HÜKÜM AYETLERİNİ BU ZAMANDA NASIL ANLAYABİLİRİZ?
Bu zamanda ehl-i sünnet ve’l-cemaat'ın gittiği yolu değil de, ehl-i sünnet ve’l-cemaatın dışladığı kişilerin Kur'an mealine göre yorumlarına göre hareket edenler için hüküm ayetlerini nasıl anlamamız gerektiği ve onlara nasıl cevap verilmesi gerektiği, bu ayetlerin yanında hangi ayetleri misal göstermek gerektiği hakkında malumat verir misiniz?
Bu zamanda ehl-i sünnet ve'l-cemaat'ın gittiği yolu değil de, ehl-i sünnet ve'l-cemaatın dışladığı kişilerin Kur'an mealine göre yorumlarına göre hareket edenler için hüküm ayetlerini nasıl anlamamız gerektiği ve onlara nasıl cevap verilmesi gerektiği, bu ayetlerin yanında hangi ayetleri misal göstermek gerektiği hakkında malumat verir misiniz?
Cevabımız:
-Kur'an'dan hüküm çıkarmak için, her şeyden önce Kur'an'ın ne dediğini bizzat onun Arapça ifadelerini anlamak gerekir. Ayrıca, edille-i şeriye denilen, kitap, sünnet, kıysa ve icma'ı bilmek gerekir. Bunun yanında herhangi bir hükmün sahabe ve büyük müçtehitler tarafından nasıl anlaşıldığı ve bunun delillerinin ne olduğunu bilmek lazımdır. Ayrıca, bir hükmün tespit edilmesi için Nasih-Mensuh bilgisine vakıf olmak şarttır.
-Bunun yanında, sözkonusu hükmün vacip veya sünnet olduğunu bilecek derecede Fıkıh usulü bilgilerini hazmetmesi gerekir.
-Ayrıca, Kur'an'ın ilgili ifadesinin hakikat veya mecaz olduğunu kavramak için, Arapça dil bilgisi yanında, Beyan, Maani ve Bedi ilimlerini çok güzel öğrenmesi gerekir.
-Bütün bunların yanında, bir hükmü ortaya koyarken, bunu nefsinin hoşuna gittiği için değil, Allah'ın rızasını esas alabilecek takvaya sahip olması elzemdir.
-Kaldı ki, Bediüzzaman hazretlerinin ifade ettiği gibi, bir kimse içtihadın bütün vasıflarına sahip de olsa, onun "teşehhi ile/nefsanî arzu ve isteklerine göre değil- Allah'ın muradının gerçekten öyle olduğuna inandığı için Kur'an ve sünnetten anladığı bir hükümle yalnız kendisi amel edebilir. Fakat başkalarını kendi düşüncesine davet emesi ancak alimlerin büyük çoğunluğunun onu doğru kabul etmeleriyle mümkündür. Üstadın ilgili ifadesi aynen şöyledir: "Her müstaid(içtihadın maddi-manevi bütün donanımlarına sahip kimse); nefsi(kendisi) için içtihad edebilir, teşri' edemez(şeriatın bir hükmü gibi, kabul edip insanları onunla amel etmeye davet edemez). Bir fikre davet, cumhur-u ülemanın kabulüne vâbestedir(bağlıdır).Yoksa davet bid'attır, reddedilir"(Mektubat, 470 ).
-Hülasa: İçtihad şartlarına haiz yüzlerce İslam âlimi, mutlak içtihat yapmaya cesaret etmeyip mevcut ehl-i sünnetin dört mezhebin imamlarından birine tabi olmayı tercih ettikleri halde, bu şartların hiç birine sahip olmayan kimselerin böyle bir işe teşebbüs etmeleri, haddi aşmanın hadsiz hudutsuz boyutunu gösterir.
Â
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
KUR’AN O DÖNEMİN KOŞULLARINA GÖRE Mİ İNMİŞTİR?

Kur'an o dönemin koşullarına göre mi inmiştir? Kimi arkadaşlarım Kur'an şu an inse idi daha
BEYİNDE TANRI NOKTASI VAR MI?

Beyinde tanrı noktası var mı? Bilim adamları beyinde "tanrı noktası" olarak adlandırdıkları
EZELİ İLİM

Soru: Muhammed Suresi 31. Ayetinde geçen "hatta na’lem" ifadesini Allah’ın sonsuz ve ezeli ilm
SURİYELİ MÜLTECİLERE KARŞI TAVRIMIZ NASIL OLMALIDIR?

Bilindiği gibi toplumumuzda Araplara karşı nefret vardır. Nitekim bu nefretten ülkemize sığı
YAHUDİLİK

Yahudiliğin kötü inançlarından bahseder misiniz? Bildiğim kadarıyla onlar da tek bir Tanrı'y
MUHTELİF SORULAR

Günümüz alimlerinden Ebu Muhammed el Makdisi’nin yazarı olduÄŸu bir kitap var bu kiÅŸi ehli sÃ
ALLAH NASIL GÖRÜP İŞİTİYOR?

Allah’ın görme ve işitmesi bizimkine küçük miktarda benziyor mu? Allah’ın görmesi ve duy
HÜKÜM AYETLERİNİ BU ZAMANDA NASIL ANLAYABİLİRİZ?

Bu zamanda ehl-i sünnet ve’l-cemaat'ın gittiği yolu değil de, ehl-i sünnet ve’l-cemaatın d
TEVRAT DEĞİŞTİ Mİ DEĞİŞMEDİ Mİ?

“Muhakkak ki Tevrat'ı Biz indirdik, onda hidayet ve nur vardır. (Maide, 44) Bir Hristiyan “Mu
HZ.ADEM(A.S)’IN UNUTMASI NE DEMEKTİR?

Soru: Ta Ha Suresinde; “Doğ¬ru¬su Biz da¬ha ön¬ce Âdem’e de va¬hiy ve emir ver¬miş-tik
ARAPLARLA ALAKALI RİVAYETLER

Soru: İnsanların iyisi Arap, Arabın iyisi Kureyş, Kureyş’in iyisi beni Haşim’dir(Deylemi).
- İKİ DENİZ VE EVRENİN GENİŞLEMESİ
- KİŞİNİN EVLENECEĞİ KİŞİ
- FIKIH BİLMEDEN İBADET ETMEKLE İLGİLİ RİVAYETLER
- ALLAH’IN ZATINI DÜŞÜNMEYİN DİYE BİR HADİS VAR MI?
- EZAN OKUNURKEN MÜZİK ÇALMASI GÜNAH MI?
- MERCİMEK YEMEK SÜNNET MİDİR?
- ŞEYTANA DÜŞMAN OLMAK
- BAZI HADİSLER HAKKINDA
- OL DEYİNCE OLUR NE DEMEK
- MEZHEPLER DİNİ PARÇALAMIŞ MIDIR?
- İ-DOSER" BİLİNÇALTI MÜZİK
- BİR HADİS VE ÜSTÜNLÜK
- KIYAMET ÖNCESİNDE OLACAK OLAĞANÜSTÜ ŞEYLERİN HİKMETİ
- KUR’ANIN DÖRT ANA KONUSUNUN BİRBİRİYLE İLİŞKİSİ
- İMAM EŞARİ VE İBNİ ARABİ CEBRİ MİDİR?
- KALBİM MUTMAİN OLSUN DİYE
- İBLİSİN İMTİHANI
- ÖVGÜ YALNIZ ALLAH’ADIR
- ENERJİ
- ARŞ VE KÜRSİ
- İKİ RİVAYET HAKKINDA
- KÜFRÜN NEVİLERİ
- İSLAM DİNİ NEDEN YERYÜZÜNE HAKİM DEĞİL
- BUZAĞIYA TAPANLARIN AKIBETİ
- KALP HASTALIKLARI NASIL GEÇER?
- DÜNYA HAYATININ YARATILIŞ SEBEBİ
- ALLAH’IN SIFATLARI
- ŞEHİTLERİN ÖLDÜĞÜNÜ BİLMEMESİ
- ŞEYTANDAN ÖNCE İNKARCILAR VAR MIYDI?

Allah'a güven. Vekîl olarak Allah yeter.
Ahzab, 33
GÜNÜN HADİSİ
İki kelime vardır ki, Rahman'a sevimli, dilde hafif ve mizanda ağır gelir. Bunlar;
"Sûbhanellahi ve bihamdihi, Sûbhanellahil-azim=Yüce Allah'ı hamd ile tesbih ederim, Yüce Allah'ı tenzih ederim." kelimeleridir.
Buhari Tecrid-i Sarih, 2189
SON YORUMLAR
- Rabbimiz gani gani rahmet eylesin…...
- Yahudi propagandası için uydurulmuÅŸ yalan bir hikâyeyi bu güzel siteye yakÄ...
- Selamun aleykum hocam seyda molla nadirın yanında ıcazesını alanlardan...
- Receb bey o rüyayı kaydetmedik, o rüyanın risalelerle alakası yoktu, ama o...
- Güzel paylaşım, kaynak belirttiğiniz için ayrıca teşekkür ederim. :)))...
- 18 Nisan 2021,tarihinde rahmetli oldu.....
- Allah razı olsun. "kısmetse diğeri de gelecek haftaya." kısmında yer alan ...
- Cenab-ı Allah ( cc) Salih rüya sahiplerinin sayısını artırsın....
- Makalede kullanılan " Kıskançlık " sıfatı, Ehli sünnet akidemize göre," ...
- İstifade etmek istiyorum....
TARİHTE BU HAFTA
*Sultan Abdulaziz Han Åžehid Edildi.(4 Haziran 1876)
*Kırım'ın Fethi(6 Haziran 1475)
*Süleymaniye Camii İbadete Açıldı(7 Haziran 1557)
*EFENDİMİZ'İN (s.a.v.) DÂR-I BEKA'YA İRTİHALİ(Vefatları)(8 HAZİRAN 632)
*Hz.Ebubekir (r.a.)Halife Seçildi(9 Haziran
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...