

Merhum peder güler yüzlü, tatlı sözlü kahraman
Rus harbini anlatırdı, zâbit imiş o zaman
Bir gün yine savaş olmuş, Moskofları yenmişler,
Akşam vakti yürümüşler, bir ovaya inmişler.
At sırtında babam çıkmış şehitleri saymaya,
Mecrûhları toplamaya, sedyelere yaymaya.
Uzun boylu, gayet yiğit bir neferi var imiş.
Hiç yanından ayrılmazmış, koca Türkoğlu "Memiş"
Cenk yerinde sessiz, sessiz dolaşırken ikisi,
Pek yakından kulağına gelmiş bir insan sesi.
Bakmış, düşman ordusundan bir yaralı asker var,
Benzi uçmuş, kan içinde, bir düziye hırıldar,
-"Allah için bir yudum su, ölüyorum bir yudum!"
Böyle şeye pek acırdı, dayanamazdı merhum.
Altındaki at üstünde mataraya el atmış,
Neferine "ver şu suyu" demiş, ona uzatmış.
Nefer koşmuş yaralıya su vermeye, eğilmiş.
O görmeden mel'un herif bir davranmış, dikilmiş,
Meğer alçak silahını babacıma çevirmiş;
Memiş suyu uzatırken; kurşun fesi devirmiş.
At irkilip geri durmuş, babam gülmüş ve demiş;
"-Kurşun bizim ayak teri, sen suyunu ver Memiş"
Ali Ulvi Elöve(1881-1975)
Kaynak
Dini ve Milli Şiirler Antolojisi
Rıza Akdemir
TDV Yayınları
Ankara-1991
Not: Bu büyük insaniyeti gösteren, şairin pederi Mustafa Fevzi Efendi'nin ruhuna bir Fatiha göndermeniz ricasıyla…
Yorum yapmak için giriş yapın.
4 Yorumlar
bü şiiri 45 sene evvel rize fındıklıda yaşayan 85 yaşında olan dedem reşit pehlivanoğlu tarafından ezberinden bize okuş ve ezberletmıştır her ıkısinede ruhuna fatıha gönderiyorum
Bu siir benim dedem ali cavusa aittir kendisi 18 yil savasmis abisini yemende sehit vermis dedemin adi ali ayvaci
mehum peder siirini dedem ali cavus ali ayvaci 1887 ve 1954 yillari arasinda ogullarina okur ve bu bizim ata siirimizdir diye ogullari ibrahim ayvaci ve kemal ayvaciya ogretir bizde amcam ve babamda ogrendik her kim yazdiysa allah onlardan razi olsun allah gani gani rahmet eylesin yattiklari toprak nur olsun ruhlari sadolsun
64 yaşındayım,ben daha ilkokula gitmeden rahmetli halam bana bu şiiri ezberletmişti