Cevaplar.Org

Gebeliği önlemek için çeşitli çarelere başvuruluyor.Bu dinen doğrumudur?aydınlatıcı bilgi verebilirmisiniz?


2002-07-03 19:12:38

Kadının doğum yapmaması mevzuunda üç çeşit yol var, bunlardan bir tanesi:azil, ikincisi: ilaç almak suretiyle ebediyyen veya muvakkaten doğumu önleme, üçüncüsü de çocuk teşekkül ettikten sonra, yumurtada faaliyet başladıktan sonra onu düşürme suretiyle gebeliği önlemedir. Bunlardan en sonuncusundan alayım. a- Çocuk hayata mazhar olduktan, canlının sahip bulunduğu hüviyeti kazandıktan sonra çocuğu düşürmek, kitaba, sünnete, fukaha-yı İslama göre bilittifak, bilicma haramdır.(Buna şimdilerde kürtaj deniyor) Çocuk, çocuk olma hüviyetini iktisab ettikten sonra, o çocuğa kastetme bir cinayettir; yapan katil olur, anne düşürürse kendisi de katil olur, diyet vermesi lazım. Bunda fukahayı kiram icma etmişlerdir. Ceninin teşekkülünden sonra düşürülmesinde ise fukahayı kiram bir derece ayrılır. Mesela, Hanefi, Şafii Maliki fakihleri, “dört aydan sonra çocuğu düşürmek haramdır” demişler, bunda icma halindedirler. Fakat dört aydan evvel olursa, hanefi fukahasından fetva verenler var bu meseleye “mekruh bir iştir” diyorlar, fakat bir hastalık gibi bir arıza, kadının o doğumu rahatlıkla yapmasına engel bir arıza filan varsa, daha yumurtada gelişme, teşekkül etme anındayken bunu düşürmek bir haram değildir, fakat mekruhtur. Ama fukahayı selase, cumhuru muhaddisin katiyyen diyorlar ki, yumurtada gelişme başladığı andan itibaren onu düşürmek haramdır, en azından tahrimen mekruhtur. b-İlaç kullanmak suretiyle muvakkaten veya daimi akamet kazanma, akim olma, yavru yapamaz hale gelme...Efendimiz (s.a.v.)in bir kısım hadisi şeriflerine, sünnette "bir kısım mesnetlere dayanarak, bir kısım zahiri ulema ve hususiyle bunlar arasında zahiriyeciler, İbn-i Hazım gibi kimseler diyorlar ki, “ kadın dahil çocuk meselesi bahis mevzu değilken bile akim kalmak üzere,yavru yapmamak üzere ilaç alması haramdır" diyor, o buna da haram diyor. Fakat, burda da Cumhuru fukaha diyorlar ki, "ilaçla veya başka şekilde çocuk teşekkül etmesini önlemek, daha sperm ana rahmine gitmeden, yumurtayla münasebet kurmadan, gelişme olmadan çocuğu önlemede mahzur yoktur. Hususiyle geçim sıkıntısı gibi bir mesele var ise şayet, anne bir-iki çocuğu var da üçüncüsüne bakamıyorsa, böyle bir meselede belki mahzur yoktur diyorlar,zarurete binaen . Bu mevzuda vakıa çok eser yazıldı,ciddi bir tetkikatım da yok benim, Mevdudi 'ninde bu mevzuda bir eseri var, müracaat edilebilir c-Azil meselesi:İnsanın telkih(aşılama) ameliyesini yapmaması demektir. Beşeri münasebette bulunup, erkek-kadın münasebette bulunup fakat bu aşılama işini yapmamak, meniyi dışarıya dökme demektir ve bu mevzuda sahabe-i kiram 'dan bize mervi olan şeyler vardır. Said-ül Hudri hadisi rivayet ediyor, Bu hadis-i şerif, Müslim-i Şerif'te de değişik rivayetlerle geçiyor, Ebu Davud'un Süneninde de geçiyor. Said-ül Hudri diyor ki, "Biz azil yapmak istiyorduk. Sahabi azli şundan dolayı yapıyordu. Uzun seferler oluyordu, altı ay (evli insan) ve sonra harplerden elde ettikleri esirler oluyordu. Bunlarla beşerî durumları, münasebetleri oluyordu, halbuki onlardan çocuk dünyaya gelirse, kadın çocuk sahibi olacaktı, biraz da harplerde bunları taşıma zorluğu, müşkilatı düşünülerek, azil yapmayı düşünüyorlardı, Resul-u Ekrem (a.s.m)'a dedik ki, "azil yapalım" Efendimiz buyurdular ki, "Bana kalırsa onu yapmayın, zira Allah'ın(cc)takdir ettiği kıyamete kadar gelecek nesil, behemal gelecektir. Allah olacak demişse olacaktır." Hatta Müslim'de hatırımda kaldığına göre bunu nakleden sahabi diyor ki, "hakikaten bütün ihtimamıma rağmen birde baktım ben, bir çocuk dünyaya geliverdi nasılsa." Bu kaderin bir cilvesidir. Azil budur yani, beşeri cihetiyle tatmin olup, fakat esas aşılama işini yapmama demektir. Azil meselesinde Şafii, Maliki, Hanbeli fukahası bir bakıma azli de mahzurlu görürler, Fakat Hanefi fukahası, Efendimizin(sav) bu hadisi şerifine dayanarak, caiz görürler. Yanlız bir hadisi şerif vardır, onu da yine Buhari, Müslim'de görüyoruz. Bu da Hz.Cüzame'nin hadisi şerifi... Efendimiz (s.a.v.)'e mesele sorulunca şöyle buyurmuşlardı, " Azil vehed-i hafi'dir, " Vehed kızlarını diri diri gömme işine deniyor. "Ve izel mev'udetü süilet""Diri diri gömülen o kızların hesabı da ahirette sorulduğu zaman"(Tekvir:8-9) O nasıl haramsa azilde öyle haram manasına geliyordu, Efendimiz azletme "vehedi-hafi"dir buyurmuştu. Fakat, Hanefi fukahası diyor ki, Hz. Cabir gibi, Said-ül Hudri gibi kimseler diyorlar ki, Resulü Ekrem "bizim içimizdeydi, biz azil yapıyorduk, O'da duyuyordu ve bizi men etmiyordu." Takrirle sübut buluyor ki, demek ki azil yapmakta mahzur yok ve hanefi fukahasından bu " Ahsar-ül Maani" sahibi, muhaddis, Ebu Cafer Tahavi diyor ki " azil meselesindeki nehiy esas neshedilmiştir, hükmü kaldırılmıştır. Daha sonra bu işe cevaz verildiği için hükmü kaldırılmıştır yani azil meselesinin memnuiyeti kaldırılmıştır" Binaenaleyh mü'minin elinde kala kala bir azil kalıyor, behemal aile efradına bir sınır koymayı düşünüyorsa, yapacağı tek şey kütübü fıkhıyede bazı fukahanın cevaz verdiği azil meselesidir, yoksa bir kısım fukaha ilaç kullanmayı, icaz yapmayı, tahkim etmeyi dahi mahzurlu buluyorlar, yumurta devresinde düşürmeyi mahsurlu bulan daha çok, ondan daha sonra çocuk haline geldikten sonra düşürme de ittifak halinde haram diyorlar, kala kala bir azil kalıyor. Behemal müslümanlar bu mevzuda bir şey yapmak istiyorlarsa, ancak bunu yapabilirler, diyebilirim. İlaçların zararı meselesi, bu mevzuda aşırı müdahaleler meselesi tıbben ne kadar bu işin zararı var, bence bu meseleyi de hekimlere sormak lazım.

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

Sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabb'ine kulluk et!

Hicr, 99

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

Îmân altmış kadar şu'bedir. Hayâ da îmânın bir şu'besidir.

BUHARİ,KİTÂBÜ'L-ÎMÂN, EBU HUREYRE(r.a.)'dan

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Çanakkale'de Kirte Zaferi(28.04.1915) *Gazneli Mahmud'un vefatı(30.04.1090) *Cezzar Ahmet Paşa Akka'da Napolyon'u püskürttü.(2.05.1799) *Fatih Sultan Mehmed'in vefatı(3.05.1481) *Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb Ensari'nin vefatı (4.05.677)(İ.hatip takvimi)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI