Hadis Şerhleri

Hadis-i Şeriflerde İNANANLARIN VASIFLARI-41 "Dünyada garip gibi yaşa. Veya bir yolcu gibi ol. Kendini (ölmeden önce) kabir ehlinden say!"( Tirmizi, Zühd, 25.)

Zühd ve takvaya ait, dünya ve ahiret muvazenesini koruma ve kollamada söylenebilecek sözlerin en vecizi, en manalısı: İnsan dünyada gariptir. Mevlana'nın ifadesiyle, insan, kamıştan koparılmış bir ney gibidir. Gerçek sahibinden uzaklaştığından dolayı da hep inlemektedir. Onun bu iniltisi bütün bir hayat boyu devam eder. İnsan bir yolcudur. Ruhlar aleminden başlayan yolculuğu, anne karnına, dünyaya, çocukluk dönemine, gençlik çağına, yaşlılık hengâmına, kabir ve derken cennet veya cehenneme kadar devam eden bir yolculuktur. Ama acaba insan, bu yolculuğunun ne derece farkındadır? İnsan kendini kabir ehlinden saymadıktan sonra, yani eskilerin, "Ölmeden evvel ölünüz."(1) diye anlatmaya çalıştıkları hususu, fiil ve yaşantıya dökmedikten sonra, şeytanın hile ve desiselerinden bütünüyle korunması, kurtulması mümkün değildir. Evet, insan nefsaniyet ve cismaniyet itibariyle ölmelidir ki, vicdan ve ruh itibariyle dirilmiş olsun."(2) Aynı manada başka hadisler de vardır: "Dünya ile benim ne alakam var? Ben, dünyada bir ağaç altında gölgelenip de bırakıp giden bir yolcu gibiyim."(3) "Gerçek mümin, dünyada garip gibi yaşar. Dünyanın gücüne kuvvetine, süsüne hiç ünsiyet (iltifat) etmez, dünyanın onu zelil kılmasından da endişe etmez. İnsanlar, mümini kendilerine göre bir halde tasavvur ederler; ancak onun kendine has özel bir hali vardır (o kendi dünyasını yaşar). İnsanlar, müminden yana rahattırlar (güvendedirler), ancak müminin bedeni (taat ve ibadet yolunda gösterdiği performanstan dolayı) sıkıntıdadır."(4) Dipnotlar: 1-Bkz: Aclûnî, Keşfu'l-hafa, 2/291. 2-Gülen, Sonsuz Nur, 1/224. 3-Tirmizi, Zühd, 44; İbn Mâce, Zühd, 3. 4-Kenz, 1/162.

0 Yorumlar

Yorum yapın

Yorum yapmak için giriş yapın.