Cevaplar.Org

NAMAZLA ALAKALI SORU CEVAPLAR

Soru: Eğer bir mescidde daha önce bir ezan ve kametle namaz kılınmışsa ikinci bir defa ezan ve kamet okunması mekruh mudur? Cevap: Bakılır, eğer caminin belli bir cemaati var ise ve o cemaat dışındaki kimseler bir ezan ve kametle namaz kılmışlarsa, o cami cemaatinin ezan ve kametle namaz kılmaları mekruh olmaz. Ancak cami cemaatinin


Muhammed Emin Er

.

2015-02-01 02:47:34

Soru: Eğer bir mescidde daha önce bir ezan ve kametle namaz kılınmışsa ikinci bir defa ezan ve kamet okunması mekruh mudur?

Cevap: Bakılır, eğer caminin belli bir cemaati var ise ve o cemaat dışındaki kimseler bir ezan ve kametle namaz kılmışlarsa, o cami cemaatinin ezan ve kametle namaz kılmaları mekruh olmaz. Ancak cami cemaatinin tamamı yahut bir kısmı bir ezan ve kametle namaz kıldıktan sonra, cemaat dışından kimselerin böyle bir şey yapmaları mekruh olur; bu durumda geri kalan cami cemaatinin yeni bir ezan ve kamet okumaları gerekir.

 Özü itibariyle bu mesele, başka bir meseleye dayanmaktadır. O da şudur: Tek bir camide/mescidde tek bir namaz için yeniden bir cemaat oluşturmak caiz midir? Cevap: Yeni bir cemaat oluşturulmasının mekruh olduğu bir yerde ezan ve kametin tekrarı da mekruhtur. Tam tersine yeni bir cemaat oluşturmanın mekruh sayılmadığı yerde de ezan ve kametin tekrar edilmesi de mekruh değildir. Zira ezan ve kamet, cemaatle namazın sünnetlerindendir.

İmam Ebu Yusuf ve İmam Muhammed'den nakledildiğine göre böyle bir cemaat, normal cemaat namazında olduğu gibi mihrap tarafında geçerek saf düzeni alıp namaz kılınması tarzında olursa, mekruh sayılır. Yoksa camiin bir köşesinde bir veya iki kişiyle kılınan cemaat namazı mekruh değildir.

Şayet belli bir cemaati olmayan bir mescid/cami ise –mesela yol üzerinde olanlar- bu durumda cemaat tekrarının mekruh olmadığı icma ile sabittir.(1) Eğer bir grup, cami cemaati namaz kıldıktan sonra camiye girerse İmam-ı Azam'ın görüşüne göre (zâhiru'r-rivaye) tek başlarına namaz kılarlar. Zahiriyye'de böyledir.

Şerhu'l-Münye'nin sonunda ve İmam-ı Azam Ebu Hanife'den naklen şöyle denilmektedir: "Eğer cemaat üçten fazla olursa, tekrar mekruhtur. Yoksa değildir." İmam Ebu Yusuf da şunları söyler: "Eğer cemaat, ilk hal üzere değilse mekruh olmaz. Aksi takdirde olur." Doğru olan görüş de budur.

Mihraptan farklı bir yerde namazı kılmak, ilk halin değişmesi anlamına gelmektedir. Bezzaziye'de ve Tatarhaniyye'de de böyledir. Nitekim İbn Abidin de bu kanaati benimsemiştir(2).

Demek ki ikinci cemaatin ezan ve kameti terk etmesi mekruhtur. Nasıl olmasın ki? Nitekim Kadıhan'da bunu açıkça ifade ederek şöyle demektedir: "Mescidde cemaatle eda edilen farz namazın, ezan ve kametsiz kılınması mekruhtur. Zira daha önce de belirttiğimiz gibi bu durumda cemaat namazı, ezan ve kamet ilan edilmediği için sünnete uygun şekilde eda edilmemiş olur."(3)

Soru: 2. Namaz kılan kişi, kıraat esnasında ayetin manasını değiştirecek ölçüde bir harfin yerine başkasını okursa namazı bozulur mu?

Cevap: Bakılır: Şayet iki harf arasındaki fark, kolayca anlaşılabilecek surette bariz ise, mesele 'tı' (ط) harfi ile 'sâd' (ص ) harfi böyledir; (الصالحات) demesi gereken yerde (الطالحات) derse bütün âlimlere göre namazı bozulur. Ama iki harfi birbirinden ayırt etmek güç ise, -mesela 'zı' (ظ) ile 'dâd' (ض ), 'sâd' (ص ) ile 'sîn' (س ), 'tı' ( ط) ile 'te' (ت) böyledir- bu konuda âlimler ihtilaf etmişlerdir. Çoğunluğu: Namazı bozmaz, demişlerdir. Fakat ( غير المغضوب)'deki ilk 'gayn' ( غ) harfini 'kâf' (ق) diye okusa (قير المغضوب ) namazı bozulur. Aynı şekilde sözü geçen ayeti 'zı' (ظ) veya 'zel' (ذ ) ile (غير المغظوب ) diye okusa namazı bozulur; ama ( ولا الضالّين)'i (ظ ) veya ( ذ) ile ( ولا الظالّين) okusa namazı bozulmaz. Buna karşılık eğer aynı kelimeyi 'dâl' (د) ile (ولا الدالين ) diye okursa namazı bozulur. Keza (الصراط ) kelimesini 'te' ( ت) ile ( الصرات) diye okusa yine namazı bozulur. Ayrıca, (قل هو الله أحد ) ayetini ( قل هو الله أحت) diye okursa da namazı bozulur.

Soru: Başı olmadığı halde vücudunun yarısı bulunan bir kişinin cenaze namazı kılınır mı?

Cevap: Başsız yarı beden varsa ne yıkanır ne de namazı kılınır. Sadece bir beze sarılır ve o şekilde defnedilir.

Soru: Fasık veya bidatci birinin arkasında namaz kılmak mı evladır yoksa tek başına namazını kılmak mı daha evladır?

Cevap: Fasık yahut bidatçi birinin arkasında namaz kılmak, tek başına namaz kılmaktan evladır:

en-Nehr adlı eserde el-Muhit'ten naklen şöyle denilmektedir: "Fasık veya bidatçinin arkasında namaz kılan kimse, cemaat sevabına nail olur (Dürrü'l-muhtar). Buradan anlaşılan o ki bu iki sınıf insanın arkasında namaz kılmak, tek başına kılmaktan daha evladır. Fakat, takva ve vera sahibi bir zatın arkasında kıldığı namazdan aldığı sevap gibi bir sevaba nail olamaz. Zira Hâkim'in el-Müstedrek'inde merfu olarak naklettiği bir hadiste Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: " Eğer Allah'ın namazlarınızı kabul etmesini arzuluyorsanız, o zaman hayırlılarınız size imamlık yapsın. Çünkü onlar, sizinle Rabbiniz arasındaki aracı heyetinizdir"(4)

 

Soru: Günümüzde kadınlar ramazanda teravih namazlarını cemaatle kılmak için camiye gidiyorlar bunun hükmü nedir?

Cevap: Mekruhtur.

Soru: Cemaatle namaza durulduktan sonra gelen kişi ne yapmalıdır?

Cevap: İmamın sağ ve sol tarafındaki cemaatin eşit sayıda olması halinde eğer imkânı varsa, sağ tarafta namaza durur. Şayet safın içinde bir boşluk bulursa, doldurur. Aksi halde başka birinin gelmesini bekler ve onunla birlikte safın arkasında saf tutar. Eğer imam rükûa eğildiği ana kadar başka biri gelmezse, önündeki safın içerisinden bu meseleleri bilen birini arkaya çekerek namaza durur. Şayet böyle bilgili birini göremezse, zaruret gereği safın arkasında ve imamın tam hizasında namaza durur.

Soru: Abdest sıkışıkken cemaatle namaz mı kılalım yoksa abdesti bozup tek başımıza mı kılalım?

Cevap: Abdest sıkışıkken cemaatle namaz kılmak yerine abdestini bozup tekrar abdest almak ve namazı tek başına kılmak efdaldir.

Soru: Sabah namazı vaktinde namazı cemaatle kılmak için camiye mi gideyim yoksa ilim kitablarını okuyup namazı evde tek başıma mı kılayım? 

Cevap: Sabah namazı vaktinde kitap okumak değil cemaata gitmek efdaldir.

Soru: Bazı camilerde kadınlarda gelip camide erkeklere karışıp saf tutup namaz kılıyorlar. Bu durumda erkeklerin namazı bozulur mu?

Cevap: Cemaatle namaz kılan kadının sağındaki, solundaki ve arkasındaki erkeğin namazı bozulur.

Soru: Namazı çorapla mı yoksa çorapsız mı kılmak efdaldir.

Cevap: Namazda efdal olan çorapla kılmaktır.

Soru: İkindi namazının sünnetinin ilk oturuşunda ettehiyyatüden sonra salâvatlar terk edilirse sehiv secdesi gerekir mi?

Cevap: Sehiv secdesi gerekir.

Soru: Şia mezhebinde olan bir imamın arkasında namaz kılınırmı?

Cevap: Bu imamın arkasında namaz kılınmaz. Akideleri bozuk ve ayaklarını yıkamıyorlar. Ayak yıkanmayınca abdestsiz oluyor.

Soru: Kaza namazı olanlar nafile namaz kılabilirler mi?

Cevap: Kaza namazı olan duha, evvabin, teheccüd, işrak, teravih kılabilirler. Bunların dışında nafile namaz kılamazlar.

Soru: Birisi cemaatle namaz kılmaya geliyor ve imamı rukuda buluyor. Hemen imama yetişmek için niyet edip iftitah tekbirini eğilerek alıp rukuda imama yetişiyor. Bu kişinin namazı sahih (geçerli) midir?

Cevap: Bu kişinin namazı sahih (geçerli) değildir. Namazın sahih (geçerli) olması için ayakta iftitah tekbirini tamamlayıp ondan sonra rükuya gitmesi gerekir.

Soru: Şafii mezhebinde olan bir kişi sabah namazında Hanefi mezhebinde olan imama uyuyor. Şafii mezhebinde olanın kunut okuması gerekiyor. Bu durumda Şafii mezhebinde olan ne yapacak?

Cevap: Ä°mam selam verdikten sonra sehiv secdesi yapacak.

Soru: Namazda secdeden kalkıp daha tam doğrulmadan tekrar secdeye giden kişinin namazı bozulur mu?

Cevap: Bozulur.

Soru: Şehirlerarası otobüsler namaz vakitlerinde durmuyorlar. Bu durumda Şafii mezhebini taklit edip namazları cemi takdim veya cemi tehir yapabilir miyiz?

Cevap: Böyle bir durumda Hanefi mezhebinde olan birisinin Şafii mezhebini taklit etmesi caizdir. Çünkü Şafii mezhebini taklid etmezse namaz vakti geçecek ve günahkâr olacak. Bazen oluyor ki akşam namazına mesela iki veya üç dakika var. Otobüs hareket etti. O zaman taklid edebilir. Akşam namazını tehir eder yatsı vaktinde yatsı namazından önce kılar. Ya da, öğle namazı vaktinde otobüs durdu. Bundan sonra otobüs akşam vaktine kadar bir daha durmayacaksa o zaman ikindi namazını cemi takdim yaparak öğle namazını kıldıktan sonra ikindi namazını kılar. İkindi namazını kılarken niyet ettim ikindi namazını kılmaya cemi takdimin diye niyet getirecek. Eğer öğle namazını ikindi vaktine cemi tehir yaptıysa o zaman niyet ettim öğle namazını kılmaya cemi tehirin diye niyet getirecek. Sabah namazı cemi takdim veya cemi tehir olmaz. Cemi takdim veya cemi tehir yapıldığında iki farz namaz arasındaki sünnetler kılınmaz.

