KUTLU DOĞUM
İbrahim'in tevhid çığlığı, Yusuf'un güzelliği, Musa'nın haşmeti, İsa Mesih'in ruh okşayan yumuşaklığı, hepsi işte bu değeri ölçülemeyen, paha biçilemeyen iki cihan sultanının hizmetinde kullanılmak içindi.
Zaman gülistanına ruhları okşayan, cana can katan nice baharlar gelmiş, insanı hayrete düşüren yapısıyla bu sonsuz feza, zaman zaman şu zümrüt parçası yeryüzünü, bakanları şaşırtacak derecede güzelliklerle bezemiştir.
Fakat bugünkü tarih ve bugünkü gün öyle bir gündür ki, ona kavuşmak için üzerinden sayısız yıllar geçen zaman, milyonlarca yıl harcamıştır. Gökyüzünün derinliklerindeki gezegenler bugünü görme özlemi ile gözlerini dikmiş, beklemekteydiler.
Yaşlı dünya ve köhne felek, uzun, çok uzun zamandan beri bu cana can katan, ruhları dirilten sabahı, gece gündüz, durmaksızın bir yandan öbür yanına dönerek gündoğumunu bekleyen insan gibi bu kutlu doğumun sabahını bekliyordu. İlâhî fermanın, kaza ve kaderin süregiden tecellîleri, uzaydaki zerrelerin her gün yenilenmesi, ay ve güneşin ışıklar saçarak her tarafı aydınlatmaları, rüzgâr ve bulutların hayat veren yağmurlar taşımaları, mübarek insanların yuvası olan cennetin pâk nefesleri, İbrahim'in tevhid çığlığı, Yusuf'un güzelliği, Musa'nın haşmeti, İsa Mesih'in ruh okşayan yumuşaklığı, hepsi işte bu değeri ölçülemeyen, paha biçilemeyen iki cihan sultanının hizmetinde kullanılmak içindi.
Kutlu doğumun sabahı, işte o cana can katan sabah, işte o mutlu ve kutlu saat, işte o mesut andır. Siyer alimleri kısıtlı bilgileri içinde "Bu gece, Kisrâ'nın sarayında ondört sütun devrildi, İran'ın ateş tapınağında yüzlerce yıldır yanan ateş söndü, Sâve deresi kurudu", diye yazmaktadırlar. Ama doğrusu şudur ki, yıkılan Kisra'nın sarayı değil, aksine Acem'in şan ve şöhreti, Bizans'ın ihtişamı, Çin'in göklere yükselen saraylarının kuleleriydi. Sönen İran'ın ateş tapmağı değil, aksine şer cehennemi, küfrün ateş tapınağı, Azer'in dalalet ve sapıklık mabetleriydi. Puthanelerden toz duman yükselmeye başlamış, putlar yerle bir olmuştu. Mecusîliğin ipi kopmuş, düzeni darmadağın olmuştu. Hıristiyanlığın hazan mevsimi gelmiş, yaprakları teker teker dökülüyordu.
Tevhid çığlığı gökyüzüne yükseldi. Tek Allah'a iman sadâsı koptu. Mutluluk gülistanına bahar geldi. Hidâyet güneşinin ışıkları nurlarıyla her yeri aydınlattı. İnsan ahlâkının aynası Hz.Muhammed sallallahu aleyhi vesellem kutsal merceğin içinden şimşek gibi parlayarak dışan çıktı.
Abdullah'ın yetimi, Amine'nin ciğerparesi, Kabe'nin sultanı, âlemin manevî hükümdarı, yeryüzünün imamı, iki cihan sultanı, kutsal âlemden geçici âleme şeref vererek, azamet ve ihtişamla geldi. Allahümme salli aleyhi ve alâ âlihî ve ashâbihî ve sellim. Allahım! Muhammed'e, O'nun aile ve ashabına salât ü selâm olsun!
Kaynak: Siret-ün Nebi-Mevlana Şibli Numani-İz Yayıncılık
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
NESLİN EĞİTİMİNDE MAARİFE DÜŞEN VAZİFELER
Mânevîyatsız ilmin, beşeriyete felâh ve huzur yerine, şüphe, tereddüt, hatta ızdırap verdi
NASIL BİR MAARİF?
Yıllardır ilmî ve fikrî çalışmalarım arasında memleketimizin mânevî, ahlâkî, derûnî
GENÇLERİ HEDONİZM ÇILGINLIĞINA İTENLER
Diyorlar ki: Dünyaya bir kere gelinir. Sonun başlangıcı yoktur. Gülün, eğlenin, bir yıldır
HİCRET VE HAREKET
Hicret, tâ ezelden ebede, âlem-i vücubdan âlem-i imkâna, daire-i ilimden daire-i kudrete, tâ
ORUÇ, ORUÇ BOZMAK VESAİRE
Ramazan ayının hususiyeti oruç. Orucun hususiyeti de kendisine ait meseleler. Başında; tutan tu
HEKİM VE FİLOZOF GÖZÜ İLE RAMAZAN
Hekim gözü ile Ramazan perhiz ayıdır. Bir çok hastalıklara karşı tıbbın tavsiye ettiği im
HÜZÜNLÜ BİR HAYVANAT BAHÇESİ GEZİSİ
“Paris'in büyük hayat sıtmasına tutulduktan sonra(1) yapmaya hiç vakit bulamayacağım bir zi
YİRMİNCİ ASRIN BAŞINDA ANADOLUDA PAZARIN NAMUSU
Fransız yazar Claude Farrare, Çanakkale’de bir köyde, 1900’şerin başında yaşadığı çok
BİZ DE RAHATSIZIZ
Elinize bir kalem alsanız ve siyasette, ticarete, sanatta, eğitimde en fazla isim yapmış insanla
"BANA KUR’AN YETER!”
Bana Kur'an yeter!" cilerden beni sevdiğini söyleyen biri, kendisi Hadisleri kabul etmeyerek doğr
MEALCİ KARDEŞLERİME KUR’AN’DAN MİSAFİRPERVERLİK DERSİ
Kur’an-ı Kerim, Arapça olarak indiğinden Kur’an’da geçen her kelimenin o günkü manaları
- MEZHEPLERE TÂBİ OLMAYANLAR
- ‘KADİR GECESİ BİN AYDAN HAYIRLIDIR’ NE DEMEKTİR?
- İKİ PEYGAMBERİN DOĞUM GÜNLERİ
- “BİR ALLAHSIZA CEVAP”
- YEDİ YAŞIN ÖNEMİ
- DÜŞÜLEN MÜHİM BİR HATA
- YALANCININ MUMU
- BEN OLACAKTIM Kİİİİİ
- AĞIRLIĞINI DUYMAK
- SON ASIRDA TASAVVUFTA TECDİD YAPAN ÜÇ ŞAHSİYET
- KURBAN KESMEK KİMLERE VÂCİPTİR?
- KURBAN
- DİLİMİZE BİR ŞEY OLDU
- NERDE O ESKİ GÜNLER
- YALAN DOLAN SONRASI YAPILAN ASKERÎ DARBELER
- BAYRAMLA İLGİLİ SÜNNET VE ADABLAR
- BİR KOLERA SALGINI HATIRASI; NURİYE ABLA
- “GUSL-İ İÇTİMÂİ”
- İMANIN ÇİÇEĞİ RAMAZAN ORUCU
- EVLİYA
- BERAAT GECESİ İLE ALAKALI ÜÇ YANLIŞ MESELE
- ALLAH’IN AHLAKIYLA AHLAKLANANLAR
- ATEİST, DEİST ve BİLİME DİN GİBİ İNANANLARA SORULAR
- “OKUMADAN OLMAZ”
- İBRETLİ BİR HATIRA
- NAZIM HİKMET “MUHTEŞEM ÜSTÜ MUHTEŞEM BİR ŞAİRDİ!”
- NÂZIM HİKMET PUTU
- NAZIM HİKMET’E SAYGI
- BEDİÜZZAMAN FOBİSİ
Andolsun ki biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali verdik.
Zümer,27
GÜNÜN HADİSİ
Berâe (r.a.) şöyle rivayet etmiştir: "Müminlerden (özür sahibi olanlar dışında) (evlerinde) oturanlar ile Allah yolunda malları ve canları ile savaşanlar bir olamaz."
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...