İstiklal Harbi gazilerimizden merhum Mehmed Haksever Efendi anlatıyor; "Savaş bitmiş ülke kurtulmuştu. Başta Yunan ordusunun başkomutanı Trikopis olmak üzere 150 subayı esir almıştık. Ankara'da Sarıkışla'da esir olarak kalıyorlardı.

Trikopis, kendisine fevkalade misafir muamelesi yapılmasına rağmen hiç yemek yemiyordu. Tanıdıklarımızdan kışla doktoru, tabip Binbaşı Hüseyin Bey sürekli zayıflayan Trikopis'e bunun sebebini sorar.

Trikopis şöyle cevap verir; "Evet, yenildik ama benim esas meselem şu; kışladaki askerlerinize bakıyorum, hepsi normal, fazla iri olmayan askerler. Bizi yenen askerler, bu askerler değildi. İri, iki metre boyunda yeşil sarıklı askerlerdi. Bunu çözemiyorum. Şimdi nerede onlar?"

Doktor şöyle cevap verir;

"Onlar bizim özel birliklerimiz. Sıkıştığımız an Cenab-ı Allah (Celle Celalühü) gönderir."

Kaynak

Prof. Dr. Ethem Cebecioğlu

Allah Dostları

Cilt: 1

Ankara Kalem Neşriyat, Ankara