EYÜP SULTAN KÜLLİYESİ

Eyüp Sultan Câmii, fetihden kısa bir süre sonra 1459’da inşa edilmiştir. Rivâyete göre Eyüp Sultan’ın medfun olduğu yeri Fâtih’in hocası Akşemseddin tesbit etmiş ve Fâtih de ilk iş olarak buraya bir türbe bina ettirmiştir. Takib eden yıllarda Câmi, imâret, medrese ve hamamdan meydana gelen külliye ilk şeklini almıştır. Ancak 1766 depreminde


Orhan Dindar

odindar14@gmail.com

2023-08-23 18:06:56

Eyüp Sultan Câmii, fetihden kısa bir süre sonra 1459'da inşa edilmiştir. Rivâyete göre Eyüp Sultan'ın medfun olduğu yeri Fâtih'in hocası Akşemseddin tesbit etmiş ve Fâtih de ilk iş olarak buraya bir türbe bina ettirmiştir. Takib eden yıllarda Câmi, imâret, medrese ve hamamdan meydana gelen külliye ilk şeklini almıştır. Ancak 1766 depreminde külliye büyük çapta hasar görmüştür. Sultan 3. Selim, 1798 yılında, câminin tamamen yıkılmasına ve aynı yere yeni bir câminin bina edilmesine karar vermiş ve 1800 yılında yine 3. Selim tarafından ibadete açılmıştır.

3. Selim'in yaptırdığı bugünkü Câmi, ilk halinden değişik bir düzene sahiptir. Eyüp Câmii'nin son tâmiri, dönemin başbakanı Adnan Menderes'in özel talimatı ile 1956-1958 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Şadırvanın dışarıda inşa edilmesine karşılık avlunun ortasında yine 3. Selim döneminde dikdörtgen bir sofa inşa edilmiştir. Bir rivâyete göre bu sofa Ebû Eyyûb el-Ensârînin nâşının yıkandığı yerdir. Bu sofanın dört kösesinde barok üslûpta süslemeli ve insan boyu hizasında halkın hâcet çeşmeleri adını verdiği küçük mermer çeşmeler vardır. Dışarıdaki avlunun Musalla Kapısının yanında muvakkithâne ile hünkâr mahfeline dışarıdan girişi sağlayan rampa bulunmaktadır.

Câmi, klasik sanat geleneğine belli bir dereceye kadar bağlı kalınarak inşa edilmiştir. Avlu ile Câmi arasında uzanan beş bölümlü son cemaat yeri ortadaki oval biçimde olmak üzere beş kubbe ile örtülmüştür. Mermer çerçeveli taçkapı üstünde 1800 tarihli uzun kitâbede caminin tarihçesi hakkında bilgi verilir.

Câmi ana mekânı altısı yuvarlak kesitli pâyeler, ikisi kıbledeki mihrap çıkıntısının köşeleri olmak üzere sekiz destekli tipte yapılmıştır. Pâyelerin başlıkları barok üslûptadır. Minber de aynı üslûpta motiflerle bezenmiştir. Câminin 16 m. çapındaki ana kubbesi sekiz taraftan eksedralarla (çeyrek kubbelerle) desteklenmiştir. Köşelerde ise dört küçük kubbe vardır. Ana mekânı üç taraftan ince desteklerle ayrılan mahfiller ve bunların üstünde yer alan galeriler çevirir. Hünkâr mahfili sağdaki galerinin kıble tarafındaki köşesindedir.

Eyüp Sultan Câmii Câmiden önce yapıldığı bilinen Eyüp Sultan Hazretleri Türbesi evvelce avlunun içinde iken 1798-1800'deki inşa sırasında dışarıda kalmış ve avlu ile arasındaki bağlantı mevcut hâcet penceresiyle temin edilmiş ve hâcet penceresi dört sütuna oturan bir saçakla korunmuştur. Bu hâcet penceresi 1. Ahmed tarafından yaptırılmış, ayrıca türbenin Câmiye bakan tarafında önüne bir duvar, yanına ileri taşan üç şebekeli bir sebil ilâve edilmiştir.

Şimdiki görünümünde, çok çeşitli dönemlere âit çinilerle kaplı olan bu duvarın sol tarafında ise dökme tunç şebekeli bü-yük bir hâcet penceresi bulunur. İki yanlardaki medrese odaları da kaldırılarak sadece dörder bölümlü kubbeli revaklar yapılmıştır. Türbe, sekizgen planlı kubbeli, klasik devir türbe mîmârisindedir. Alt pencerelerin üst hizasına kadar iç duvarlar çi-nilerle kaplanmıştır. Bunların üstünde lâcivert zemin üzerine beyaz celî hatla yazılmış yine çinilerden bir kuşakta besmele ve Tevbe Sûresinden âyetler yer almaktadır. Türbede Hz. Peygamber'e (a.s.m) âit ayak izlerinin/Kadem-i Şerif'in muhafaza edildiği bir hücre vardır. Türbenin duvarlarında, 1. Ahmed, 1. Mahmud, 3. Selim, 2. Mahmud ve Sultan Abdülaziz tarafından yazılmış kitâbeler bulunur. Duvarların yukarı kısımları ile kubbe kalem işi nakışlarla bezenmiştir. 3. Selim tarafından sandukanın etrafı gümüş kafesle çevrilmiştir. Türbenin içinde duvar kenarında bulunan kuyu 1. Ahmed tarafından türbenin tâmiriyle birlikte ihya edilmiştir. Kuyu bileziğinden 2 m. kadar aşağıda kuzeye uzanan bir dehliz veya kanalın ağzı bulunmaktadır. Kuyudaki su artıp taştığında türbeye zarar vermemesi için Haliç tarafında bir tahliye kanalı açılmıştır.

Türbede Sancak-ı Şerif muhafaza edilmekteydi. Ancak 1730'da, Patrona İsyanı sırasında Sancak-ı Şerifin âsilerin ellerine geçmemesi için saraya alınarak Hırka-i Saâdet Dairesi'ne konulmuştur. 2. Abdülhamid tunç kapı kanatları önüne kendi eliyle yaptığı sedef kakmalı parmaklıklı kanatlar koydurmuştur. Sanduka örtüsü de 2. Mahmud tarafından konulmuştur. Türbenin içinde ayrıca pâdişahların birçoğunun ve ünlü hattatların kaleminden çıkmış değerli levhalar bulunmaktadır. Türbenin kapısı bitişiğinde 2. Osman'ın annesi Mâhfirûz Hatice Sultan bir cüz-hâne inşa ettirmiştir.

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

EMİR ŞEKİB ARSLAN (1869-1946)-2. BÖLÜM

EMİR ŞEKİB ARSLAN (1869-1946)-2. BÖLÜM

1927 yılında Emir, Kuzey Amerika'ya gitti. Orada Detroit beldesinde göçmenlerin sorunları için

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2

İSTİKBAL İSLAM’INDIR-2

II. HZ. PEYGAMBERDEN GELEN BEŞARETLER Hayatı boyunca ümmetine karşı gösterdiği ilgi, şefkat

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

ŞAFAĞIN IŞIĞINDAKİ SIR

“Annemin memnun bir eda ile: “Bu sabah kahvaltıdan önce ne yaptığımı dünyada tahmin edeme

YUSUF ÜNLÜ(1936 -)

YUSUF ÜNLÜ(1936 -)

Cübbeli Ahmed Ünlü hocaefendinin babası Yusuf Ünlü 1936’da Giresun’un Göreli İlçesinde

ZÜLKARNEYN'DEN ZÜLKARNEYN'E: FİLİSTİN

ZÜLKARNEYN'DEN ZÜLKARNEYN'E: FİLİSTİN

Zülkarneyn isim değil sıfattır. Dünyaya gelmiş nadir dört veya beş cihangirden birisidir. Bu

ALLAH’A BİLGİSİZLİK İSNAT ETMENİN HÜKMÜ

ALLAH’A BİLGİSİZLİK İSNAT ETMENİN HÜKMÜ

Muhterem Müslümanlar! Daha önceki yazılarımızda, mealci ve sünnet inkârcılarının “Kur

NURDAN VECİZELER-12

NURDAN VECİZELER-12

| Tabiat Dedikleri “Tabiat, âlem-i şehadet denilen cesed-i hilkatin anâsır ve âzâsının ef

SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-31

SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-31

Maide: 11: Nadîroğulları, Rasulullah (s.a.v.)'ın başına değirmen taşı atmak ve Rasulullah

MESİH PAŞA

MESİH PAŞA

Rum asıllıdır. Ağabeyi Has Murad Paşa ile İstanbul’un fethi sırasında esir düşmüş ve h

KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET

KONFÜÇYÜS'ÜN MECLİSİNDE SOHBET

Konfüçyüs bir gün öğrencileri ile sohbet ediyordu. Konfüçyüs dedi ki: “Bilgi edinmek içi

SENİN SUSMAN İYİYMİŞ

SENİN SUSMAN İYİYMİŞ

İmam Ebû Yusuf'un hiç konuşmayan bir öğrencisi vardı. Bir gün Ebû Yusuf, onun konuşmasın

Çünkü Allah, haktır. O'ndan başka taptıkları ise hiç şüphesiz batıldır. Gerçekten Allah çok yüce, çok büyüktür.

Lokman, 30

GÜNÜN HADİSİ

Kur'an'ı cebren (açıktan) okuyan, sadakayı açıktan veren gibidir. Kur'an'ı gizlice okuyan, sadakayı gizlice veren gibidir."

Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 20, 2920; Ebu Davud, Salat 315, 1333; Nesai, Zekat 68

TARİHTE BU HAFTA

*Prut Barış Antlaşması (Osmanlı-Rusya) 22 Temmuz 1711 *İkinci Meşrutiyet'in ilanı 23 Temmuz 1908

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SİTE HARİTASI