SELEF-İ SALİHİNİN CUMA NAMAZINA VERDİĞİ ÖNEM
Kıymetli ziyaretçilerimiz, bilindiği gibi Cuma günü müminlerin katında diğer günlerden üstündür ve bu üstünlük bir bayram hüviyetindedir. Bizden önceki asırlarda müminler Kur’an, hadis ve ulemanın beyanları ile bu kutlu güne çok ehemmiyet gösterirlerdi.
Bu konuda, allame merhum Mevlana Eşref Ali Tehanevi’nin(1863-1943) “Bihişt-i Ziver” adlı şaheserinden bir kısmı tercüme ederek sizlerle paylaşmak arzu ettim. Cenab-ı Hak tesirini halk eylesin. Âmin. Salih Okur/cevaplar.org
Kıymetli ziyaretçilerimiz, bilindiği gibi Cuma günü müminlerin katında diğer günlerden üstündür ve bu üstünlük bir bayram hüviyetindedir. Bizden önceki asırlarda müminler Kur'an, hadis ve ulemanın beyanları ile bu kutlu güne çok ehemmiyet gösterirlerdi.
Bu konuda, allame merhum Mevlana Eşref Ali Tehanevi'nin(1863-1943) "Bihişt-i Ziver" adlı şaheserinden bir kısmı tercüme ederek sizlerle paylaşmak arzu ettim. Cenab-ı Hak tesirini halk eylesin. Âmin. Salih Okur/cevaplar.org
"Şöyle diyor merhum Tehanevi; "Her mümine Cuma günü için Perşembe'den hazırlanması gereklidir;
1-Perşembe günü ikindiden sonra dua, zikir ve tesbihle meşgul olmaya başlar.
2-Cuma günü giyeceği elbisesini hazırlar.
3-Eğer yanında yoksa güzel koku satın alıp, hazırlar.
4-Cuma namazına erken gitmesine mani olacak şeylerden kalbini sıyırmaya gayret eder. Bazı selef âlimleri; "Cum'a günü nasibi en fazla olan kimse cum'a saatini bekleyen ve onu bir gün öncesinden gözetendir. Nasibi en az olan kimse ise, sabahladığı zaman 'Bugün günlerden nedir?' diye sorandır" demişlerdir. Selefin bazıları(bu fazileti kaçırmamak için) Cuma gecesi Cuma kılınacak büyük camide gecelerlerdi.
5-Cuma için gusül alır ve temizlenir, misvak kullanır. Bugün için misvaklanmanın büyük fazileti vardır.
6-Elbisesinin en güzelini giyer, yanında varsa güzel kokusunu sürer. Tırnaklarını keser..
7-Erkenden mescide gider. Onun alacağı sevabın büyüklüğü mescide ne kadar erken geldiği ölçüdedir.
وَعَنْ أَبِي هُرَيرَةَ، رَضِيَ الله عَنْهُ، أَنَّ رسولَ الله قالَ: مَنِ اغْتَسَلَ يَوْمَ الجُمُعَةِ غُسْلَ الجَنَابَةِ، ثُمَّ رَاحَ في السَّاعَةِ الأُولَى، فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ بَدَنَةً، وَمَنْ رَاحَ في السَّاعَةِ الثَّانِيَةِ، فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ بَقَرَةً، وَمَنْ رَاحَ في السّاعَةِ الثّالِثَةِ، فَكَأنَّمَا قَرَّبَ كَبْشاً أَقرَنَ، وَمَنْ رَاحَ في السّاعَةِ الرّابِعَةِ، فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ دَجَاجَةً، وَمَنْ رَاحَ في السَّاعَة الخَامِسَةِ، فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ بَيْضَةً، فَإذا خَرَجَ الإمامُ حَضَرَتِ المَلائِكَةُ يَسْتَمِعُونَ الذِّكرَ
Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Bir kimse Cuma günü cünüplükten dolayı alınan boy abdesti gibi abdest alır erkenden Cuma'ya giderse, bir deve kurban etmiş gibi sevap kazanır. Daha sonra giderse bir inek, daha sonra giderse boynuzlu bir koç kurban etmiş sevabı kazanır. Daha sonraki vakitlerde giderse bir tavuk, daha sonraki vakitlerde giderse bir yumurta tasadduk etmiş gibi sevap kazanır. İmam minbere çıkınca melekler hutbeyi dinlemek üzere hazır olurlar." (Buhari, Cuma 4, Müslim, Cuma 10)
8-Önceki asırlardaki insanlar Cumaya erken giderlerdi ve bundan dolayı yollarda bayram günleri gibi izdiham oluşurdu. Hatta yollardaki bu sıkışıklık sabah namazının akabinde başlardı. Denildiğine göre, İslâm dininde ilk icad edilen bid'at, sabahın erken saatlerinde Cuma namazına gitmenin terk edilmesidir.
İmam-ı Gazali(rahimehullah) Cuma'nın faziletlerini sıraladıktan sonra(*) derki; "Acaba müslümanlar, cumartesi ve pazar günleri sabahın erken saatlerinde kilise ve havralarına akın eden Yahudi ve Hıristiyanlardan utanmıyorlar mı? Dünyaya tapanların sabahın erken saatlerinde para kazanmak, alış-veriş yapmak için çarşıları nasıl doldurduklarını ve âhiret taliplilerinin onlardan geri kaldıklarını müşahede etmiyorlar mı?"
Çok esef edilecek şeylerdendir ki Müslümanlar(şu an) bu günün azamet ve şerefi hususunda gaflet içersindedirler. Ve onun önemsememekteler. Ve o gün ki, eski ümmetler ondan mahrum edilmişlerdi. Bu ümmet ise ondan pay almıştır. Nebi(sallallahu aleyhi ve sellem) onunla iftihar ederdi. Seleflerimiz ona bayram günlerinden daha fazla tazim etmişlerdir. Velâkin biz onu hakkıyla takdir edemedik ve onun hürmet ve azametinden gafil kaldık. Ve bu büyük nimete karşı nankörlük ettik. Bunun vebalini gözlerimizle görüyoruz. İnna lillah ve inna ileyhi raciun."
(*) Tehanevi merhum bu kısmı yazarken İmam Gazali'nin İhya'sından çok istifade etmiş. İhya'da ilgili bahse bakınca bunu görüyoruz. (Salih Okur)
Kaynak
Mevlana Eşref Ali Tehanevi,
Bihişt-i Ziver,
Urducadan Arapçaya tercüme; Muhtasar Fıkh'ul Hanefi
Mütercim: Şeyh Riyaset Ali
Mektebetu'l Büşra, Karaçi, Pakistan, 2013
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
KUR’ÂN VE HADİS-İ ŞERİFLERDE MUTLU EVLİLİK PRENSİPLERİ-2

Eşlerin Birbirinden Üstün Oldukları Noktalar: Kur’ân, اِنَّ اَكْرَمَكُمْ ع
SORU SORMA AHLAKI

İlim talebesinin önem arz eden vazifelerinden biri bilmediği ve kapalı kalan hususları sormayı
İLİM ALINACAK ÂLİMİN ÖZELLİĞİ VE SEÇİMİ

Eğitimin esasını oluşturan ve öğrencinin eğitimde başarısı için temel dinamiklerden biri
KUR’ÂN VE HADİS-İ ŞERİFLERDE MUTLU EVLİLİK PRENSİPLERİ-1

Aile Nedir? Kur’ân-ı Kerim’de, insanın beden, ruh ve aile sağlığı konusunda ihtiyaç duy
HÜR MÜSLÜMAN HANIMIN VASIFLARI:

-ALLAH’A KARŞI ADABI: 1-İmanlı, iffetli ve taatli olur. 2- Beş vakit namazını dürüst
İLMİ, SALİH VE EHLİYETLİ HOCALARDAN ALMANIN ZORUNLULUĞU

lmi hocadan almak, sahih ilmin anahtarı ve ilim talebesinin kurtuluş adresi ve zaferidir. Ehliyetl
İLİM TAHSİLİNDE ÂLİ HİMMET SAHİBİ OLMAK

Allah (c.c) gerek Yüce Kitabı'ndaki birçok ayet-i kerimede ve gerekse Elçisi aracılığıyla bi
İLİM TAHSİLİNDE VE ÖĞRETİMİNDE İYİ NİYET

Gizli ve aşikâr bütün işlerde iyi niyet, samimiyet ve ihlas her Müslüman için özellikle âl
ORYANTALİST TEZLERİ İSLAM DÜNYASINDA YAYMAYA ÇALIŞAN ÜÇ GRUP

A. Bilinçli Olarak Faaliyet Gösteren Münafıklar Birinci grup, Oryantalizmin üretip özenle be
HAKKA TALİP OLANLARA ÖNEMLİ TAVSİYELER

Hakka talip olana tavsiyem şudur: *Ey talip! Zenginlerle (ve idarecilerle) sadece, insanlara dokun
İSLÂM, BİLİME DÜŞMAN MIDIR?

Oryantalistlerden Ernest Renan ve Gromer, İslâm dininin bilim düşmanı olduğunu ve felsefe ve i
- İLİM TALEBESİNİN İHTİYAÇ DUYACAĞI MEZİYETLERİN ÖZETİ
- İLMİN KADRİNİ BİLMEK
- PEYGAMBERLERİN MASÛM OLUŞU
- BİR MEDRESE PROGRAMI ÖRNEĞİ
- ERZURUM TEDÂİLERİ-5
- ERZURUM TEDÂİLERİ-4
- ERZURUM TEDÂİLERİ-3
- ERZURUM TEDÂİLERİ-2
- HAK VE SALAHİYET ÇERÇEVESİNDE KADINLAR MESELESİ
- ERZURUM TEDÂİLERİ-1
- EHL-İ BEYT SEVGİSİ-2
- VAAZ VE NASİHAT ADABI
- EHL-İ BEYT SEVGİSİ-1
- TEZKİYE VE SİCİL AMİRLİĞİ
- İLMİ ARAŞTIRMALARDA İNSAFLI OLMAK VE HAKKA UYMAK
- BİR İRFAN OLUĞU; ARVAS SEYYİDLERİ-2
- İLİM TALEBESİNİN İHTİYAÇ DUYACAĞI MEZİYETLERİN ÖZETİ
- BİR İRFAN OLUĞU; ARVAS SEYYİDLERİ-1
- İSLAMİ İLİMLERLE UĞRAŞMANIN VE İLME TEŞVİK ETMENİN ÖNEMİ
- ORYANTALİST TEZLERİ İSLAM DÜNYASINDA YAYMAYA ÇALIŞAN ÜÇ GRUP
- GÖNÜLDEKİ ZÜNNAR
- İMAN PENCERESİNDEN MUSİBET VE HASTALIKLAR-3
- İMAN PENCERESİNDEN MUSİBET VE HASTALIKLAR-2
- HOROZ GEORGE VE ÖZGÜRLÜK
- MEVLİD MESELESİ VE ZAMANA UYARLI ÇEŞİTLENEN FETVALAR
- İMAN PENCERESİNDEN MUSİBET VE HASTALIKLAR-1
- ENGELSİZSİNİZ
- İSLAM’DA KADININ CEMİYET İÇİNDEKİ YERİ VE ROLÜ
- İSLAM’DA MÜSPET (POZİTİF) HAREKET

Görmedikleri halde, Rablerinden korkanlar için bir bağışlanma ve büyük bir mükafat vardır.
Mülk, 12
GÜNÜN HADİSİ
Her insan hata yapar. Hata edenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir."
Tirmizi
SON YORUMLAR
- İstifade etmek istiyorum....
- Bu hadiseler çok elzem bakışımi değiştiriyor masumane inkişafa sebep oluy...
- 18. Lem'a.. 19 değil...
- selamun aleyküm keşke bunlar kitap olsa?...
- "Vettakullahe ve yuallimeküm" "Siz Allah'tan korkarsanız, takva sahibi olursan...
- İnşallah düşünüyoruz..Biraz mesafe girdi araya..Kitaplarımızdan uzak kal...
- S aleyküm abiler... Bir şey soracağım kızılicaz notlarimizin devamı yok m...
- Harika...
- Doğumundan başlasaydınź ölümüne kadar yazsaydınız benim için daha fayd...
- Paranın M kemal olan kısmını değil de ters tarafını kullansanız daha iyi...
TARİHTE BU HAFTA
*Eğriboz Adası'nin fethi(12 Ağustos 1470)
*Kanuni Sultan Süleyman Han'in Tebriz'i fethi(13 Ağustos 1534)
*Haçlı Ordusu'nun Kudüs katliami (15 Ağustoz 1099)
*Gölcük Depremi(17 Ağustos 1999)
*Misak-i Milli'nin TBMM'de de kabûlü(19 Ağustos 1920)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...