Insanlar Adem ile Havva'dan meydana gelmiştir. Bunlar yer yüzüne dağılarak çeşitli ırklar meydana getirmiştir. O devirde o kadar uzak yerlere gidip,o şartlara uyup nasıl esmer, sarı, siyah ırklar meydana gelmiştir?

2002-04-04 20:12:11

Hazreti Adem 'in yeryüzünde ne zaman zuhur ettiğini bilemiyoruz. Talmut yazarları bu mevzuda altı bin sene, yedi bin sene gibi bir şey söylüyorlar. Sahabe-i Kiram arasında meselenin hadis kritiği açısından ele almayan bir kısım nakilcileri tarafından rivayet edilen şeyler de tamamen İsrail menşelidir. Yani hazret-i Adem altı bin yedi bin sene evvel dünyaya gelmesi bir bakıma israil menşeli bir şeydir. Bunun bir aslı esası olacağına hükmetmek hiç doğru olamaz. Zira arkeolojik araştırmalar bir milyon sene evvel, bir buçuk milyon sene evvel yeryüzünde insana benzer varlıkların yaşadığına dair fikir vermektedir. Binaenaleyh Hazreti Adem' in beşyüzbin sene evvel mi,üçyüzbin sene evvel mi, bir milyon sene evvel mi yeryüzünde zuhur ettiğini bilemiyoruz. Bunu bilemediğimize göre meseleyi zaman terkibi içinde ele alamayız. Hazreti Adem 'den bu zamana çok uzun zaman içinde insanların yeryüzüne dağılmaları gayet mümkündür. Dünyanın her tarafına çeşitli devirlerde vesileleri değerlendirip,dağılmış olabilirler. Bu arada en çok dikkati çeken husus Amerikada, Amerika yerlilerinin varlığıdır. Biz daha evvel dünya karalarının keyfiyetini bilemiyoruz. Belki Anadolu denizdi,Akdeniz de bir karaydı bilemiyoruz. Her an çeşitli devirlerde dünyanın yer tabakasında bir kısım yerler batmış, bir kısım kara tabakaları da yeniden meydana gelmiştir. Onun için bize anlatırken eski dünya karaları derler,yeni dünya karaları derler. Belli ki çeşitli devirlerde çeşitli yer karaları meydana gelmiş. Onun için okyanusların araları birbirinden bölünmüş diye bir şey iddia edilemez. Kaldı ki bölünmüş olsa dahi yani geçit olmasa dahi çok dar geçitte var. Geçitler de var,boğazlar da var. Bin sene evvel Amerika'ya gitmek üzere yola çıkanlar da var. Hatta Kristof Kolomb'dan evvel bir kısım Arap seyyahlarının sallarla Amerikaya gittiklerine dair vesikaları Avrupada Prof. M.Hamidullah Bey neşretti. Yani bu paye,bu şeref Kristof Kolomb'dan evvel Müslümanlara aittir. Amerikayı ,yeni dünyayı ilk keşfeden Müslümanlardır. Müslümanlar bu dar boğazlardan, geçitlerden herhangi birinden geçmeleri mümkün olduğu gibi Amerikada yerli olmak üzere aynı zamanda belki o zaman bir açık bir gedik yoktu. Belki ittisal vardı. Karalar birbirine bitişikti. Geçiverdiler. Sonra kapanıverdi. Aklen o kadar çok ihtimal vardır ki bu mevzuda, bu mevzuyu serrişte etmek,nasıl geçtiler diye tenkit etmek meselesi mesnetsiz bir meseledir. İnsanların bulundukları muhitte az çok bir kısım mutasyonlar geçirerek,bir kişim fizyolojik değişikliklere çok az da olsa maruz kalmalarına gelince: Bu mevzuda itiraz edecek bir şey yoktur.İnsanın insanlığı değişmemiştir, insanın fikir yapısı üzerinde ciddi bir değişme olmamıştır. Kalbi yapısı üzerinde bir değişme olmamıştır, insan hava solumakta, hava alıp vermektedir. Denizlerin dibindeki varlıklar gibi sıvı şeyler solumamaktadır. Değişmemiştir insan. Orada da insandır. Burada da insandır. Siyahtır. Kafası vardır,beyni vardır,çalışır. Onlar bir medeniyet kurarlar sen de bir medeniyet kurarsın vesaire. Esas insanlıkta bir değişiklik olmamakla beraber,çeşitli mıntıkalarda Allahın bir kanunuyla o mıntıkaya uyum vardır.Bu da tamamen cilde ait bir şeydir. Yani senin cildinin altında,cildinin 2 kat derisi altındaki mürekkep tulumbalarının dışarıya doğru çıkması,vücudun rengini değiştirmesi,bu ciddi bir değişme değildir.Bir iki asır bir insanın üzerinden geçti.Ekvatorda herhalde böyle bir değişikliğe maruz kalacaktır. Bunlar küçük çapta Cenabı Hakk'ın yarattığı mutasyonlardır. Ciddi bir değişiklik değildir.Binaenaleyh,saçın kıvırcık olması,rengin siyah olması, bulunulan muhite uyumun ifadesidir.Allahın kanunudur. Çünkü onlar orada yaşayacak,biz burada yaşayacağız.Bizim umumi durumumuz buraya müsait,onların ki de oraya müsait.Allah(CC) şartlar içinde o şartlara uygun yaşama imkânını veriyor onlara öyle yaşattırıyor.

Bu yazıya yorum yazın

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

Her 100 senede bir, 500 senede, 1000 senede müceddid çıkıyor diyorlar. İmam-ı Rabbani Hazretleri Müceddid-i Elf-i sanidir diyorlar. Son müceddinin sıfatı nedir?

Ben bazı olayları daha önceden rüyamda görmüş gibi oluyorum. Bu her zaman olmuyor. Acaba bunun hikmetini nasıl izah edersiniz?

İnsanoğlunun ilk yaratıldığı yer ve diğer kıtalara dağılışı hakkında bilgi verir misiniz?

Sokrata peygamber diyebilir miyiz?

Seccademde ağaç ve cami resimleri var, namaz kılınır mı kılınmaz mı?

Acaba nerede Elhamdülillah, nerede şükür etmeliyiz?

Kabirlerde Kur'an-ı Kerim okunur mu okunmaz mı? Niçin? Hangi kaynakları gösterebiliriz?

İmam Şamil'in hayatını ve Ruslara karşı yaptığı savaşlarını anlatırmısınız?

Bir erkeğin kadına bakması haramdır. Ben talebe olduğum için okulda kadın öğretmenlere bakmak zorunda kalıyorum, bunun da günahı var biliyorum, ama ne yapmam gerekir söyler misiniz?

Tütün içilmesi, satılması tarlada yetiştirilmesinin hükmü nedir?

Cennetten başka, bu yaşadığımız dünyadan başka uzayda yedi türlü dünya varmış, aslı var mı?

Her can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.

Ankebut, 57

GÜNÜN HADİSİ

Her ölenin amel defteri kapanır. Yalnız Allah rızası için yurt sınırında nöbet bekleyenler müstesnadır

Riyazü's Salihin, 2/1297

SON YORUMLAR

TARİHTE BU HAFTA

*Çanakkale'de Kirte Zaferi(28.04.1915) *Gazneli Mahmud'un vefatı(30.04.1090) *Cezzar Ahmet Paşa Akka'da Napolyon'u püskürttü.(2.05.1799) *Fatih Sultan Mehmed'in vefatı(3.05.1481) *Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb Ensari'nin vefatı (4.05.677)(İ.hatip takvimi)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...