Soru: Taşıyıcı anneliğin süt annelikten farkı nedir? Bir de yumurta/spermbağışının hükmü nedir? Acaba çok eşli bir beyin eşlerinden biri diğer eşten alınan yumurtayla taşıyıcı anne olabilir mi? Veya diğer eşeyumurta bağışında bulunabilir mi?
Cevap: Klasik ve muasır İslam alimleri, tüpbebek konusunda sperm, yuomurta ve rahim unsurlarının meşruiyetini esas kabul etmişlerdir. Dolayısıyla, evlilik bağının yaşandığı eşler arasında bir tedavi yöntemi olarak caiz görülmektedir. Sperm kocadan, yumurta ve rahim aynı eşinden olunca hiçbir problem yoktur. Zaten 48 saat tüpte döllendikten sonra zigot olarak ana rahmine konulur ve doğal ortamda doğal seyrini devam eder.
İslam dini, sperm ve yumartadan birinin veya her ikisinin yabancıdan alınmasına cevaz vermemektedir. Keza, eşlerden alınıp yabancı bir rahma yani taşıyıcı anneye transfer edilmesi de caiz görmemektedir.
Çünkü, yabancıların sperm ve yumurtasından oluşan bir bebek, yabancıdır, yapay babayı ve yapay anayı psikolojikmen tatmin edemez ve mutlu kılamaz. Bu nitelikte ki bir evlat, çocuk esirğeme kurumundan alınan evlatlık gibidir. Ancak, şu fark vardır: Esirğeme Kurumundan alınan evlatlığın gerçek ana-babsı belli iken sperm ve yumurta bankalarından alınan sperm ve yumurtadan oluşan bebeğin ana-babsı belli değildir.
Taşıyıcı anneliğin süt annelikten farkına gelince taşıyıcı annelik, kötü yolları açılmasına neden olur. Çünkü, taşıyıcı annelik yapacak kadın ya bekardır, ya duldur veya evlidir.
a- Taşıyıcı anne, bekar olursa ve taşıyıcı anneliği kabul edince, başta bekaretini kaybeder, ayrıca, büyük bir tühmet altında kalır ve kendisi “rahmindeki” bebeğin zinadan olmadığına dair kimi inandırabilir. Ayrıca, bu durum iffetli olmayan kızlara fuhuş kapılarını açar. Bu bir kılıf olarak kullanılmaz mı?
b- Taşıyıcı anne dul ise aynı tühmet ve sinsi süçlamaya maruz kalabileceği gibi, iffetli olmayan dulların da bu yolu kötüye kullanmalarına musaittir.
c- Taşıyıcı anne evli ise, kocası dokuz ay-hamilelik süresi-boyunca eşinden ayrı yaşaması mümkün müdür. Ayrıca, evli taşıyıcı annenin rahmindeki bebeğin eşlerden alınan sperm ve yumurtadan oluşan bebek olduğunda da şüpheler söz konusu olabilir. Kocasından gebe kalır ve taşıyıcı anneyim diyebilir.
d- Çocuğu olmayanlara tanınan bu ruhsat, zengin kadınlar, doğum sancısını çekmek istemeyen kadınlar, doğumla güzelliğini yitirmek istemeyen kadınlar vs. bu yolu tercih edeceklerdir. Bu da nesep karışımına ve isitsmara sebep olur. Keza, taşıyıcı anne, bebeğin sezeryanla alınması gerekirse buna razı olmaya bilir veya ücreti kat kat artırabilir. Taşıyıcı annenin doğurduğu bebek, hangi annenin evladıdır, hangisinden miras alır veya her ikisnden mi miras alır? Doğan bebeği kim emzirir, bebek kimde ve nerede kalır vs.
İşte, taşıyıcı annelikte pekçok sıkıntılar vardır. Dolayısıyla dini ve ahlaki açıdan doğru değildir. Bu miras meselesinden dolayı, kocanın ikinci eşinin dahi taşıyıcı anne olması meşru görülmemektedir.
Ama, süt anneliğinde bu problemlerden hiç biri söz konusu değildir.
1 Yorumlar
hocam allah razı olsun çok güzel açıklamışsınız günümüz meselelerini allah yar ve yardımcınız olsun sizleri bizlere şefeatçi kılsın inşallah