kur’an var ve ben okumasını biliyorum dedi.

- O nasıl söz oğlum. Biz hepimiz müslümanız. Annemiz babamız da öyle. Bu ülkenin çocuklarının Yüce Kitaplarını okuması kadar normal bir şey olamaz dedim.

Çocuklar teşekkür ederek;

-Denememiz kötü gitmişti, bunalmıştık. Sizi de rahatsız ettik. Özür dileriz deyip, tekrar buluşmak üzere ayrıldık.

Kendilerini ifade edişleri farklı da olsa onlar bizim evlâtlarımız, canlarımız ve geleceğimizdirler. Lütfen onlara sahip çıkalım..

20/ 10 / 2008

HİLMİ ARKIN

NOT; Yazımızdaki gençlerin gerçek isimleri onları incitmemek için buraya alınmamıştır.

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

BAŞKA GÖRÜNDÜ

BAŞKA GÖRÜNDÜ

Bir gün bir göletin arkasında bir vadinin yamacında oturmuş karşı yamaçtaki ağaçları seyr

DİZ ÜSTÜ OTURMAK

DİZ ÜSTÜ OTURMAK

Bundan elli yıl önce köyde otururduk. Ekmeğimizi annem tandırda pişirirdi. Önce diz üstü

EDEPSİZLİĞİN ADI ERGENLİK

EDEPSİZLİĞİN ADI ERGENLİK

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla... Hacı hacıyla Mekke’de, derviş dervişle tekkede, e

ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİN RABBİYLE DİYALOĞU

ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİN RABBİYLE DİYALOĞU

Anne karnındaki bir bebeğin ağzı vardır, gözü vardır, kulağı vardır, eli vardır, ayağı

SİGARALI GENÇ VE BEN

SİGARALI GENÇ VE BEN

Yolcu minibüsünün içindeyim. Çarşıdan Fakülteye gidiyorum. Bir durakta kahvehaneden çıkan

EY HER YERDEN GÖRÜNEN VE HER YERDEN GÖREN! SENİ İSTİYORUM!

EY HER YERDEN GÖRÜNEN VE HER YERDEN GÖREN! SENİ İSTİYORUM!

Namaz için kalkmıştım. Kıyamda durdum, kâinatı kıyamda gördüm. Rükûa vardım, kâinatı

YOLA ÇIKMAK

YOLA ÇIKMAK

Biraz sonra yola çıkacağız. On bin metre yükseklikten, üç bin kilometre yol kat edeceğiz. Bu

KAPTANLIK KOLAY BİR ŞEY DEĞİLDİR

KAPTANLIK KOLAY BİR ŞEY DEĞİLDİR

Stuttgart Hava Limanı’nın alt katında bütün dinler için ayrılan ibadethanede namaz kılarke

ARABAYI UNUTTUM

ARABAYI UNUTTUM

Unutmak çok kötü bir şeydir. Bu gün çarşıdan gelirken bir yerde arabayı park edip bir iki

İŞTE KOLAY KÂRDA ÇOK

İŞTE KOLAY KÂRDA ÇOK

İşte cemaatle namaz kılma hareketi, kaptanı imam olan mescit botuna binerek en emin arkadaşlarl

GÖKÇEADA DEPREMİ

GÖKÇEADA DEPREMİ

Belirtilen tarihte bütün Ege’de ve dolayısıyla Tavşanlı’da çok şiddetli bir deprem oldu.

Andolsun ki biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali verdik.

Zümer, 27

GÜNÜN HADİSİ

"Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz müddetçe asla sapıtmayacaksınız: Allah'ın Kitab'ı ve Resulünün Sünneti."

Muvatta, Kader 3, (2, 899)

TARİHTE BU HAFTA

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI