ŞİFA TEFSİRİ NOTLARI-9
Günümüzde hâlâ cahiliye âdetlerine uygun hareket ederek kız çocuk¬larına mirastan pay vermeyenler var. "Hocam, biz kızları gönüllüyoruz. Tarladan, dükkândan vermiyoruz ama parayla gönüllüyoruz" diyenlere
*Günümüzde hâlâ cahiliye âdetlerine uygun hareket ederek kız çocuklarına mirastan pay vermeyenler var. "Hocam, biz kızları gönüllüyoruz. Tarladan, dükkândan vermiyoruz ama parayla gönüllüyoruz" diyenlere "siz paylarını ellerine tapusuyla teslim edin. Sonra onlar satarlarsa, alın." diyorum. "Başkasına satarsa" diyenlere, "İşte o zaman Şufa hakkınızı kullanarak onların sattığı paradan mahkeme kararıyla siz satın alırsınız. İslam hukukunda 'zarar etmek de yok, zarar görmek de yok" diyoruz.
*Bir insan güle oynaya kendini yakmak için odun toplarsa, ona deli deriz ve tedavi etmek için gönüllü gitmezse, zorla hastaneye yatırırız.
*Tevbe Sûresi'nin 34. ve 35'nci âyetlerinde altın ve gümüşün toplayıp infakta bulunmayanlar için o altın ve gümüş Cehennem'de kızdırılıp alınlarına, sırtlarına ve böğürlerine basılacağını haber verir. Haram, helal demeden köşe dönmek için ticaret, siyaset, alavere, dalavere her şeyi yapanlar ve televizyonda da gülerek boy gösterenler birbirleriyle yarışırken, "ben şu kadar odun topladım, ben senden fazla odun topladım" diye birbirleriyle yarıştıklarını görüyor, onlara üzülüyor ve ıslahı için Rabbime dua ediyorum..
*Ramehürmüzi'nin "Emsal-ül-Hadis" isimli eserinin 84'ncü sahifesinde Ibn-i Ömer'in, Efendimiz'den rivayet ettiği hadise uygun olarak "Mümin kazığa bağlı at gibi" olmalıdır. Helaller sahasında gönlünce dolaşmalı, haram sınırına yaklaşmamalı..
*Büyük Millet Meclisi yolsuzlukları araştırma komisyonu başkanı "yolsuzluk yapan, köşe dönen, bankaları soyan yüz kişinin çalıp çırptığı parayla Türkiye'nin bütün köylerine yol, su elektrik ve hastahane yapılabilir" diyor.
*Bunlar küçük hırsızlar. Bir de küçük devletlerin altın, gümüş, fosfat, petrol, orman yeraltı ve yerüstü zenginliklerini çalan Amerika ve onun suç ortağı İngiliz, Fransız ve diğer kafir ülkelerin fakir bıraktığı ülkeler..
*Allah'ın yarattığı insanlar arasındaki farklılık insanlık için rahmettir. Hepimizin aklını, gücünü, anlayışını, sevgisini, nefretini aynı ölçüde yaratsaydı dünya çekilmez olurdu. Bir gül veya denize bakan beş milyar insan, aynı kelimelerle aynı şiiri yazardı. İki güreşçi ölünceye kadar birbirini yıkamazdı. Beş milyar insan koşuya başlama isteğini aynı anda duyar, koşar ve aynı dakika, saniye ve salisede varırlardı. Hepsi aynı rengi sever, aynı planda ev yapar, aynı şeyleri yer ve aynı anda cinnet geçirirdi. Yani ayrı özelliklere sahip olmamız dengeyi sağlıyor. Anadolu insanı bu ayeti "Her akıl bir olsa koyuna çoban bulunmazdı" diye atasözü halinde Türkçeleştirmişler.
*Yazıları ve davranışlarıyla farkına varmadan dinime savaş açanlardan biri bana "Kur'an'da" erkekler kadınlar üzerinde hâkimdir" diye bir ayet var mı?" dediğinde "hayır böyle bir ayet yok. Ayette "erkekler kadınlar üzerinde kaimdirler" diye geçer. Kaim, Kayyum, kayyim, kavvam kelimeleri aynı kökden türemiştir. Ayakta tutan, kıvamına getirip onu koruyan, yöneten manalarına gelir. Vakfın mütevellisine "Kayyım" denir. Bu kayyim, vakfı kendi istediği gibi yönetmez. Vakıfın şartlarına uygun hareket eder. Aile ocağının kıvamında devam etmesi için Allah (c.c.) kadının ve erkeğin hak ve görevlerini belirlemiş. Kimse diğerine gayri meşru bir emir verme veya yasak koyma hakkına sahip değildir. Bu ailede erkeğin görevi, Allah'ın belirlediği hak ve sorumlulukları yürürlükte kılma sorumluluğunu ergenlik çağına gelmiş aklı başındaki erkeğe vermiştir. Peygamber Efendimiz, "Allah'a isyan olan işlerde kadın kocasına itaat etmez" buyurmuş..
*Saliha kadınlar, Allah'a gönülden itaat eden, kocasının yokluğunda malını ve namusunu koruyan kadınlardır. "Ben saliha olmak istemiyorum" deyip geçimsizlik başlatan kadınlara gül gibi yüz, bal gibi sözlerle nasihat etmeli. Nasihat fayda vermediği zaman da yatakta üç günü geçmemek kaydı ile ayrı durmalı. O da fayda vermiyorsa yüzüne vurmadan, kemiğini kırmadan, vücudunda iz yaptırmadan, doktorun cinnet halindeki hastasını kendine getirmek için vurduğu gibi dövülür. Ayette dövmeyi üçüncü sırada zikretmiş. İyi bir insan bu üçüncüye fırsat vermemelidir. Peygamber Efendimiz aynı anda dokuz hanımla yaşadı, ama hiçbirine tokat vurduğu rivayet edilmemiştir.
*Tokat, kişinin çarelerinin bittiğini, güçsüzlüğünü gösterir. Sekiz yaşındaki kızım Şifa'ya fena halde kızıp ilk defa tokat vurmaya karar verdiğimde bu ayet beni engellemiştir. Kabahat çocukta değil bende. "Çare tükenmemeli, nasihatin bin şekli varsa kullanılmalı" dedim ve ondan sonrada hiç vurmadım.
*İmam Ebu Hanife (r.a.) nin Yahudi komşusu evinin çöpünü her gece Ebu Hanife'nin kapısı önüne dökermiş. Ebu Hanife de her sabah süpürüp çöplüğe atar, ses çıkarmazmış. Talebelerine söylese Yahudi'nim işini bitirirler, ama söylemez. Yıllar böyle geçer, sonunda Yahudi havradaki hahamla Ebu Hanife'nin arasında mukayese yapar ve Müslüman olur. Şahsımıza yapılanlara sabredelim. Hakkımızı helal edelim. Fakat İslam'a yapılan saldırıda sabır olmaz.
*Cimrilik bir tür hastalıktır. Tedavisi gerekir. Buhari'nin Humus 15'de rivayet ettiği bir hadiste Efendimiz "cimrilikden daha kötü hangi hastalık vardır?" buyurur…
*Ağzınızdan çıkan her kelimeye dikkat ediniz. Hakkı ve halkı rencide etmesin. "Sözler havada yok olup gidiyor. Elle tutulur bir şey değildir" demeyin. Allah katında ağzınızdan çıkan her kelimenin hesabını vereceğiz…
*İnsanın şahsiyeti en küçük tavizle yıpranır. Vücuda giren küçücük mikrop gibidir taviz..
*Şirk, çiçeğin köküne dökülen asit gibidir. Şirk kana giren öldürücü mikrop gibidir. Küçüklüğüne bakmayın, milyonlarca amelinizi götürebilir.
*Bugün Türkiye'de "Bu çocuklar ve çiçekler tabiatın bize hediyesidir" diyenler bilinçsiz bir şekilde Allah'ın yarattığı tabiatı ilahlaştırarak Allah'a ortak kabul ediyorlar. Eski Yunan'da iyilikler ilahı, kötülükler ilahı, aşk tanrıçası gibi Allah'a ortaklar edinirlerdi.
*Günümüzde bir kısım düşünürler insanın kendi kanına, kalbine, gözüne kulağına hâkim olamadığım, bir tek hücresini yaratamadığını, beyninin sırlarını çözemediğini görünce, "bunları ben yaratamadığıma göre tabiat hiç yaratamaz" diyerek Allah'a iman etmeye mecbur kaldı. Ancak bunların içinden bir kısmı "Allah yeri göğü yarattı, çiçeklerle donattı, ama insanların idaresini insana bıraktı" diyerek Allah'ın kanunlarını kaldırarak, kendisinin yaratmadığı insanı yönetmeye kalktı ve başına terör belasını satın aldı.
*Bir hukuk profesörü "Hocam, Kur'an bin dört yüz sene önce indi. O gün şartlarına uygundu. Günümüz şartlarına uygun değil" dediğinde:
-"Tabiat kanunlarım Allah milyonlarca yıl önce koydu, o günün şartlarına uygundu. Günümüzde bu çiçeğin açması, bu kuşun uçması, bu güneşin doğması, ayın batması yirmi birinci asra uygun değil diyor muyuz? Fizik, kimya, biyoloji bilginleri tabiat kanunlarında bir eksiklik veya fazlalık bulabiliyorlar mı?
-Hayır.
-"Öyle ise milyonlarca yıl önce koyduğu kanunlar çağımıza uyuyorsa, bin dört yüz yıl önce indirdiği kanunlar da bize uygundur" deyince, "bunun duyurulması lâzım hocam" demişti.
*Günümüz de yeni yeni bazı şeyleri duymaya başladım. Kırk yıldır haram yemeyen biri "Bir defa günaha girsem ne olur?" demiş beş kilo altın değerinde parayı birkaç kişiden dolandırıp bir ev ve araba aldıktan sonra Kâbe'ye tevbe etmeye gitmiş.
*Eski korsanlar organize olup devlet kurarak adına Amerika, İngiltere gibi isimler vererek, Afrika ve diğer kıta insanlarını soyup soğana çevirip gitmişler. Ellerindekini, toprak altındakileri aldıkları gibi şimdi içkiden, viskiden, şampanyadan parçalanan ciğerlerini yenilemek için başka insanları canlı öldürüp ciğerlerini söküp götürüyorlar. Rabbimin emrine uyalım. İnsanı insanın insafına bırakmayalım.
*Cehennemdeki kâfirlerin cezasında hafifleme yok. Af yok. Ceza müebbeddir. Bazı müslümanlarımız dahi Kur'an okumadan Hristiyan mantığıyla "cehennemde ceza ruhidir, bedensel değildir" deyiveriyorlar. Bu ayet-i kerimede bu iddia çürütülüyor. Derileri her yanışında yeniden tazeleniyor. Yanıp bitmiyor. Günümüzde Ateistin biri "Cehennem insan haklarını ihlal ediyor" diyor. Dikkat edin, bu ülkenin insanı batının kusmuğunu beyninde taşısa da, ben ateistim diyerek şöhret olmaya çalışsa da, farkına varmadan ağzından cehennem inancı olduğu ortaya çıkıveriyor. Bunlar rejimin çıldırttığı insanlardır, yardıma ihtiyaçları var. Lütfen bu insanların tedavisi için Kur'an reçeteleri uygulayın.
*Dünyada her nefesimiz bizi ölüme yaklaştırır. Doğup batan her güneş bizim ağzımızın tadından bir şeyler götürüp, ihtiyarlığa yaklaştırıyor. Cennette ise her an yeni bir güzellik, tazelik ve tadla karşılaşılacak
*Bu dünyada bizi yaratan Allah, yaşatan Allah, yönetenimiz de Allah'tır. Biz buna iman etmişiz. Vücudumuzu, Adana'dan gelen domates, Erzurum'dan gelen peynir, Edirne'den gelen ayçiçeği, Ayvalık'tan gelen zeytinyağı, Karaman'dan gelen bulgur, Rize'den gelen çay, Yemen'den gelen kahve, Afrika'dan gelen muzdan toplayan Allah (c.c.) kıyamet gününde yine toplayacaktır. Allah söylerse sözlerin en doğrusunu söyler.
-devam edecek-
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-2
Fahr-ı Kainat’a Nasıl Bakmalıyız: Kur’ân’da, “Muhakkak ki, Allah katında sizin en d
NURDAN VECİZELER-8
“Hakikaten mümin cennete layık ve kâfir cehenneme muvafık bir mahiyet kesb eder.” İzah: B
YIKILMAKTA OLAN ÜÇÜNCÜ MABET
Kimi Yahudiler mecazen veya sembolik anlamda İsrail’e Süleyman Tapınağı makamında üçüncü
SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-27
Nisa: 97: İbn Abbas’ın şöyle dediği rivayet olunur: “Müslümanlardan, İslam’ı hafife a
TACEDDİN TOPAL(1927-2020)
Taceddin Topal ağabeyimiz Isparta/Yalvaçlıdır. Yalvaçlılar O’na Taci Dede diye biliyor ve ö
SULTAN 2. BAYEZİD (1481-1512)
1448’de Dimetoka’da doğdu. Fâtih Sultan Mehmed’in Gülbahar Hâtun’dan doğan büyük oğl
CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR
Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle
AKSA TUFANI’NIN İSTİKBALDEKİ AKİSLERİ
De ki: " Bize iki güzellikten birinin dışında başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz? Oy
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-1
Fahr-ı Kâinat Efendimiz, (Aleyhissâlatü vesselâm) Kur’ân’ı Mekkelilere tebliğe başladı
NURDAN VECİZELER-7
“İnkılab-ı hakikat olmaz. Nev'-i mutavassıtın silsilesi devam etmez. Tahavvül-ü esnaf, ink
- MODERNİST İSLAMCILARIN BAZI İDDİALARI
- YEDİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN EN SAF LEZZETİ VE EN HALİS SAADETİ?
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-26
- ŞÜKRÜ ALTUĞ(1914 – 1984)
- BÜYÜK ÇARŞI
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(3)
- BEŞİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN HAKİKİ HUKUKU?
- NURDAN VECİZELER-6
- HAMAS ÜZERİNDEKİ AMALEK GÖLGESİ
- İSRA VE MİRAÇ MUCİZESİNİ İNKAR EDENLERE CEVAPLAR
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-25
- ŞEVKET AKIN(1923 -2021)
- HOCAZÂDE MUSLUHİDDİN
- ACBU’Z ZENEB HADİSİ
- DÖRDÜNCÜ NOKTA: NEDİR HAYATIN MAHİYETİ?
- NURDAN VECİZELER-5
- SAHABE DÖNEMİ İHTİLAFLARINDAN SÖZ ETMEK
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-24
- YENİ İSRAİLİYAT VE DİNİ GÜVENLİĞİMİZ
- NAMAZDA 17 SIRRI
- İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK
- İMAM BUHARİ'YE ATILAN İFTİRALAR
- ŞAHABEDDİN ÜNLÜ (1945 -2021)
- HIZIR BEY
- CEHENNEM NEREDEDİR?
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(2)
- BU MAKAMDA BİR SUAL AKLA GELMEKTEDİR
- İSRAİL'İN KIYAMETİNİ TÜRKLER KOPARIR
- HAŞİR RİSALESİNİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI
Dehşeti herşeyi kaplayan kıyametin haberi sana geldi mi?
Gaşiye, 1
GÜNÜN HADİSİ
Her kim bir namazı (kılmayı) unutursa (onu) hatırladığında kılsın. Onun bundan başka keffâreti yoktur.
KİTÂBU MEVÂKÎTİ'S-SALÂT-Buhari
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...