Dişleri altın kaplama yaptırmak caiz midir?

2002-01-04 22:53:15

Bu mesele bir kaç noktadan incelenebilir. Bir; Kadın-erkek insanın dişleri çok sağlıklıdır. Fakat süs ve zinet kastıyla altın kaplama yaptırmak istiyordur. Bu muameleye helal ve caiz hükmünü vermek mümkün değildir. İki; Mevcud diş çürümüş, dolgu yapılmış veya kanal tedavisi sonucu dolgu yapılmış ve tıbbi gerekçelerle o dişin kaplama yapılması mecburi hale gelmiştir. Bu durumda, kaplamada kullanılacak gümüş veya sair metaller ağız içinde bakterilerin üremesine yol açıyor ve sağlığımızı tehdit ediyorsa, inançlı, diş mütehassıslarının tavsiyeleri doğrultusunda İ. Muhammed ve İ. Ebu Yusuf'a göre altını tercih edebiliriz. Fakat İmam-ı Azamın bu konuda farklı bir mütalası vardır. Ona göre erkeğin, altını ne suretle olursa olsun kullanması caiz değildir. Bunun karşısında İmameyn ise; bir savaşta burnu kopan Arfece adlı sahabiyi önce gümüş veya başka bir madenden takma burun yapmalarını, onun mikrop üretmesi neticesi yerine altın madeninden burun yapılması ve Efendimiz(sav)'in buna cevaz vermesini delil göstererek, zaruretler ölçüsünde erkeğin altın kullanabileceği hükmünü vermişlerdir. Netice olarak bahsini ettiğimiz konuda mütehassıs diş hekimlerinin onayı ile zaruret varsa, dişleri altın kaplama yaptırmanın dinen bir mahzuru yoktur. Diş, insan sağlığında küçümsenmeyecek bir yere sahiptir. Hayati ehemmiyeti vardır. Buradan hareketle her ağrıyan dişi çektirmenin dayandığı bir mantık yoktur. Teknolojinin ulaşmış olduğu sınır itibariyle, bunlardan istifade etmek bizim vazifelerimiz arasındadır. Aslında en güzeli diş sağlığına baştan riayet edip, böylesi durumlara hiç düşmemektir. Ama durum, bu kerteye gelince de yurakıda arzetmeye çalıştığımız esaslar çerçevesinde dişler yaptırılmalıdır. Bazıları bu konuda ifratkar bir anlayış ve tutum içindeler. Hanefi mezhebinde gusül esnasında ağız içinin yıkanmasının farz oluşunu "dişin içi" şeklinde anlamalarını, bu tutumlarına mesned olarak gösteriyorlar. Halbuki " cünüp iken diş doldurttuktan sonra alınan gusül abdestinin hükmü nedir" sorusuna verdiğimiz cevapta da belirttiğimiz üzere, Hanefi mezhebinde farz olan ağızın içinin yıkanmasıdır. Bu ise, dişin dış çeperine suyun temas etmesi demektir. Bence küçük bir kırık uğundan kocaman bir uzvun alçı altına alınmasına ve gusül ve abdestle- iktiza ederse ömür boyu- mesh edilmesine cevaz veren İslam'ı ve onun ahkamını, dar bir çerçeve içine sıkıştırmamız gerekir. Hatta bazılarının "dolgu, kaplama ve onunla alınan abdestin, gusülün sahih olabilmesi için mezhep değiştirmek gerekir" demelerini anlamak bir hayli zordur.

Bu yazıya yorum yazın

Bu yazıya gelen yorumlar.

DİĞER YAZILAR

İyiliğin karşılığı, iyilikten başka bir şey midir?

Rahman, 60

GÜNÜN HADİSİ

Resulullah (sav) buyurdu ki: "Kim "üç kız" veya "üç kızkardeş" veya "iki kızkardeş" veya "iki kız" yetiştirir, terbiye ve te'diblerini eksik etmez, onlara iyi davranır ve evlendirirse cenneti hak etmiştir."

Ebu Davud, Edeb 130, (5147); Tirmizi, Birr, 13 (1913)

SON YORUMLAR

TARİHTE BU HAFTA

*Yıldız Sarayı'nın İttihatçılar'ca Yağma Edilmesi(29 Nisan 1909) *Gazneli Mahmud'un Vefatı(30 Nisan 1030) *Yıldırım Bâyezid Tarafından Manisa'nın Fethi(1 Mayıs 1390) *Fatih Sultan Mehmed Hân'ın Vefatı(3 Mayıs 1481) *Eyüp Sultan Hazretleri(r.a.) Vefât

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...