BEŞİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN HAKİKİ HUKUKU?
Evet, hayat iki flama arasındaki bir yürüyüşe benzer. Nasıl yürüyeceksin? Mesele bu! Askerlik yapanlar bunu iyi bilir. Dik yürüyeceksin. Sağa sola kaymak, meyletmek yok! Göğüslerin askerlik şerefinin taşlamış bir abidesi olacak. Adımların istikameti hedefleyecek. Gözlerini gayene kilitleyeceksin. Seri, vakur, izzetli bir yürüyüş…
"Hayatımız Rabbânî bir mektuptur; kardeşlerimiz olan zîşuur mahlûkata kendini okutturur, Yaratanı bildirir bir mütalâagâhtır. Hâlıkın kemâlâtını teşhir eden bir ilânnâmeliktir.
Hayatı yaratanın hayatla ihsan ettiği kıymettar hediyeler ve nişanlarla bilerek süslenip hergün tekerrür eden resmî küşatta mü'minâne, şuurdarâne, şakirâne, minettartarâne Padişah-ı Bimisâlin nazarına arz etmektir.(1)
Evet, hayat iki flama arasındaki bir yürüyüşe benzer.
Nasıl yürüyeceksin? Mesele bu!
Askerlik yapanlar bunu iyi bilir. Dik yürüyeceksin. Sağa sola kaymak, meyletmek yok! Göğüslerin askerlik şerefinin taşlamış bir abidesi olacak. Adımların istikameti hedefleyecek. Gözlerini gayene kilitleyeceksin. Seri, vakur, izzetli bir yürüyüş…
Evet, insan hayatı da öyle olmalı…
İnsan nefsine seslenmeli.
Ey nefsim! Bir ömür boyu imanla yürü, istikametten sapma!
Ey nefsim! Şuur keskinliği içinde yürü, rehavet ve gafletle hayatını karatma!
Ey nefsim! Şükreden bir kul olarak yürü, lakaytlık ve nankörlüğe sapma!
Ey nefsim! Rabbine karşı minnettarane yürü, haddini bil, akıbetini karatma!
Evet, hayatın hakiki hukuku, hadsiz zîhayatların Hâlıklarına vâsıfâne tahiyyatlarını ve şâkirâne tesbihat hediyelerini anlamak, müşahede etmek ve şehadetle ilân etmeye çalışmaktır.
Ve nihayet hayatın hakiki hukuk, elinen geldiği kadar azm ve gayretle lisan-ı hal ve lisan-ı kàl ve lisan-ı ubudiyet ile Hayy-ı Kayyûm olan Allah-u Azimüşşan'ın rububiyetine medar güzellikleri hayatında fiilen sergilemek, takva libasını giymek, kulluk şeref ve izzetini istikametle muhafaza etmek ve hayatını bir ömür boyu ihlas ve samimiyetle, şefkat ve merhametle, adalet ve ihsanla, yüksek hamiyet ve gayretle taçlandırmaktır.
ALTINCI NOKTA: NEDİR İNSANIN HALIKINA AYİNEDARLIĞI?
Hayatımız hayatın Hâlıkına üç cihetle âyinedarlık eder:
Birinci vecih: İnsan hayatı, acz ve zaafıyla ve fakr ve ihtiyacıyla Hâlık-ı hayatın kudret ve kuvvetine ve gına ve rahmetine âyinedarlık eder.
Evet, nasıl ki açlık derecesiyle yemeğin lezzet dereceleri ve karanlığın mertebeleriyle ışık mertebeleri ve soğuğun mikyasıyla hararetin mizan dereceleri bilinir; öyle de, hayatımızdaki hadsiz acz ve fakr ile beraber hadsiz ihtiyaçlarımızı izale ve hadsiz düşmanlarımız def etmek noktasında Hâlıkımızın hadsiz kudret ve rahmetini bilmek; sual ve dua ve iltica ve tezellül içinde Cenab-ı Hakk'ın hadsiz kudret ve rahmetini bilmek; sual ve dua ve iltica ve tezellül ile ubudiyet vazifesini anlamak ve almaktır.
İkinci vecih: Hayatımızdaki cüz'î ilim ve irade ve sem' ve basar gibi mânâlarıyla Hâlikımızın küllî ve ihâtalı sıfatlarına ve şuûnâtına âyinedarlıktır. Evet, insan kendi hayatında ve şuurlu fiillerinde bilmek, işitmek, görmek, söylemek, istemek gibi çok mânâlarıyla, bu kâinatın şahsından büyüklüğü derecesinde daha büyük bir mikyasta Hâlıkımın muhit ilmini, iradesini, sem' ve basar ve kudret ve hayat gibi evsafını ve muhabbet ve gazap ve şefkat gibi şuûnâtını anlamak, iman ederek tasdik etmek ve itiraf ederek bir mârifet yolunu daha bulmaktır.
Üçüncü vecih: Hayatımızda nakışları ve cilveleri bulunan esmâ-i İlahiyeye âyinedarlıktır. Bu aynadarlığı şöyle dile getirmelidir: "Evet, ben kendi hayatıma ve cismime baktıkça, yüzer tarzda mu'cizâne eserler, nakışlar, san'atlar görmekle beraber, çok şefkatkârâne beslendiğimi müşahede ettiğimden, beni yaratan ve yaşatan Zât, ne kadar fevkalâde sehâvetli, merhametli, san'atkâr, lütufkâr, ne derece hârika iktidarlı-tâbirde hata olmasın-maharetli, hüşyar, işgüzar olduğunu iman nuruyla bildim, tesbih ve takdis ve hamd ve şükür ve tekbir ve tâzim ve tevhid ve tehlil gibi fıtrat vazifeleri ve hilkat gayeleri ve hayat neticeleri olduğunu bildim" demektir.
Ve hem, kâinatta en kıymettar mahlûk hayat olduğunun sebebini ve herşey hayata musahhar olmasının sırrını ve hayata karşı herkeste fitrî bir iştiyak bulunduğunun hikmetini ve hayatın hayatı iman olduğunu ilmelyakîn ile anlamaya çalışmaktır."(2)
Dipnotlar
Şualar, RNK.s.71
Şualar, RNK.s.72
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
BEDİÜZZAMAN HAKKINDA ÖN-YARGI SEBEBİ OLAN İKİ MESELE
-Bediüzzaman Ne Demek?- -Yazdı mı? Yazdırıldı mı?-
BİR TERCÜME CİNAYETİ ÖRNEĞİ; ASIM BİN SABİT
Her mütercim bir katildir, kahve bile fincana dökülürken taşar” sözünü çoğumuz duymuşuz
ALLAH RASULÜ HAKKINDA ÖZ BİLGİ
Annem, babam ona feda olsun. O, zamanen, şanca, cemâlen ve kemâlen Peygamberlerin hâtemidir. Onl
KIRKINCI HOCAEFENDİ’NİN ESERLERİNİN YENİ BASKISI TAMAMLANDI
Ülkemizin mühim âlimlerinden olan merhum Mehmed Kırkıncı Hoca Efendinin tüm eserlerinin yer a
AKSA TUFANI BASKINININ BIRKAÇ NEDENİ
Hamas açısından Aksa Tufanı baskınının meşrulaştırıcı yönleri tartışılmaz bir gerçe
BU ÇOCUK DEĞİL, SANKİ BABAN
Bir defasında Mirza Mazhar Can-ı Cânan (ö.1195/1781) hazretleri bir müridine şöyle demişti:
TEŞRİK TEKBİRLERİ
Teşrik tekbirlerinin ve ihlas suresinin Arefe gününde 1000 defa okunmasının bazı hikmetleri:
NURDAN VECİZELER-14
Ey insan! Şu kâinattan maksad-ı a'lâ; tezahür-ü rububiyete karşı, ubudiyet-i külliye-i insa
KUR’AN’I TAHRİFTEN SONRA BİR DE TASHİH ETME-DEĞİŞTİRME TALEBİ
Günümüzde bazı yazarlar ve akademisyenler Kur’an’ı Kerim’in bazı âyetlerinin akla ve ç
SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-33
Maide: 41: Berâ b. Âzib'ten rivayet edildiğine göre, tahmim(Zina eden kimseye liflerden örül
- HÜRRİYET ADINA KAYBETTİKLERİMİZ
- ATİK MUSTAFA PAŞA CÂMİİ
- KALP GÖZÜ DAİMA GÖRÜR
- SATIŞIN DA BİR YOLU VAR!
- KUDÜS’E BIR ADIM DAHA YAKLAŞMAK
- KUTSAL ADAK
- “PEYGAMBERLERE GEREK YOKTUR” DEMENİN HÜKMÜ
- İSTİKBAL İSLAM’INDIR-3
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-32
- NURDAN VECİZELER-13
- DAHİLERIN GARİPLİKLERİ
- KOCA MUSTAFA PAŞA
- HAKİMİN SİHİRİ
- EMİR ŞEKİB ARSLAN (1869-1946)-2. BÖLÜM
- İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2
- ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR
- YUSUF ÜNLÜ(1936 -)
- ZÜLKARNEYN'DEN ZÜLKARNEYN'E: FİLİSTİN
- ALLAH’A BİLGİSİZLİK İSNAT ETMENİN HÜKMÜ
- NURDAN VECİZELER-12
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-31
- MESİH PAŞA
- KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET
- SENİN SUSMAN İYİYMİŞ
- ANNEN ÇOK AKILLIYMIŞ
- EMİR ŞEKİB ARSLAN (1869-1946)-1. BÖLÜM
- HZ. AİŞE’NİN (radiyallahu anhâ) EVLİLİK YAŞINA DAİR
- İSTİKBAL İSLAM’INDIR-1
- NURDAN VECİZELER-11
Çünkü Allah, haktır. O'ndan başka taptıkları ise hiç şüphesiz batıldır. Gerçekten Allah çok yüce, çok büyüktür.
Lokman, 30
GÜNÜN HADİSİ
İki müslüman birbiriyle karşılaşıp da el sıkışılarsa, ayrılmazdan evvel günahları bağışlanır.
(Riyazü's-Salihin)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*İzmir'in Kurtuluşu. (9 Eylül 1922) *IV.Murad Han Tahta Çıktı(10 Eylül 1623) *REGAİP GECESİ(12 EYLÜL PERŞEMBE) *Sakarya Zaferi(13 Eylül 1921) *Süveyş Kanalının Açılması(15 Eylül 1889)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...