BİR GARİP HEYKEL
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla... Yakın tarihimizde dinler arası diyalog adına icrâ edilen rezil bir heykel vardı hatırlarsanız. İspanyol sanatçı Eugenio Merino’nun İspanya’nın başkenti Madrid’de, ARCO çağdaş sanat fuarında, sergilendiği gün 50 bin Euro’ya Belçikalı bir sanat koleksiyoncusuna satılan bu heykele “cennete giden merdiven” adını uygun görmüşlerdi.
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla...
Yakın tarihimizde dinler arası diyalog adına icrâ edilen rezil bir heykel vardı hatırlarsanız. İspanyol sanatçı Eugenio Merino'nun İspanya'nın başkenti Madrid'de, ARCO çağdaş sanat fuarında, sergilendiği gün 50 bin Euro'ya Belçikalı bir sanat koleksiyoncusuna satılan bu heykele "cennete giden merdiven" adını uygun görmüşlerdi.
Birilerinin birtakım şeyleri uygun görmesinin hiç bir önemi yoktur. Önemli olan Rabbimizin uygun görmesidir.
İncilin hemen yanına secde eden güyâ müslümanın sırtında, elinde Tevrat ile duâ eden nur yüzlü (!) bir papazın omuzları üzerinde, bir hahamın elinde tuttuğu Kur'an ile âdeta trans halinde resmedilen heykeli, bırakın Hıristiyanları, Yahudileri bile memnun etmemişti ki, yapılan protestolar ve resmi açıklamalar bunun delili idi.
Peki sırtında bir papazın duâ ettiği Müslümanın bu durumdan memnun olması mümkün müdür? İşte asıl mesele budur.
Merkeb olmaya tâlib olanlara semer vuranlar çok olur.
Şuurlu bir müslümanın bu durumdan memnun olması asla mümkün değildir.
Fakat müslümanlara semer vurmak isteyenlerin kuyuya attıkları taşları bir bir çıkartmak ise maalesef o kadar da kolay olmamaktadır.
Aklıma Kânûni Sultan Süleyman'ın Fransız kralına yazdığı mektup geliyor. Bazıları Kânûni'nin vâls (dans) ile alakalı yazdığı mektubun, Sultan'ın gücünden kaynaklandığını zannedebilirler.
Evet, güç vardı ama o gücü harekete geçiren şey, gönüllerdeki iman ve Rasulullah'a (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) karşı duyulan derin saygı ve muhabbetden ibâret idi.
Aynı olayın bir benzerinin, Sultan Abdülhamid Han zamanında yaşanmış olması bu saygı ve muhabbetin isbâtıdır.
Şöyle ki; hasta adam dedikleri Osmanlı'yı tam 33 yıl yıkılmaktan muhafaza eden ve o zamanın süper gücü olan İngiltere'de Efendimizi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ve İslam'ı hicv eden tiyatronun iptâli için İngilizlere "orduyu hümâyunumu toplar, oraya gelürüm" dedirten şey de yine Sultan'ın gönlündeki îmandan başka bir şey değildi.
İman ile gücü, birleştiren sultanların, papalara ve hahamlara da yaşama hakkı veren dünyasında, milletler arası diyalog vardı ama dinler arası diyalog yoktu.
Dinler arası diyalog adına sırtına binilen müslümanlar hallerinden memnun olduğu müddetçe bu durumun devam etmesi kaçınılmazdır.
İslam coğrafyasında dünya müslümanlarının şûrâ ile başa getirmeleri gereken bir halîfenin yokluğundan faydalanarak o boşluğu doldurmak isteyenlere de dikkat etmek lazımdır.
Kaynağını tam olarak tesbit etmiş olamasak da, "BEN BİR DIŞ PROJEYİM" diye bas bas bağıranların rengi de müslümanları aldatmamalıdır. Zira İslam, elinde silahı olan her siyah bayraklıya beyat etmeyi emretmemektedir.
Adı Işid veya "Daesh (daeş-deaş)" olan bu gürûh'un, Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in şahsına munhasır olan kelime-i tevhid mührünü hoyratça kullanması, bunları meşrulaştırmayıp, yaptıkları infiâllerin de doğru olduğu anlamına gelmez.
Çünkü örgüt başka bir şeydir, Devlet ise bambaşka bir şey.
Ortadoğu'da İngilizlerin ve diğerlerinin petrol oyunlarını bilmeyen kalmadı. İsrâil'in, büyük İsrail projesini ise sağır sultan bile duydu. Şia'nın kirli emelleri ise herkesçe malumdur.
Bütün bunların yanı sıra ortaya çıkarılan bu gürûh'un kimin ekmeğine yağ sürdüğüne bakmak lazımdır.
Vâlidesi meçhul olup, doğum sancısı çekenlerin doğurduğu bu siyah sancaklı çocukların, İslam hukukuna göre yaptıkları doğru olmayan işlerinin altında ve bayraklarının üzerinde Rasûlullah'ın (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) mührünün olması, din adına dine yapılan saygısızlığın bir gömlek daha üstünü ifade ettiği kanısındayım.
İslam'ı ve hilâfeti temsil etmeyen bu zihniyetin bayrağının rengi belli olsa da arkalarındaki itici gücün renginin meçhul olması tam bir muammâya sebeb olmaktadır,
Öyle veya böyle, fark etmez, yapılması gereken en önemli şeylerden birisi derhal o sancakların üzerinden Rasûlullah'ın (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) mührünün silinmesidir.
İllâ o bayrakların üzerine bir şeyler koymak istiyorlarsa onlara yakışacak en güzel amblem korsan ambleminden başka bir şey değildir Vesselam.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-2
Fahr-ı Kainat’a Nasıl Bakmalıyız: Kur’ân’da, “Muhakkak ki, Allah katında sizin en d
NURDAN VECİZELER-8
“Hakikaten mümin cennete layık ve kâfir cehenneme muvafık bir mahiyet kesb eder.” İzah: B
YIKILMAKTA OLAN ÜÇÜNCÜ MABET
Kimi Yahudiler mecazen veya sembolik anlamda İsrail’e Süleyman Tapınağı makamında üçüncü
SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-27
Nisa: 97: İbn Abbas’ın şöyle dediği rivayet olunur: “Müslümanlardan, İslam’ı hafife a
TACEDDİN TOPAL(1927-2020)
Taceddin Topal ağabeyimiz Isparta/Yalvaçlıdır. Yalvaçlılar O’na Taci Dede diye biliyor ve ö
SULTAN 2. BAYEZİD (1481-1512)
1448’de Dimetoka’da doğdu. Fâtih Sultan Mehmed’in Gülbahar Hâtun’dan doğan büyük oğl
CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR
Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle
AKSA TUFANI’NIN İSTİKBALDEKİ AKİSLERİ
De ki: " Bize iki güzellikten birinin dışında başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz? Oy
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-1
Fahr-ı Kâinat Efendimiz, (Aleyhissâlatü vesselâm) Kur’ân’ı Mekkelilere tebliğe başladı
NURDAN VECİZELER-7
“İnkılab-ı hakikat olmaz. Nev'-i mutavassıtın silsilesi devam etmez. Tahavvül-ü esnaf, ink
- MODERNİST İSLAMCILARIN BAZI İDDİALARI
- YEDİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN EN SAF LEZZETİ VE EN HALİS SAADETİ?
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-26
- ŞÜKRÜ ALTUĞ(1914 – 1984)
- BÜYÜK ÇARŞI
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(3)
- BEŞİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN HAKİKİ HUKUKU?
- NURDAN VECİZELER-6
- HAMAS ÜZERİNDEKİ AMALEK GÖLGESİ
- İSRA VE MİRAÇ MUCİZESİNİ İNKAR EDENLERE CEVAPLAR
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-25
- ŞEVKET AKIN(1923 -2021)
- HOCAZÂDE MUSLUHİDDİN
- ACBU’Z ZENEB HADİSİ
- DÖRDÜNCÜ NOKTA: NEDİR HAYATIN MAHİYETİ?
- NURDAN VECİZELER-5
- SAHABE DÖNEMİ İHTİLAFLARINDAN SÖZ ETMEK
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-24
- YENİ İSRAİLİYAT VE DİNİ GÜVENLİĞİMİZ
- NAMAZDA 17 SIRRI
- İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK
- İMAM BUHARİ'YE ATILAN İFTİRALAR
- ŞAHABEDDİN ÜNLÜ (1945 -2021)
- HIZIR BEY
- CEHENNEM NEREDEDİR?
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(2)
- BU MAKAMDA BİR SUAL AKLA GELMEKTEDİR
- İSRAİL'İN KIYAMETİNİ TÜRKLER KOPARIR
- HAŞİR RİSALESİNİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI
Hala mı Allah'a tövbe etmezler ve O'ndan bağışlanma istemezler? Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Maide, 74
GÜNÜN HADİSİ
Kim Müslümanlar arasından bir yetim alarak yiyecek ve içeceğine dahil ederse, affedilmez bir günah (şirk) işlememişse, Allah onu mutlaka cennete koyacaktır.
Tirmizi, Birr 14, (1918)
SON YORUMLAR
- Bütün beytlerin tercümesini gönderebilir misiniz? sitede sadece son birkaç...
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
TARİHTE BU HAFTA
*Fatih Donanmayı Haliç'e İndirdi.(22 Nisan 1453) *T.B.M.M. Açıldı.(23 Nisan 1920) *Yavuz Sultan Selim Padişah Oldu.( 25 Nisan 1512) *Çernobil Nükleer Faciası.(26 Nisan 1986) *Sultan II.Abdülhamid Han Tahttan İndirildi.(27 Nisan 1909)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...