Cevaplar.Org

Acil vakalarda kan alıp verilme meselesinin din açısından yeri nedir? Alkollü birinden alınan kanın durumu gayri müslim birinden alınan kanın durumu fetvası nedir?


2002-12-02 17:44:33

Bu da bu gün çok rayiç bir mesele. Üzerinde düşünülmesi gereken bir mesele. Kan alıp verme meselesi, Sahabi asrında olmuş bir vakıa değildir. Dinin hükümlerinin tekevvün ve tedevvün ettiği devirde olmuş bir mesele olmadığı için yeni bir meseledir. İcma isteyen meselelerdendir. İlerde bütün arzum, İnşaallah çok mükemmel bir hey'et teşekkül etsin. Öyle mütereddit olduğumuz meselelerde bir icma münakid olsun. Ve biz "bu budur" diyelim. Bugün söyleyeceğimiz sözler hepsi münferit olmakta, şahsi kanaatler, şahsi anlayışlar onun ötesine geçememektedir. İşte bunu da öyle dinleyin. Mümkün olduğu kadar münsif hareket etmeye çalışıyoruz, îlle de böyledir demiyoruz. Kanaatimi arz edeceğim burada. Çeşitli yönlerini arz edeceğim meselenin, înşaallah ilerideki hey'et halletsin onu. Kan verme meselesinde mahsur şuradan doğuyor: 1- İnsana ait bütün eczanın kullanılması haramdır. Onun için insan saçlarından peruk kullanmak ta haramdır. Kullandırmak ta haramdır. Allah Rasulu buyurmaktadır. Bu işi yapana da, yaptırana da, saçına saç ilave edene Allah Rasulu lanet etmiştir. İnsana ait hiç bir ecza satılmaz. Muhteremdir ve haramdır. Allah, insanı Kerim yaratmıştır. Azizdir. Allah Resulu Buhari ve Müslim'de ki hadisi şerifiyle “hayatı nasıl azizdir vefâtı da öyle azizdir” buyurmaktadır. O kadar azizdir ki, birinin elmasını, pırlantasını, yutsa karnında kalsa vefat etse siz onu gelişigüzel yarıp çıkaramazsınız. Karşı taraf iddia ediyorsa, müddei varsa sadece onu çıkaracağınız kadar bir yer açarsınız ve çıkarırsınız. İslam nazarında insan o kadar azizdir. Onun için cenaze namazı kılarız. Allah karşı kıldığımız bu namazı ölünün karşısında dururuz, Baki’nin dediği gibi; kadrini bilir, saf saf karşısında dururuz.Ve sonra yanımızdan geçerken ayağa kalkarız ve teşyi ederiz onu. Mezara kadar beraber gideriz. Bunlar İslam’ın insana verdiği hürmet hissinin, hürmet ifadesinin manasıdır, insan saçını da satamaz,kesip atmak üzere, gömmek üzere bulundurduğu tırnağını da satamaz, kalbini de satamaz,böbreğini de satamaz. Kat'iyyen haramdır. Ama Bektaşi gibi bir tanesi kalksa dese ki, benim akrabalarımdan birinin böbreği bozulmuştu. Ben böbreğimi ona sattım oldu derse Bektaşi gibi demiş olur. “Abdestsiz namaz olmaz, ben kıldım oldu” demiş o. İnsan uzuvlarından hiç biri satılamaz, haramdı. İşte kan nakli de bu noktadan mahzurlu. Birincisi bu. 2- İslama göre temiz, akan kan haramdır. .Akan kan insanın vücuduna isterse ağız yoluyla, isterse burun yoluyla, isterse damardan enjekte etmek suretiyle girsin insan haramı almış olur içine, Bu da ayrı bir şey meselenin. Meselenin bu yönünü hatırınızda tutun. Diğer yönüne geçelim. Bir insan hayatını kaybetmekle karşı karşıya bulunuyor. Verdikleri serum adamı ayağa kaldırmıyor. Dalak bütün gücünü kullanıyor adamın kan ihtiyacını temin edemiyor. Behemehal başkasının kanıyla bunun imdadına koşmak gerekiyor. Eğer yarım kilo, 400 gram kan vermezsen, adam gidecek. Allah (C.C.) hayatını veya vefatını o vasat o ortam sizin hazırladığınız şeraite bağlamış. Onları hesaba katarak hakkında takdir yapmıştır. Kader açısından çıkmayın, işin karşısına. Bir insanın vefatını önlemek ölümüne engel olmak, ayrı mühim bir meseledir. Biz kanını almayalım bir haram irtikab etmeyelim. Kan vermeyelim, adama haram içirmeyelim derken beri tarafta göz göre bir adamın ölmesine göz yumalım bu da ayrı meseledir. Burada da ayrı hükümler karşımıza çıkmaktadır. Ölmeyecek kadar domuz etinden yemeyi din tecviz ediyor. Ve ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalan bir insan, tenavül edeceği bir şey varsa yemeden onu ölürse bu da ayrı bir haram irtikab etmiş olur, kendi kendine intihar etmiş olur. Bir de meselenin bu yönünü bir tarafa koyalım. Ve sonra bu iki işin telifini yapalım, kendi kendimize. Dinin vaz ettiği bir kıstasla“Zaruret miktarınca mahsurlu şeyler mubah olur. Zaruri şeyler mahsurlu şeyleri mubah kılar.” Şimdi bir insanın bir ölü eti yemesi veya kan içmesi veya şarap içmesinde hayati bir ehemmiyet ve zaruret var ise şayet, o mahsurlu şey nisbetinde o insanın o haramı irtikab etmesinde beis yoktur. Hatta o haram gördüğü şeyi irtikab etmeyerek ölürse, günahkar olmuş olur. Bu da ayrı bir meseledir. Binaenaleyh hükmümüzü verelim. Kan nakli meselesinde şayet kendisine kan nakledeceğimiz kimse hayati bir tehlikeyle karşı karşıya ise, ondan başka çaresi yok ise şayet, başka şeylerle onu ayağa kaldırma imkanı yok ise, ona kan verilmesi zaruridir, ona kan verilecektir. Zaruret miktarı kan verilecektir ve şeriat bunu mübah kılmıştır. Ama ondan başka çare var ise, başka şekilde müdahaleyle o mahsuru bertaraf etmek mümkün ise bunlar varken ona kan içirmek haram içirmek demektir ona dikkat etmek lazım. Bu da hazik bir hekimin, müslim bir hekimin bu mevzuda vereceği fetvaya bağlıdır. Hekim diyecek ki “kan vermeden olmayacak, yahut kan vermemiz gerekiyor.” O zaman ona ihtiyaç miktarı kan verilecektir.

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

Çünkü Allah, haktır. O'ndan başka taptıkları ise hiç şüphesiz batıldır. Gerçekten Allah çok yüce, çok büyüktür.

Lokman, 30

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

"Kim bir oruçluya iftar verirse, oruçlunun sevabından hiçbir şey eksilmeksizin, oruçlunun sevabı gibi sevap alır."

Tirmizî.

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Çanakkale'de Kirte Zaferi(28.04.1915) *Gazneli Mahmud'un vefatı(30.04.1090) *Cezzar Ahmet Paşa Akka'da Napolyon'u püskürttü.(2.05.1799) *Fatih Sultan Mehmed'in vefatı(3.05.1481) *Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb Ensari'nin vefatı (4.05.677)(İ.hatip takvimi)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI