“CÖMERTLİĞİN BABASI”
Arap Tarihinde cömertliğiyle meşhur Hatem-i Tai’yi çoğumuz duymuşuzdur. Adeta cömertlik bu adamın ismiyle özdeşleşmiştir. 19. Asırda Suriye’de yaşamış Abdülgani el Kuvvetli merhumda bir zamanlar cömertlikle özdeşlemiş bir isim imiş. Hatta şöyle dendiği dahi olmuş
Bu cömertlik, Cennet selvisinin bir dalıdır. Böyle bir dalı elinden kaçıran kimsenin vay haline" Hz. Mevlana
Arap Tarihinde cömertliğiyle meşhur Hatem-i Tai'yi çoğumuz duymuşuzdur. Adeta cömertlik bu adamın ismiyle özdeşleşmiştir. 19. Asırda Suriye'de yaşamış Abdülgani el Kuvvetli merhumda bir zamanlar cömertlikle özdeşlemiş bir isim imiş. Hatta şöyle dendiği dahi olmuş; "Anneler Abdulgani el Kuvvetli gibi birisini dünyaya getirebilir, fakat ahlak ve cömertlik itibarıyla ondan daha büyüğünü dünyaya getirmek çok zordur."
Eski Suriye başbakanlarından Şükrü el Kuvvetli(1991-1967)'nin dedesi olan bu zat, kumaş ticareti yapıyormuş. Hac için Suriye yolunu tutan Türk hacılar onun dükkânına kumaş almak için uğradıklarında pazarlık ederken "Hacı! Kuvvetli kumaş isteriz" derlermiş. Bu kuvvetli kelimesi satıcıyla müşterileri arasında tekrar edile edile bu aileye bir lakap olarak kalmış.
Suriyeli yazar merhum Muhammed Kürd Ali Bey hatıralarında bu kıymetli zat hakkında çok güzel hatıralar naklediyor. Onlardan bir kaçını nakletmek isterim.
*Bir gün kendisine köyünden 12 deve yükü odun getirilmiş. Abdülgani bey caddeye bakan odasının üzerindeki kubbeli kısımdan yola bakıyormuş. Bakmış ki bir adam iki deveyi yükleriyle beraber aşırıyor. Hemen fırlayan merhum adamı takip etmiş. Malları çalan kişi develeri en Nefvera mahallesinde bir evin önüne çöktürmüş.
Evin perişan halini gören Kuvvetli, hemen adamın elinden tutarak çarşıya götürmüş, ona iki çuval un, bir teneke tereyağı, bir teneke zeytinyağı, bir teneke pekmez, bir sele pirinç, bir sele kahve ve yemek yapmak için gerekli olan tüm malzemeleri aldıktan sonra şakacı bir üslupla; "İşte şimdi oduna ihtiyacın oldu. Bundan önce odunu ne yapacaktın?" demiş..
Bir keresinde komşularından birisinin iflas ederek, borçlarını ödemek için evini satacağını haber alır. Kendisini davet eder, durumunu öğrenir. Sonra der ki; "Sen benim komşuluğundan uzak durmak istiyorsan da ben senin komşuluğunu-bana neye mal olursa olsun-satmayı düşünmüyorum. Şu para dolu keseyi al ve bunla gerekeni yap. Hatırım için evini satmaktan vazgeç."
Daha sonra adam işlerini yoluna koyar ve borcunu ödemek için Kuvvetli'yi ziyaret eder. Ama bu asil insan gülümseyerek ona der ki; "senin komşuluğundan vazgeçmeyeceğim ve benim komşum olarak kalman için bu meblağın kat kat fazlasını harcayacağım. Sen bu parayı illa vermek istiyorsan, rica ediyorum, onu istediğin kimselere sadaka olarak ver."
Bir Hac mevsiminde Beytullah'ın fakirleri onun başına üşüşüler. Hem de öyle üşüşürler ki, "buna sabır taşı olsa dayanamaz çatlar" denen bir vaziyette. Abdülgani Efendi ise sevinç içinde onlara ihsanda bulunmaya hiçbir sıkılma alameti olmadan devam eder. Hatta bir sabah güneş doğarken sabah namazına yetişmek üzere Mescid-i Haram'a doğru koşarken karşısına bir fakir çıkar. Kuvvetli'nin para kesesi o anda üzerinde değildir. Bunun üzerine sırtındaki çok kıymetli abasını hemen orada o fakire vererek ince bir elbiseyle Kabe'ye varıp, sabah namazını eda eder..
Cömertliğin babası bu muhterem zata siz de bir Fatiha'nızı esirgemesiniz umarım.
Kaynak
Muhammed Kürd Ali, Bir Osmanlı Arap Gazetecinin Anıları, tercüme; İbrahim Tüfekçi, Klasik Yayınları, İst. 2014, 2. Baskı
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
Yusuf Sarı, 2022-02-20 03:09:21
Harika
Bu yoruma katılıyor musunuz ?
DİĞER YAZILAR
“HA SEN HA BEN”

Osmanlının son dönemlerindeyiz. Papaz iken İslâm diniyle müşerref olan bir kimse, İstanbul'a
“CÖMERTLİĞİN BABASI”

Arap Tarihinde cömertliğiyle meşhur Hatem-i Tai’yi çoğumuz duymuşuzdur. Adeta cömertlik bu
ASIL ŞAŞILACAK ŞEY

Tefsîr-i Râzî’de hikâye olunmuştur ki bir gün birisi Hz. Ömer’in huzurunda; “Şu satran
VATAN DERDİ, EVLÂD ACISINDAN MUKADDEMDİR!

Dünyada tek bir evlâdım, ciğer-pârem, istinâdgâh-ı refâh u maîşetim var: Mehmed Bey!.. Bu
HAKİKİ SALTANAT

Abdullah bin Mübarek (rahimehullah) Rakka şehrine doğru yola çıkmıştı. Havada çokça toz ya
MÜKÂFATLANDIRAN SABIR

Sydneyli bir tüccar, Bombay’dan kalkan bir gemiye yetişebilmek için, son dakikada bir taksiyle
UNUTULMAYAN BORÇ

“Bütün Dünya” adlı ünlü derginin Temmuz 1948 tarihli 6. Sayısında, İzmir’den bir oku
SÖZ SÖYLEMEDİN Kİ

Geveze bir şahıs, hikmet ehli bir insanın yanına gidip faydasız sözleriyle hikmet ehlini bir s
İLM-İ SİYASET NE DEMEKTİR?

Bir zamanlar Şark’ta çok kuvvetli bir padişah varmış. Bu padişah bir gece rüyasında bütü
SEHL BİN TÜSTERİ’NİN BİR ÇOCUKLUK HATIRASI

Büyük Allah dostu Sehl bin Tüsteri der ki; “Üç yaşındaydım. Geceleyin kalkar, dayım Muham
“ARDIMDA ÜÇ HEKİM BIRAKIYORUM”

Meşhur tıp üstadı Falcon son demlerindeyken, etrafına toplanan meslektaşlarına; -Ölümüme
- YÜZDE YÜZ ÇIKAN BİR RÜYA
- “SENİ SEVİYORUM BABA”
- SEVGİMİZ ZARAR VERİCİ OLMASIN
- HAYATIMDA TANIDIĞIM EN CÖMERT ADAM
- BİR SAHUR HATIRASI; UYANDIRAN SES
- HIRSIN SONU
- MUTLULUK SİZE ÇOK YAKIN
- ALTIN TOP
- RABBİNİN ORDULARINI ONDAN BAŞKASI BİLEMEZ
- HARAM YİYEN SEBAT EDEMEZ
- HARUN REŞİD'İN VEFATINI HABER VEREN RÜYASI
- YAVUZ SELİM HANIN KILICININ PARILTISI
- “BU MİLLET YENİLMEZ”
- SUSMASINI BİLMEYENLER
- “RÜŞVETİN LEZZETİNE ALIŞIRLARSA”
- HAYATTAKİ ATLAR
- MOLLA GÜRANİ’DEN İBRETLİK BİR CEVAP
- PADİŞAHIN KUSUR DÜZELTMEDEKİ İNCELİĞİ
- KASIM BEY VE ADSIZ KAHRAMANLAR
- BİR FEDAKÂRLIK ÖRNEĞİ
- KUZU İLE TOSUN
- HIRSIZA ÖĞÜT
- KÜÇÜK ÇOCUĞUN İNCELİĞİ
- “İŞE ÖNCE NEREDEN BAŞLARDINIZ?”
- ASIL FAKİRLİK
- KURBAĞALARIN YARIŞI
- HIRSIN SONU
- BİR CEZAEVİ HATIRASI
- ÜSKÜDAR ÇATMASI

et-Teğabün: 3
Gökleri ve yeri yerli yerince yarattı. Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi de güzel yaptı. Dönüş ancak O'nadır.
(Mürşid 3.1 adlı yazılım-Turan Yazılım-(www.turan.com.tr) )
GÜNÜN HADİSİ
Her kim bir namazı (kılmayı) unutursa (onu) hatırladığında kılsın. Onun bundan başka keffâreti yoktur.
Sahih-i Buhari, KİTÂBU MEVÂKÎTİ'S-SALÂT
SON YORUMLAR
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
- Vesîkalara göre, doğum târîhi 13.01.1889 (1 Kânûnisânî 1304), vefât t...
- Açıklayıcı ve net ifadelerle bilgi verdiğiniz ićin siteye teşekkür eder...
- Hocam açıklamalarınız için gerçekten yürekten teşekkürler Hep oyunlar...
TARİHTE BU HAFTA
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...