ABDURRAHMAN CERRAHOÄžLU
Ağabey 1917 yılı Burdur doğumludur. 1945’te İzmir’e yerleşmiştir. Risale-i Nurları İzmir’e ilk getiren ve neşreden saff-ı evvel ağabeylerimizdendir. 24 Ocak 2004’te Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. Kabri Buca Kaynaklar kabristanındadır. Abdurrahman Ağabeyi Said Özdemir Ağabeyle beraber ziyaret etmek nasipte varmış. 2003 senesi Haziran ayında Said Ağabey, iki günlüğüne İzmir’e gelmişti. Beraberimizde Muzaffer Erdem, Ahmet Cevat Yaşar Ağabeyler de vardı.
Ağabey 1917 yılı Burdur doğumludur. 1945'te İzmir'e yerleşmiştir. Risale-i Nurları İzmir'e ilk geti-
ren ve neşreden saff-ı evvel ağabeylerimizdendir. 24 Ocak 2004'te
Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Kabri Buca Kaynaklar kabristanındadır.
Abdurrahman Ağabeyi Said Özdemir Ağabeyle beraber ziyaret etmek
nasipte varmış. 2003 senesi Haziran ayında Said Ağabey, iki günlüğüne İzmir'e gelmişti. Beraberimizde Muzaffer Erdem, Ahmet Cevat Yaşar Ağabeyler de vardı.
Ä°zmir'in Hatay semtindeki evinde ziyaretine gittiÄŸimizde Abdurrahman AÄŸabeyi çok yaÅŸlanmış gördük. Kısmî felç geçirdiÄŸinden hem zor konuÅŸuyor, hem de tam hatırlayamıyordu.Â
Risale-i Nur'un İzmir'de ilk neşri Said Özdemir Ağabey önce kendisini hatırlatmak için:
"Ben Said Özdemir," dedi, "Risale-i Nurların matbaalarda ilk neşrini
Cenab-ı Hak bize nasip etti. Sizi rahatsız diye duyduk, bir ziyaret edelim diye geldik."
"Dokuz sene oldu, sabaha kadar hiç uyku yok; bundan şikâyetçi değilim. Bazı ağrılarım oluyor, felç geçirdim; şükür Allah'a. Bunların hikmetleri var... Yirmi gündür hiç uyku girmedi gözüme. Hiç şikâyetçi değilim."
Said Özdemir Ağabey, "Keffarü'z-zünûp olur inşaallah. Geçmiş olsun!" dedi. O da:
"Hz. Üstad'ın çok duasını aldım, çok şükür. Siz demek eski tanıdıklarımızdansınız…"
Said Özdemir Ağabey: "Üstad'la ilk tanışmamız 1953'te oldu. 1960'a kadar beraberdik; gittik geldik yanına. Matbaada ilk tab işini bu âcize verdiler. Hatta 1200 lira verdiler, Sözler, Lem'alar, Mektubat bastırdık."
"Burada (İzmir) ilk baskımız el yazması ... oldu" dedi Abdurrahman Ağabey, fakat düşündü, kitabın ismini hatırlayamadı.
"Yaşınız kaç muhterem ağabey?"
"Yaşım 87… Üstad'ın yanında siz mi vardınız bilmiyorum hacdan
geldiğim zaman. Hatta mübarek Üstad dedi ki bana: 'Ben senin o mübarek yere gittiğini bilseydim muhakkak karşılardım.' Ve 'Sizin validenizi hep hatırlıyorum; vefat mı etti?' dedi. 'Vefat etmedi efendim, sizinle meşgul, duanıza muntazır' dedim. 'Söyle ona, has talebelerim arasına alıyorum onu; ama hemşiremi de alıyorum' dedi. Gelin kaynana çok iyi geçinirlerdi."
İzmir'e Risale-i Nurlar ilk defa nasıl girdi?
Said Ağabeyden müsaade alıp sordum: "İzmir'e ilk defa Risale-i Nurlar nasıl girdi?"
"Üstad'ın Burdur'a gelişi var. Ben o zaman ilkokul üçüncü sınıftayım.
Nef'i Bey vardı. Üstad arabadan el salladı. Ben 12 yaşından beri hasta
denilecek kadar okumayı severdim; elinizde bir kitap görsem isterdim... Bir kitapçıyla tanıştım. Burdur'da Risale-i Nur arıyorum, fakat
herkes sanki yere gömmüş; bulmam mümkün değil... On sene de kendim kitapçılık yaptım. Burdur'da bir arkadaşım vardı: Hafız Emin…
Onun dükkanına gittim. Sözler'i almış. 'Bunu ister sat, ister ver; bunu okuyayım!' dedim. 'Hiçbirini yapmam' dedi. Ağlarcasına üzüldüm.
"İzmir'de dükkana geldim. Devlet Demir Yolları'nda çalışan Mehmet Yayla Ağabeyin elinde bir kucak kitap var. Okur musun?' dedi. 'Nedir?' dedim. 'Risale-i Nur' dedi. 'Hastaya kağnı soruyorsun, dünyaları bana veriyorsun!' dedim, hemen aldım. O gece hiç uyumadım, sabaha kadar okudum; bana çok tesir etti. Validem de Osmanlıca bilirdi. Validem bir gün Üstad'ın mahkeme müdafaasını okuyordu; hem okuyor, hem ağlıyordu. 'Ah, ah! Erkek olmalıydım ben…' dedi. 'Erkek olsan ne yapacaktın?' dedim. 'Hizmetine giderdim' dedi."
"İzmir'e kaç senesinde geldiniz?"
"Ä°zmir'e geleli 60 sene oluyor. Babam rahmetli, ortaokulu bitirince,
'Okuman yeter, ne kitap istersen çantam dolu' dedi. Babam İzmir'e geldikten sonra tanıdı risaleleri. Hayatımda bana tesir eden iki kişiden biri, muhterem hocam Mehmet Hatipoğlu olmuştur. Ondan dinimi, Kitap ve sünnet sevgisini öğrendim."
Abdurrahman Cerrahoğlu Ağabey çok zor konuşuyordu ve çok yorulmuştu. Daha fazla sıkmamak için müsaade isteyip ayrıldık. Çok memnun olmuştu.
Risale-i Nur'da Mehmet Yayla ve Abdurrahman
Abdurrahman Ağabeyin bahsettiği Mehmet Yayla ve kendi ismi, Emirdağ Lâhikası'nda şu şekilde geçmektedir: "Salisen: Risale-i Nur'un manevî avukatı ve bir kahramanı Ahmet Feyzi, İzmir'deki Nur'un teksiri ve intibahkârane İzmir vaziyetiyle Ahmet Feyzi alâkadar olmuş, teksirdeki tashihatı deruhte etmiş. Mehmet Yayla ve Abdurrahman gibi ve yardım eden kardeşler gibi
İzmir'de Nur'un teksirinde alâkalarını devam ettireceklerine dair mektubu hapishanede Nur'un küçük bir kahramanı olan Bayram getirdi." (Emirdağ Lâhikası-II, 63)
Â
Ömer Özcan
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
bilge cerrahoÄŸlu, 2014-12-02 04:03:10
O benim büyük dedemdi ben doğmadan öldü buna çok üzüldüm 💦💦💦💦
Bu yoruma katılıyor musunuz ?
