MERHUM KIRKINCI HOCAMIZIN TALİM VE TEDRİS YÖNÜ

Mehmed Kırkıncı Hocamız âlet ilimleri tabir edilen sarf, nahiv, belâğat ve benzeri ilimleri Erzurum’daki üç hocadan okumuş ve icâzet almıştır.


Ahmed Akgündüz (Prof. Dr.)

akgunduz@islamicuniversity.nl

2017-11-01 21:13:58

Mehmed Kırkıncı Hocamız âlet ilimleri tabir edilen sarf, nahiv, belâğat ve benzeri ilimleri Erzurum'daki üç hocadan okumuş ve icâzet almıştır.

Âlet ilimleri konusunda şu eserleri okuduğunu kendisinden dinlemiş idik.

Sarf İlmi: Kelime türemeleri ve fiil çekimleri konularını işleyen temel Arapça gramer biliminin adıdır. Binâ, Maksud, Tasrîf-i İzzî ve Merâh ul-Ervah okuduğu eserler arasında yer almaktadır.

Nahiv İlmi: Arapça dilbilgisinin ikinci kademesi olan cümle yapısı ve kuruluşu ile ilgili konuların anlatıldığı bir derstir. İmam Birgivî'nin Avâmil ve İzhar'ül-Esrâr adlı eserleri, İbn-i Hacib'in Kâfiye'si (Molla Câmi diye bilinen Kâfiye şerhi vardır. İsmi el-Fevaidü'd-Diyaiyye fi Şerhi'l-Kâfiye)

Belâğat (Me'ânî, Beyân ve Bedî'):Bilim olarak düzgün ve yerinde konuşma sanatının kurallarını inceler. Kendi içinde Me'ânî, Beyân ve Bedî' olarak üçe ayrılır: Telhîs'ül-Miftâh ki, Kadı Celaleddin Kazvinî'nin (1294) eseridir. Bu esere Sa'deddin Teftezânî tarafından Muhtasar ve Mutavvel adıyla metinden daha meşhur olan iki şerh yazılmıştır. Hocamız Muhtasar'ül-Ma'ânî kitabını hem okumuş ve hem de okutmuştur.

Mantık İlminden İsagûcî el-Ebheri (Er-Risâlet'ül-Esîriyye) (Mîr İsagûcî Esîrüddin el-Ebherî (700/1300); Müğn'it-Tullâb ve Molla Fenari şerhleri meşhurdur), Şemsiyye (Necmüddin Ömer bin Ali el-Kazvini) ve El-Burhan (İsmail Gelenbevî (1790); Bedîüzzaman'ın bu kitap üzerine Ta'lîkat isimli haşiyesi bulun-maktadır.)

Münâzara (İlm-i Adab ve'l-Münâzara), Münâzara kelimesi Nazara kelimesinden türemiş olup delilleri ortaya koyarak düşünmeye ve gerçeği anlamaya sevk eden konuşma şek-linde tarif etmişlerdir. Hüseyniye (Hüseyin Şah Çelebi Amasyevi (918/1512) Er-Risâletü'l-Velediyye fî âdâbi'l-bahs ve'l-münâzara, (Saçaklızâde Muhammed bin Ebubekr (1732)) Âdâbü'l-bahs ve'l-münâzara (Er-Risâlet'ül_Adudiyye) (Adudüddin el-Îcî (756/1355). Mîr Zeyn ve Tebrizi'nin Şerh-i Adud adlı eserleri meşhurdur.)

Bu kitapları ders olarak ömrünün sonuna kadar talebelerine okuttuğuna talebeleri ve kardeşiniz şahittir.

Şer'î ilimlerde ise şu kıymetli kitapları okuyup okuttuğu talebelerinin malumudur:

Usûl-i Hadis'den İbn-i Hacer'in Nuhbet'ül-Fiker adlı eseri okuttuğuna şahidiz.

Hadîs ilminden Şifâ-ı Şerîf (Kadı İyâz b. Mûsâ Yahsûbî, öl.1150) okuttuğunu ve okuduğunu biliyoruz. Buhârî'nin El-Câmi'us-Sahîh adlı eserini Aynî'nin Umdet'ül-Kârî isimli muhteşem şerhi ile birlikte mütâlala ettiğinin şahidiyiz.

Usûl-i fıkıh yani İslâm Nazarî Hukukunda iki eseri okumuş ve okutmuştur:

Hâdimî'nin Mecâmi'ul-Hakaik adlı eseri ve Mirkat'ül-Vusûl ki, Molla Hüsrev (öl.1480)'indir. Hatta bu kitabın şerhi olan Mir'ât'ül-Usûl adlı eserin bir tedrisinin başlangıcında ben de bulundam. Daha sonra devam edemedim.

Fıkıh İlmi yani İslâm Hukukunda, İbrahim bin Muhammed el-Halebi'nin (1549) Mülteka'al-Ebhur adlı eseri ve bunun şerhi Mecma'ül-Enhür (Damad) ile Molla Hüsrev'in Dürer ve Gurer kitabı ve nihayet İbn-i Âbidin okuyup okuttuğu eserler arasındadır.

Tefsir ilminden Nesefî'nin Meârik Tefsiri ile Celâleyn Tefsiri okuyup okuttuğu eserler arasındaydı. Bu arada Zemahşerî'nin Keşşâf adlı tefsirini de mütâlaa ederdi.

Aklî İlimler ve İslam Felsefesine Dair İcâzetnâmesi Bu ilimlere dair icâzetnâmesini, Ağrı vilayetine bağlı Tutak kasabasının köylerinde müderrislik yapan, şarkın birinci sınıf âlimlerinden Molla Nadir Efendi'den üç yıl kadar ders görerek ûlûm-u İslamiyeye ait derslerini ikmâl eder. Kendi ifadesiyle:

"Dördüncü Hocam, Nâdir Efendi ise –Şarkın tanınmış âlimlerinden biridir– diğer hocalarıma göre Bediüzzaman'ın hem Eski Said, hem de Yeni Said dönemlerini daha iyi biliyor ve şöyle diyordu: "Ben Seyyid Şerif-i Abdülkahir Cürcaniyi, Taftazaniyi; İbn-i Sina, Aristo gibi mantık üstadlarının eserlerini de okudum. Bediüzzaman'ın İşârat-ül İ'caz'ını okuduktan sonra, bu belagat dâhilerinin sezemediği bir çok nokta ve nükteleri hârikulade bir şekilde Bediüzzamanın keşfetmiş olduğunu gördüm. Kızıl İ'caz isimli eserini tam bir yıl tedkik ettim, onda serdedilen kaideleri Aristo ve İbn-i Sina gibi mantık üstadlarının tasavvur bile edemediklerini anladım" derdi.(1)

Mehmed Kırkıncı Hocamız, aklî ilimler ile İslam Felsefesinin temel esaslarını bu büyük zattan öğrenmiş ve ikinci bir icâzet daha almıştır. Bu zatın yanında özellikle tahsil ettiği ilimler İslam Felsefesi (Hikmet) ve ileri derecede kelâm ilmidir.

Hikmet (Felsefe), Felsefenin tarif ve mahiyeti, var olmaları bakımından varlıkların bilinmesidir. Bu konuda Esirüddin Ehberi Kümbeti (1265)'nin Hidayetü'l-hikmet adlı eserini okuduğunu biliyoruz. Ayrıca konuyla alakalı İbn-i Sina'nın Uyûn'ül-Hikme adlı eserini mütalaa ettiğini kendisinden dinlemiştik.

 Kelâm ilminde ise Sa'deddin Teftezânî (öl. 1390)'nin Makâsıd ve Şerh-i Makasıd'ı ile Adududdin El-Îcî (öl.1355)'nin Mevâkıf ve Seyyid Şerîf Cürcâni'nin Şerh'ul-Mevakıf adlı eserleri okuduğu temel eserlerdendir. Ayrıca Nasireddin Tûsî'nin (öl.1273) Tecrîd-i Kelâm adlı eseri ile Kadı Beydâvî (öl.1286)nin Tevâli'-i Envâr adlı eseri de okuduğu eserler arasındadır. Muhterem Hocamız ile birlikte ile Kadı Beydâvî (öl.1286)nin Tevâli'-i Envâr adlı eserini baştan başa okumak nasip olmuştur. Şerhleri ile birlikte İmâm Nesefi(öl.1142)'nin El-Aka'id'ün-Nesefiyye'si ise, Kırkıncı Hocamızın ömrü boyunca talebelerine okuttuğu muhtasar akaid kitabıdır.

Dipnotlar

(1)- Molla Nadir Efendi: Şarkın yetiştirdiği büyük âlimlerden birisi. Kendileri Mehmed Kırkıncı Hocaefendinin hocalarındandır. Molla Nadir Efendi-nur içinde yatsın-Ağrı'nın ilçesi Tutak'a bağlı Milan köyünde-şimdiki adı Oğlak suyu-müderristi. İcazet almaya yakın birçok talebeleri vardı. Aynı zamanda Alvar imamının halifelerinden idi. Büyük bir âlim, büyük bir müderris, edep timsali bir zattır.

Aşağı Kargalık Köyü, Tutak ilçesinin en eski köylerindendir. Aşağı Kargalık Köyü, Tutak ilçesinin en eski köylerindendir. Köy, her ne kadar günümüzde Şeyh Ramazan Kargalığı diye anılsa da, şeyhlerin bu köyde 62 yıllık bir geçmişi vardır. Köyün bu adla anılması, yörede, halkın şeyhlik müessesesine verdiği önemden kaynaklanmaktadır. Köyde, Bediüzzaman Said-i Nursî'nin talebesi Tendurekli Mele Zahir'in talebesi Molla Nadir ve köylüler tarafından bir medrese yaptırılmıştır. Bu medrese yıllar boyu, yöreden onlarca talebe yetiştirmiştir. Merhum Molla Nadir Efendi, 1986 Ramazanında vefat etmişti.

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

"Allah gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediğini bilir."

Mü'min, 19

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

"Kişi, dostunun dini üzeredir. Bu nedenle, kiminle dost olacağına dikkat etsin!"

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Ebû Dâvud.

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Yıldız Sarayı'nın İttihatçılar'ca Yağma Edilmesi(29 Nisan 1909) *Gazneli Mahmud'un Vefatı(30 Nisan 1030) *Yıldırım Bâyezid Tarafından Manisa'nın Fethi(1 Mayıs 1390) *Fatih Sultan Mehmed Hân'ın Vefatı(3 Mayıs 1481) *Eyüp Sultan Hazretleri(r.a.) Vefât E

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI