VELİD
Velid, Emevî hükümdarıdır. Hişam’dan sonra Emevî halifesi olarak tahta çıkmıştır. Künyesi: Fasıktır.
Velid, Emevî hükümdarıdır. Hişam'dan sonra Emevî halifesi olarak tahta çıkmıştır. Künyesi: Fasıktır.
Bu Velid, emsali az görülmüş sapık ve zalim insanlardan biridir. Esasen onu iyi tanımak için mensup olduğu aileye şöyle bir bakmak kâfi: Babası: Yezid Abdülmelik, anası; meşhur zalim Haccac'ın kız kardeşi ve gene onun kadar zalim olan Irak valisi Yusuf Sakafî'nin kızı.
Bunun ve adı geçen ailesindeki büyüklerin yaptıkları zulüm ve ahlâksızlıklar akıllı insanın kârı değil. Belki bu tip insanlarda, akli muvazene tam değildir. Fakat Velid'in aynı zamanda değerli bir şair olduğunu nazara alınca, insan ne diyeceğini, bu sapıklığı nasıl manalandıracağını bilemiyor, işte hayatı:
Hicrî doksan senesinde Şam'da doğmuştur. Yezid'in oğludur. Gayet yakışıklı ve edebî zevki kuvvetli; fakat zalim, fasık bir insandır. Babası Yezid tarafından veliaht tayin edildiği için, Hişam öldüğünde yerine Hicrî 125 senesinde kendisine biat edilmiştir. Zehebi, müteselsil senetle Hz. Ömer'den nakleder ki: "Bir gün Ümmü Seleme'nin biraderinin bir çocuğu olmuş, çocuğa Velid ismini koymuşlar. Resul-i Ekrem, çocuğun bu ismini duyunca: "Bu çocuğu firavunlarınızın isimleri ile isimlendirdiniz. Bu ümmetten Velid adında bir adam gelecek ki, onun bu ümmete karşı olan şiddeti, firavun'un halkına olan şiddetinden fazla olacak" buyurmuştur.
İşte zaman gelmiş, Velid bu ümmete halife olmuştu. Halifenin bir vazifesi de halka namaz kıldırmak, yani cemaate imam olmaktı. Bir sabah, ezan okunurken, halife Velid, cariyesi ile şarap içiyordu. Kalktı, cariyesi ile cima etti ve sonra da "Yemin olsun ki, bu gün namazı kimse kıldırmayacak, sen kıldıracaksın" dedi.
Cariye, padişahın elbiselerini giydi. Cünup ve sarhoş yalpalayarak gitti ve cemaate imam oldu.
Velid bir gün harem dairesine geçer. Haremde yetişkin kızı, dadısı ile oturmaktadır. Velid, hemen kızının üzerine çullanır ve zavallı öz kızının bikrini izale eder. Durumu dehşetle seyreden dadı: "Bu senin yaptığın mecûsiliktir. Zira kızları ile evlenmeği mubah gören onlardır.» deyince, ahlâksız Velid, şu şiiri okur:
"İnsanların kınamasından korkan, eleminden ölür,
Buna aldırmayan cesurlardır ki hayattan zevk alır"
Velid, bir gün tefeül için eline Mushaf-ı Şerif-i alır ve rastgele bir yerinden açar ve «Her sapık zalim helâk oldu." âyeti kerimesi ile karşılaşır. Kaderin yüzüne vurduğu bu şamar karşısında Velid pek kızar. Sivri aklınca Kur'ân'dan intikam almaya kalkışır: «Beni alay ve tehdit mi ediyorsun?» diye Mushaf-ı Şerif-i karşısına koyarak nişan alır. Ok ata ata kitabı parça parça eder ve bu şiiri okur:
"Sen her sapık zalimi tehdit mi ediyorsun?
Al; işte benim o, cebbar anid!»
Yarın mahşerde Rabbin huzuruna vardığında,
De ki: «Beni okla parçaladı Velîd.»
Velîd, Nasr bin Seyyar'ı Horasan'a vali tayin etti. Irak âmili olan Yusuf Sakafî de Velid'e adam gönderip pazarlık etti. Vali Nasr'ı bütün amilleri ile beraber satın aldı. Nasr'a da, ehlü ayalini ve emvalini alıp gelmesi için emir gönderdi. Beri taraftan da Velid, bütün vergileri ile Yusuf'a sattığı aynı Nasr'a emir göndererek; ne kadar güzel at ve doğan varsa toplanmasını, oyun ve çalgı âletleri, altın, gümüş ibrikler yaptırmasını, bütün bunları ve Horasan ileri gelenlerini alıp Şam'a gelmesini emretti. Anlaşılan geniş emeller besliyor, ulaşılmaz zevkler içinde yoğrulu saltanatını sürdürmek istiyordu.
Velid'in sayısız zulüm ve ahlâksızlıkları 'kısa zamanda her tarafta nefretle duyuldu. Dedikodusu edilir oldu. Halk, bîzar oldu. Nihayet, babasının diğer cariyelerinden olan kızları yani kendi baba bir kız kardeşleri ile de resmen evlenmesi, halkın tahammülünü taşırdı. Bütün Emevî halkı bu sapığın hal'edilmesinde birleşti. Yerine amcazadesi Yezid'i halife nasb ettiler. Yezid, Şam'ı zabpetti.
Velid, durumu öğrendiği zaman, Şam nahiyelerinden Tedmür'de av ve eğlence ile meşguldü. Yezid, asker göndererek Velid'i ¡kuşattı. Velid, karşı geldi ise de, askeri mağlûp oldu ve kendisi Hisnül Bahr'da sıkıştırıldı.
İşin bittiğini gören Velid, henüz ilk senesinde bulunduğu saltanatını tatlılıkla devam ettirebilmek ümidiyle saray kapısına kadar çıkmış ve her sapık zalim gibi bükemediği kolu öpercesine şu sözleri söylemiştir:
-Ey asker, içinizde asıl ve ulu bir kimse varsa çıkın, konuşalım." Yezid bin Anbese, ileri çıkarak: "İşte ben varım ey Velid! Ne söylemek istiyorsan bana söyle" dedi. Velid: "Ben sizin maaşlarınızı arttırmadım mı? Ben sizin ağır mükellefiyetlerinizi kaldırıp bahşişler vermedim mi? Neden bana karşı böyle isyan ediyorsunuz?»
Yezid: "Biz, sana şahsi işlerimiz için baş kaldırmış değiliz. Bağlı bulunduğumuz İlâhî kanun namına seni azl ediyor ve cezalandırmak istiyoruz. Çünkü sen; şarap içtin, kızına tecavüz ettin, kız kardeşlerinle evlendin. Bu suretle Allah'ın yasaklarını çiğnedin, onun emirlerini küçümseyip onlara ve onları ihtiva eden kitaba hakaret ettin. İşte biz senden bunları, bu zulüm ve ahlâksızlıklarını dava ediyoruz" dedi.
Bu suretle ümidini kesen Velid, odasına çekilerek, daha yakında okla paramparça ettiği Kur'an-ı Kerim'i eline aldı: «Bu gün Hz. Osman'ın şehid olduğu gün gibidir." diye okumaya başladı.
Bu sırada asker, evini kuşattı. Önde Yezid bin Anbese olmak üzere beş-on asker duvarı aşıp odasına girdiler, başına, yüzüne ve diğer yerlerine vurulan kılıç darbeleri ile habis canını aldılar. Başını kestiler, yüzünü yaralarını diktiler ve başını bir mızrağa geçirerek yeni hükümdar Yezid'e gönderdiler.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR
Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle
AKSA TUFANI’NIN İSTİKBALDEKİ AKİSLERİ
De ki: " Bize iki güzellikten birinin dışında başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz? Oy
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-1
Fahr-ı Kâinat Efendimiz, (Aleyhissâlatü vesselâm) Kur’ân’ı Mekkelilere tebliğe başladı
NURDAN VECİZELER-7
“İnkılab-ı hakikat olmaz. Nev'-i mutavassıtın silsilesi devam etmez. Tahavvül-ü esnaf, ink
MODERNİST İSLAMCILARIN BAZI İDDİALARI
HADİS VE SÜNNET DELİL DEĞİLDİR, BİZE KUR’AN VEYA VAHİY LAZIMDIR Bu iddia aslında Peygam
YEDİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN EN SAF LEZZETİ VE EN HALİS SAADETİ?
İmandır hayatın en safi lezzeti ve en halis saadeti… İmandır saadetin menşei, kayyum değer
ŞÜKRÜ ALTUĞ(1914 – 1984)
Isparta’nın Sav köyü bin kalemle Risale-i Nur eserlerini yazarak çoğaltan, Hz. Üstadın ifad
BÜYÜK ÇARŞI
İki bedestenin çevresinde meydana gelen ticaret merkezidir. Halk arasında Kapalı Çarşı olarak
KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(3)
Ders: Kızıl İcaz 10. Ders(7. ve 8 Beyitler)-devam- İzah: Ali Haydar Çetintürk Hocaefendi *
- BEŞİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN HAKİKİ HUKUKU?
- NURDAN VECİZELER-6
- HAMAS ÜZERİNDEKİ AMALEK GÖLGESİ
- İSRA VE MİRAÇ MUCİZESİNİ İNKAR EDENLERE CEVAPLAR
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-25
- ŞEVKET AKIN(1923 -2021)
- HOCAZÂDE MUSLUHİDDİN
- ACBU’Z ZENEB HADİSİ
- DÖRDÜNCÜ NOKTA: NEDİR HAYATIN MAHİYETİ?
- NURDAN VECİZELER-5
- SAHABE DÖNEMİ İHTİLAFLARINDAN SÖZ ETMEK
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-24
- YENİ İSRAİLİYAT VE DİNİ GÜVENLİĞİMİZ
- NAMAZDA 17 SIRRI
- İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK
- İMAM BUHARİ'YE ATILAN İFTİRALAR
- ŞAHABEDDİN ÜNLÜ (1945 -2021)
- HIZIR BEY
- CEHENNEM NEREDEDİR?
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(2)
- BU MAKAMDA BİR SUAL AKLA GELMEKTEDİR
- İSRAİL'İN KIYAMETİNİ TÜRKLER KOPARIR
- HAŞİR RİSALESİNİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI
- NURDAN VECİZELER-4
- HADİS İNKARCILARIN DERDİ: EBU HUREYRE (r.a)
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-23
- ÜRETİLEN ALGILARLA FİKİR SAHİBİ OLMAYA ÇALIŞMAK
- ŞAHABEDDİN GARGILI(1924 – 2017)
- MUSLİHUDDİN MUSTAFA (ŞEYH VEFÂ-Ö. 1491)
Hak (ancak) Rabbindendir. Artık, sakın şüpheye düşenlerden olma.
Bakara, 147
GÜNÜN HADİSİ
Her kim bir namazı (kılmayı) unutursa (onu) hatırladığında kılsın. Onun bundan başka keffâreti yoktur.
Sahih-i Buhari, KİTÂBU MEVÂKÎTİ'S-SALÂT
SON YORUMLAR
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
TARİHTE BU HAFTA
Uhud Harbi(23 Mart 624)***22 Mart 1683-Merzifon'lu Kara Mustafa paşanın idamı***23 Mart 1960- Üstad Bediüzzaman'ın vefatı *** *Edirne'nin İşgali(26 Mart 1913)***Ahmet Cevdet Paşanın Doğumu(27 Mart 1822)*** Huneyn savaşı(29 Mart 630)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...