DÄ°ÄžER YAZILAR
YUSUF ÜNLÜ(1936 -)
Cübbeli Ahmed Ünlü hocaefendinin babası Yusuf Ünlü 1936’da Giresun’un Göreli İlçesinde
YILMAZ DUMAN(1938 -)
Denizlili Emekli Lise Öğretmeni Yılmaz Duman, 1951’de Türkiye’de ilk açılan yedi İmam Hat
ÜMMÜHAN ERGÜN(1913 – 1976)
Nur Fabrikası sahibi, Denizli şehidi, İslamköylü Hafız Ali Ergün’ün akıl sınırlarını
ÛLVİYE SÜMER (1895 – 1974)
Ûlviye Sümer, Risale-i Nur’un Kastamonulu hanım kahramanlardandır… “Âsiye, Ulviye, Lütfi
TACEDDÄ°N TOPAL(1927-2020)
Taceddin Topal ağabeyimiz Isparta/Yalvaçlıdır. Yalvaçlılar O’na Taci Dede diye biliyor ve ö
ŞÜKRÜ ALTUĞ(1914 – 1984)
Isparta’nın Sav köyü bin kalemle Risale-i Nur eserlerini yazarak çoğaltan, Hz. Üstadın ifad
ÅžEVKET AKIN(1923 -2021)
Batmanlı Şevket Akın, Bediüzzaman hazretlerini 1952 yılında Isparta’da ziyaret ediyor. Aynı
ŞAHABEDDİN ÜNLÜ (1945 -2021)
Bolvadinli Emekli Edebiyat öğretmeni Şahabeddin Ünlü ile Ankara’da halef selef oluyoruz. Biz
ŞAHABEDDİN GARGILI(1924 – 2017)
Molla Şahabeddin Gargılı, 1924 yılında Bingöl’ün Kığı ilçesinde doğmuştur. Erzurumlu
SÜLEYMAN ÇAĞAN(1930 - )
Malatya/Doğanşehirli Süleyman Çağan ağabeyimiz üç arkadaşıyla beraber Hz. Üstad’ı Ispa
SAİD NUR ÇELEBİ (1948 -)
Risale-i Nur hizmetkârlarından iki bahtiyar hanedanın silsilesi Said Nur Çelebi’de buluşuyor.
- ÖMER HALICI(1919 – 1954)
- OSMAN NURİ TOL(1885 – 1955)
- OSMAN AKSOY(1940 - )
- NEVÄ°N HALICI(1939 -)
- NECATÄ° AKKOYUN(1934 -)
- MÜBAREK SÜLEYMAN (KÖSE)(1898 - 1963)
- MUSTAFA CENGÄ°Z (1929 -2021)
- MUHAMMED ALİ ÖZTÜRK (1930 -)
- MUAMMER ŞENEL (1909 – 2000)
- MEVLÜD GÖNEN (1934 -)
- MEHMED KÜÇÜKAĞA (1924 – 1976)
- MEHMED KERVANCI(1940 - )
- MEHMET GÜLEŞÇİ
- MEHMED FIRINCI (GÜLEÇ) (1928 - 2020 )
- İBRAHİM GÜL (1892 – 1956)
- HÃœSEYÄ°N BİÇER (1923 -2018)Â
- HÜSEYİN AKÇAY
- HATÄ°CE SOYLU (ALTUÄž)(1930 - 2013)
- HASAN HALICI(1940 -)
- HASAN BASRİ SARIÇAM
- HAMDÄ° SAÄžLAMER
- HAFIZ MUSTAFA ERTÜRK (1906 – 1950)
- FİKRİ MERİÇ(1935 -2021)
- EÅžREF EDÄ°P FERGAN(1882-1971)
- AV. İBRAHİM ÜNLÜ(1942 - )
- ÂSİYE MÜLÂZIMOĞLU(1881-1981)
- ALÄ° YILMAZ(1936 - )
- ALİ SERT(1929 – 2017)
- ALÄ° RIZA MUHLÄ°S(1927 - 2016)
Hiçbir günahkar, başkasının günah yükünü yüklenemez.
İsrâ, 15
GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°
"Kişi, dostunun dini üzeredir. Bu nedenle, kiminle dost olacağına dikkat etsin!"
Ebû Hureyre radıyallahu anh. Ebû Dâvud.
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm Ä°nternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yaptÄ...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARÄ°HTE BU HAFTA
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...