MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-1
20. Asırda yüz akı büyük tarihçi allame Mevlana Seyyid Süleyman Nedvi’nin(1884-1953) İslam’ın Kadın Kahramanlarını anlattığı bu risalesini hizmetinize sunuyoruz. Cenab-ı Hak merhum müellifi rahmetiyle kuşatsın. İstifade etmeniz dile
Takdim
“Şer şere çi jine, çi mere”(Arslan aslandır, ister erkek olsun, ister dişi) Kürt Atasözü
…İslam tarihi bir kahramanlık destanıdır dense sezadır. Her hasenat gibi cesaretin dahi menbaı imandır” hükmünce, “ Hakiki imanı elde eden adam kâinata meydan okuyabilir.”
Hind İslam ulemasının 20. Asırda yüz akı büyük tarihçi allame Mevlana Seyyid Süleyman Nedvi’nin(1884-1953) İslam’ın Kadın Kahramanlarını anlattığı bu risalesini hizmetinize sunuyoruz. Cenab-ı Hak merhum müellifi rahmetiyle kuşatsın. İstifade etmeniz dileklerimizle. Cevaplar.org
“Bahadırlıkta İslâm kadınlarının başarılarını açıkça ortaya koyabilmek için, ilk önce Avrupalı kadınların meşhur olan kahramanlıklarına kısaca bir göz atalım:
Sene 1808 Napolyon Bonaparte Portekiz seferini başarır ve kardeşi Joseph’i oraya genel vali yaparak; kendisi İspanya üzerine yürür.
Mukavemetle karşılaşacağını hiç ummamaktadır.
İspanyol halkının yurtlarına yabancıları sokmamak için bütün güçleriyle dayanacağını hiç hesaba katmamış Drago’nun merkezi Saragosa’ya kadar rahatça ilerlemiştir.
Lâkin; burada İspanyol halkının gösterdiği inanılmaz mukavemet gücü Napolyon ordusunu, şaşkına çevirmiştir.
Lüzumunda halkın, kadınıyla erkeğiyle, tek vücut olacağını, yurtlarının, ocaklarının onurunu ayakta tutmak uğrunda, böylesine bir direnişte bulunacağını o, elbette bilemezdi.
Askerler çarpışırken, onlara çocuklar ve kadınlar ne yardımda bulunabilirlerdi?..
Harb sahasına erzak taşırlar ve yaralılara bakabilirlerdi; mesela: Kontes Beoret çocuk ve kadınlardan kurduğu bir ekiple erzak naklini yapmakla görevlenmiştir.
İspanyalı Agustina bu teşkilata dâhil bulunanlardandır. Ruhları galeyana getiren garip bir olay, bütün halkın birdenbire kaynaşmasına yetmişti.
Rahatça ilerlemeye devam ederken, Bonaparte ordusunu bozguna uğratan tek âmil, işte; budur:
Azılı düşman kuvvetlerinin saldırılarına direnmekte devam eden İspanyol askerlerine erzak taşırken karşılaştığı: “düşmana çevrili atışa hazır topun başında bulunan askerin ansızın vurularak yere cansız düşmesi” sahnesini gören kahraman AGUSTİNA bir ok gibi boş kalan topun başına fırlar.
Hadisenin önemli, işte burada. Bu kadın topçu, düşman mevzilerini kesif bir top ateşine tutar.
Mucizeli bir kahramanlık olarak nitelenen bu olay İspanyol milletinin, mâkûs talihini yenmesinde dönüm noktasıdır.
Agustina, krizin sonuna kadar düşman üzerine ateş yağdırmağa, düşmanın öldürücü ateş yağmuruna rağmen insanüstü bir yiğitlikle savaşmağa devam etmiştir.
Ne zaman ki; muharebe kesilir, ancak o zaman bütün bu yaptıklarının top başında vatan uğrunda ölen “kocası” için olduğunu anlar…
İşte; o zaman bütün halk Agustina’nın bu hareketini çok büyük bir takdirle karşılamış ve tarihçiler “O”nu en şerefli sayfalarına geçirmiş, devleti, ona hayatı boyunca maaş bağlamakla taltif etmiştir.
Roma Katolik kilisesi tarafından 1920 yıllarında (azizeliği) kanunlaştırılan Jeanne D’arc’tan da burada zikretmek gerekir. Onu efsanevi kahramanlığı ile sembolleştirmişlerdir. Erkek elbisesi giyinmiş olarak 1428’de ORLEAN seferine katılmıştır. İngiliz silahlı birliklerini PİETZ meydan muharebesinde bozguna uğratmış, CHARLES VII yi de tahtına çıkarmıştır. 1431 de büyücülükle suçlanarak diri diri yakılmıştır…
Ruhlarımıza yerleşen, gözlerimizi kamaştıran Avrupa’nın bu gibi kahramanlık göstermelikleridir.
Avrupa kültürü ve bundan yayılan isimler aklımızı, fikrimizi öylesine kapsamış ki, onların bizi topyekûn istilâsına kadar hiçbir uğultu ve fısıltıyı duyamaz olmuşuzdur artık…
Hâlbuki İslâm tarihinde bunları da gölgede bırakacak nitelikte olanlar bol bol vardır.
İftihar duyacağımız bu şanlı isimlerin gür seslerine, yazıklar olsun bizlere ki; kulaklarımız tamamen tıkalıdır.
Müslüman kadınların bahadırlıklarından söz açtığımızda, kendimiz Avrupalı isimlerle dolu bir boşlukta buluruz. Onların kadın ve erkek kahramanlarına dair neşriyat bütün dünyaya yayılmıştır. İslâm ülkelerinin okullarında ve bütün öğretim yerlerinde, öğreticileriyle öğrencilerinin ağızlarında yine hep bu isimler gevelenmektedir. İslâm tarihinde böyle bahadır kadınların varlığından haberleri bile yok.. ne büyük hüsran!... İslâm’ın o parlak yıldızlarla bezenmiş bulunduğunu hiç bilmezler..
-Devam Edecek-
Seyyid Süleyman Nedvî, Müslüman Kadınların Kahramanlıkları, Fatih Matbaası, Çeviren Ramazan Yıldız, İstanbul-1967, s. 11-14.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
CENNET KADINLARININ SEYYİDELERİ

İbn-i Abbas (r.a) şöyle rivâyet etmiştir: Peygamber (aleyhissalatu vesselam) dört çizgi çizd
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-13

Biz, tekrar yeryüzünün kutsal topraklarına; bahse başladığımız yere dönelim: Yemenî kaste
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-12

Nizam Şah hanedanı, Ahmet Nagar’da aşağı yukarı bir tam ve çeyrek asır hüküm sürmü
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-11

Mirza Hadi, Tuzk-i Cihangiri’nin sonlarında ahlâken bazı skandallar yapmasına rağmen bir
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-10

Timur’un Hindistan’ı fethi, Zahiruddin Şah Babur ile başlayan Moğolların muhteşem
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-9

İslâm’ın, tarihî zaferlerinden bahsedilirken, Hindistan umumiyetle zikredilmez. Fakat biz
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-8

Hicretin 139. yılında, Mansur’un hilâfeti sırasında Rum Kayseri, Malatya şehrine saldır
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-7

Hicretten 77 yıl sonraydı.. Halife Abdülmelik, Haccac’ı Irak valiliğine getirdi. Bir hâr
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-6

Cemel vak’asında Hz. Âişe’nin (R.A.) Hz. Ali (R.A.) karşısındaki mücadelesi hiç
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-5

Müslümanlar “Meysen” savaşında çok ustaca taktikler kullandılar. Meysenlileri Dicl
MÜSLÜMAN KADINLARIN KAHRAMANLIKLARI-4

Hazreti Ömer’in devri boyunca İslâm, iki çetin düşmanla savaşmağa mecbur olur.. Romal

Allah'ın ayetlerine küfredenler, peygamberleri haksız yere öldürenler ve insanlardan adaleti emredenleri öldürenler; işte onlara acıklı bir azabı müjdele.
AL-İ İMRAN, 21.AYET
GÜNÜN HADİSİ
Kur'an'ın Faziletine Dair
"Bir grup, Kitabullah'ı okuyup ondan ders almak üzere Allah'ın evlerinden birinde bir araya gelecek olsalar, mutlaka üzerlerine sekinet iner ve onları Allah'ın rahmeti bürür. Melekler de kanatlarıyla sararlar. Allah, onları, yanında bulunan yüce cemaatte
SON YORUMLAR
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
- Vesîkalara göre, doğum târîhi 13.01.1889 (1 Kânûnisânî 1304), vefât t...
- Açıklayıcı ve net ifadelerle bilgi verdiğiniz ićin siteye teşekkür eder...
- Hocam açıklamalarınız için gerçekten yürekten teşekkürler Hep oyunlar...
- Az önce rast gele aldığım bir hadis kitabında rastgele açtığım bir sayf...
- Rabbimiz gani gani rahmet eylesin…...
- Yahudi propagandası için uydurulmuş yalan bir hikâyeyi bu güzel siteye yak...
TARİHTE BU HAFTA
*Uyvar Kalesi Fethedildi.(24 Eylül 1663)
*Niğbolu Savaşaı Kazanıldı.(25 Eylül 1396)
*Birinci Viyana Kuşatması(27 Eylül 1529)
*Preveze Deniz Zaferi(28 Eylül 1538)
*Demokrat Parti Kapatıldı(29 Eylül 1960)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...