

• “Yalanla doğrunun yanlışa gerçeğin ayrıştığı dönemler çok geride kaldı. Siyah ve beyaz net tablolar artık yok. Yerini her tonda griliği barındıran flu ve sisli manzaralar aldı.” sh:9
• “Her şeyin bulandığı, akılların bunaldığı bir ortamda yaşıyoruz. sh:10
• “Serdedilen düşünceyi muğlaklaştıran, anlamı boğan kelime oyunlarını hiç sevmiyorum.” sh:10
• “Mümin kalbi asırlık bir kasırgayla bölündü ve parçalandı. “Nabüdü” deki nun’un dersini alıp kainatın her ferdiyle kardeş olmak varken en yakınımızla bile ayrılığa düşüverdik.” sh:23
• “Biz kalbinde nun sırrını taşıyanlarla birdik. Ve kalbimizde nun’u taşıdığımız ölçüde birdik.” sh:24
• ABD’de 15 milyon kişi evsiz. sh:26
• “Birisinin kazanması gerekiyorsa birileri kaybetmek zorundadır” diyordu hazır medeniyet. sh:28
• İntihar oranında Müslüman ülkeler arasında Türkiye birinci sırada.” sh:29
• Spinoza “Hayat mücadeledir” demişti. sh:30
• Darwin Avustralya aborjinlerinin sömürgecilerce katliamını “doğal ayıklama” olarak görmüştü. sh:30
• “Merciin Halık-ı eşyadır, eşya sanma.” Şeyh Galip-sh:35
• Bizde genelde mümin kalbe mütefelsif akıl, hakperest bir vicdana kuvvetperest dimağ yüklendiği için duygu, düşünce ve ürettiklerimiz dünyeviliği aşamıyor.sh:43
• Mana ve maddenin kahramanı Haydar( Hz.Ali) hakka dayanırken, sadece maddenin kahramanı Rüstem güce dayanıyordu. Müslümanların da haydarlaşması gerekiyor. Lakin çoğu zaman Rüstemleşiyoruz. sh:46
• İki ters üçgenden müteşekkil Siyon yıldızı aslında Süleyman(as)ın mührü. sh:55
• “Yahudiler genetik olarak lanetli, Türkler doğuştan necip ve asil oluyorsa, imtihanın sırrının işi neydi?” sh:55
• İsrail’in kelime manası Allah’a sımsıkı bağlanan demek. sh:56
• İslam – Hakperestlik , Yahudilik – Nefisperestlik , Hıristiyanlık – Sebebperestlik. sh:59
• “Ben-i İsrail’in değişik dönemlerde sergilediği birçok tavır, doğrudan nefsimize bakan işaretler taşıyor kısacası” sh:65
• “Problem “gen”lerde değil “ben”lerde saklı bulunuyor.” sh:68
• “Ümitsizlik müminin işi değildir.” İkbal-sh:76
• Şu zamanın politikası her çağın yozlaştırma şurubu olan “iktidar, para ve şöhreti” beraberce içinde barındırıyor. sh:88
• İktisadı unutan ihlası yitiriyor. sh:100
• 1923’te İzmir İktisat Kongresinde, dünyevi büyük bir makamı işgal eden küçük bir insan şöyle demişti: “Kanaati bitmek, tükenmek bilmeyen bir hazine bir hazine bilmek devri son bulsun.” sh:102
• Müellife göre Turgut Özal “80’lerdeki, dünyeviliğin yeniden yapılanması projesinin kilit ismi”dir. sh:102
• 80 ihtilaliyle, Kemalist generallerin eliyle Komünist olmaktan kurtarılan toplum ekonomist olmuştu. Dünyevileşmişti. İsraf ekonomisiyle ahlaki değerler dejenerasyona uğramıştı. “Herkes ekonomi düşünecek” demişti. Turgut Özal sh:102
• “İnsan düştüğü yerden kalkar” Hint Atasözü sh:104
• Müellife göre 80’ler Kemalizm’in Restorasyon dönemleriydi. sh:108
• 80’li yıllarla beraber din, devlet tarafından, milli birlik gibi konularda katalizör olarak kullanılmaya, toplum bir nevi pretostanlaştırılmaya, dünyevileşme ve sekülarizasyon pompalanmaya ve Türk-İslâm sentezi işlenmeye başlandı. sh:108
• “Genellemelerin asıl olduğu, köşeli düşüncelerin revaç bulduğu bir çağda yaşıyordum” sh:120
• “Birkaç fiiline bakıp, bir insan hakkında ne ak demeye ehildim, ne de kara.” sh:121
• Ulema: “İstiğfar imanın cüz’üdür.” demiş. sh:126
• “Ah! Peşin Hüküm.” sh:132
• Son anlarında Resululullahı çağıran ve kelime-i şehadetle vefat eden bir Yahudi için Allah Resulü (SAV); “Bir kulunu daha cehennem azabından kurtaran Rabbime hamdolsun” buyurdu. sh:156
• “Yeni bir toplumun inşası bir-iki hatta üç kuşak üzerinde çalışmayı iktiza ediyor.” sh:161
• “Fıtratını Fatırına teslim eden hangi kavimden olursa olsun millet-i İbrahim’den dahil olurdu.” sh:164
• “Açıkçası artık, hikaye-i Kesikbaş’ın Kara Davud’un, Kısas-ı Enbiya’nın, Mızraklı İlmihal’in, hatta İhya’nın ve Fütuh-ul Gayb-ın bizatihi merhem olmadığı bir ortamdaydık. Küçücük ilmihaller de, cilt cilt fıkıh ansiklopedileri de ticari açıdan çok kâr ediyor ama tedavide kâr etmiyordu.” sh:166
• “İnsanlar namazın nasıl kılınacağını bilmedikleri için namaz kılmıyor değillerdi. İçlerinde namaz kılma arzusu ve şevki yoktu. Çünki ubudiyyet – rububiyet denklemi unutulmuştu.” sh:166
• “Ayaküstü memleketi kurtarmak kolay, imanımızın kurtulmasına çalışmak zordu.” sh:170
• “Artık Avrupa bir kıtanın değil tüm dünyanın adıdır.” sh:172
Yorum yapmak için giriş yapın.
1 Yorumlar
Tesbitleri ve düşünceleri harika buldum.Kalemine ve düşüncesine sağlık.