Soru: Şehirlerarası otobüs şoförleri hep seferi mi oluyorlar?

Cevap: Memleketinden çıkınca seferi oluyor memleketine döndüğünde seferi olmuyor.

Soru: Kadının diğer kadınlara imam olup namaz kıldırmasının hükmü nedir?

Cevap: Mekruhtur.

Soru: Bazı kadınlar namaz kılarlarken beyaz tülbent takıyorlar. Bu tülbent saclarının rengini gösteriyor. Bu şekilde namaz kılan kadının namazı bozulur mu?

Cevap: Namazı bozulur.

Soru: Bazı kadınlar ayaklarına derilerini gösterecek şekilde ince çorap giyip namaz kılıyorlar. Bunların namazı bozulur mu?

Cevap: Namazı bozulur.

Soru: Bazı kadınlar ayaklarına derilerini göstermeyecek şekilde kalın çorap giyiyorlar. Eteklerinin boyu ayaklarına kadar uzun olmadığı durumda kalın çorapta giyseler, bacak hatları belli oluyor. Bu şekilde namaz kılmasının hükmü nedir?

 Cevap: Mekruhtur.

Soru: Erkeklerin dar pantolonla namaz kılmasının hükmü nedir?

Cevap: Mekruhtur.

Soru: Yolcunun ve evinde namaz kılan kimsenin ezan okumasının hükmü nedir?

Cevap: Yolcunun ve evinde namaz kılan kimsenin ezan okuması menduptur.(5)

Soru: Namazı beklerken veya namaz kılmaya giderken parmakları çıtlatmanın hükmü nedir?

Cevap: Namazı beklerken veya namaz kılmaya giderken parmakları çıtlatmak mekruhtur(6).

Soru: İmam bir farz namazı kıldırmak için mihraba safların arkasından gelirken geçtiği safların ayağa kalkması gerekir mi?

Cevap: Gerekir.

Soru: Saflarda bulunan kişilerin omuzları birbirine bitişik olduğu gibi ayakları da yanında bulunan kişinin ayağına bitişik olmalımıdır?

Cevap: Evet ayakları yanında bulunan kişinin ayağına bitişik olmalıdır.

Dipnotlar

1-Tuhfetu'l-Fukaha, 1/ 204-205

2- Ä°bn Abidin, Reddu'l-Muhtar, 1/ 265

3-Kadıhân, s. 74. (Yeni bir ezan ve kametle tekrarlanan cemaat, eğer bir mahalle mescidinde olursa mekruh olur. Ama yol üzerindeki bir mescid yahut imamı ve müezzini olmayan bir mescidde olursa mekruh sayılmaz. bkz., el-Haskafi, Dürrü'l-Muhtar, 1/ 371)

4-Ä°bn Abidin, a.g.e., 1/ 377

5-Ä°bn Abidin, HaÅŸiye, c. 1, s. 395

6-Ä°bn Abidin, a.g.e., c. 1, s. 642

 

 

Bu yazıya yorum yazın


Not: Yanında (*) işareti olanlar zorunlu alanlardır.

Bu yazıya gelen yorumlar.

DÄ°ÄžER YAZILAR

De ki: "Herkes kendi yapısına uygun işler görür. Rabbiniz, en doğru yolda olanı daha iyi bilir."

Ä°sra, 84

GÃœNÃœN HADÄ°SÄ°

İki ni'met (iki güzel hal) vardır ki, insanlardan çoğu bu ni'metleri kullanmakta aldanmıştır: Sıhhat, boş vakit.

Abdullâh b. Abbâs (r.a)'dan

TARÄ°HTE BU HAFTA

*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)

ANKET

Sitemizle nasıl tanıştınız?

Yükleniyor...

SÄ°TE HARÄ°TASI