ARAPLARLA ALAKALI RİVAYETLER
Soru: İnsanların iyisi Arap, Arabın iyisi Kureyş, Kureyş’in iyisi beni Haşim’dir(Deylemi). (Bana buğzeden dinden çıkar. Araba buğz eden bana buğzetmiş olur. (Tirmizi İ. Ahmed) hadisleri sahih midir? Ve eğer sahihse bu ve benzeri (Arabı sevin...) hadisleri "Arab’ın aceme acemin araba üstünlüğü yoktur" hadisi ışığında nasıl anlayabiliriz
Soru: İnsanların iyisi Arap, Arabın iyisi Kureyş, Kureyş'in iyisi beni Haşim'dir(Deylemi). (Bana buğzeden dinden çıkar. Araba buğz eden bana buğzetmiş olur. (Tirmizi İ. Ahmed) hadisleri sahih midir? Ve eğer sahihse bu ve benzeri (Arabı sevin...) hadisleri "Arab'ın aceme acemin araba üstünlüğü yoktur" hadisi ışığında nasıl anlayabiliriz? Biz zaten iyi olan tüm müslümanları sevmeliyiz neden Araplar için özel olarak uyarılmışız? Geçmişte millet olarak bize olan zararları ve günümüzde islam ve cihat konusundaki anlaşmazlık ve pasiflikleri dolayısıyla konuştuğumda büyük günah işlemişim gibi muamele görüyorum, nasıl davranmak gerekir?
Cevabımız
-Tirmizi'deki hadis rivayetinin şekli şöyledir:
Hz. Selman(-ı Farisi) anlatıyor. Resulullah bana : "Ya Selman! Sakın bana buğzetme, dinden çıkarsın" diye buyurdu. Ben: "Ya resulellah! Allah senin sayende bizi hidayete erdirmişken, nasıl olur da sana buğzederim?" dedim. Bunun üzerine "Araplara buğz etmen, bana buğzetmen anlamına gelir" diye buyurdu(Tirmizi, Menakıb, 69).
- Evvela bu hadis hususi olarak Hz. Selman'a yapılan bir uyarı niteliğindedir. Şayet sahih kabul edilse bile, Hz. Selman'ın bir karşı tepki olarak Araplara karşı olumsuz bir tavır içinde olmuş olabilir ve bundan ötürü bu uyarıyı almış olabilir.
-İkincisi, bu hadis rivayeti zayıftır. Tirmizi bu rivayete "hasen" demekle beraber, "garib" olarak nitelemek ve senedinde inkıta(kopukluk) olduğuna dikkat çekmek suretiyle onun zayıflığına işaret etmiştir. Nasıruddin Elbani de bunun zayıf olduğunu vurgulamıştır.
-İbn Hanbel'in Müsnedini takik eden iki muhakkik de bu rivayetin senedinde bulunan bir ravinin zayıflığından ve senddeki kopukluktan ötürü hadisin zayıf olduğuna işaret etmişler(bk. İbn Hanbel, 39/135).
-Bu hadis rivayetiyle ilgili olarak bazı alimlerin yaptığı şöyle bir yorum da var:
"Burada Peygamberimizin maksadı şudur: Şayet bir kimse bütün Araplara karşı bir kin beslerse, o umumun içinde Hz. Peygamber de olduğundan, bazen bu kin bilmeyerek da olsa ona da yönelmiş olabilir. Efendimiz bu noktaya dikkat çekmiş olabilir(bk. Tuhfetu'l-Ahvazi, ilgili hadisin şerhi/10/296).
-Unutmayalım ki, Kur'an'ın "Allah katında sizin en şereflisiniz, Allah'a karşı gelmekten en çok sakınan takva sahibi kimselerdir" mealindeki ifadesi bizim yegane ölçümüzdür. Bunun yanında "Arabın Arap olmayana ve Arap olmayanların da Araplara karşı bir üstünlüğünün olmadığını, üstünlük ölçüsünün sadece Allah'a karşı gösterilen takvanın olduğunu.." bildiren sahih hadisler de ölçümüzün ikinci kaynağıdır. Bunlara muhalif rivayetler, ya sahih değildir, yahut da başkaca bir tevili vardır.
-Şunu tahmin değil, kesin olarak biliyoruz ki, Türkiye'de bazı kimseler, dine olan düşmanlıklarını Araplar üzerinden yürütmüşlerdir. Doğrudan -dinine bağlı Türk milleti ve Türk halkı arasında- dine karşı açıkça tavır alma cesaretini gösteremedikleri için, bu kinlerini Arap milletine karşı kusmakla kendilerini tatmin etmişler. Kur'an harflerinin kaldırılması, ezanın türkçe şarkı haline getirilmesi, Namazda Kur'an'ın türkçe meal olarak okunması ve benzeri bir çok din tahrifçiliği bu kabildendir. İlginçtir, bu tahrifler, bazı gafil insanların hoşuna gitsin ve kabullensinler diye, Türk milliyetçiliği formatında yapılmıştır. Ancak Allah'a binlerce şükürler olsun ki, bin yıldan beri İslam'a hizmeti hayatlarının yegane sebebi olarak kabul eden bir ecdadın torunları olan bu günkü Türk milleti ve Türk halkı bu oyunları bozmuştur. Allah'ın dinini her türlü mülahazaların üstünde ve ötesinde kabul etmiş ve tercihini o yönde yapmıştır. Bizim bu gibi hadislerden ve hadiselerden almamız gereken ders budur, belki de bu olmak durumundadır.
- Dikkat çekici bir husus da şudur ki, yabancı din düşmanlarının boruzanlığını yapan yerel din düşmanları,bu dinsizlik işini yaparken de, en çok revaçta tuttukları şey, değişik yalan ve iftiralarla, abartılı ifadelerle, karşı tarafa yapılan zulümleri göz ardı ederek tekrarlanan "Araplar bizi arkadan vurdular" nakaratıdır.
Bu sahtekâr hamiyet-füruşlar, İslam'ın en büyük kahramanı ve saff-ı evvel olan Araplar ile, İslam'ın ikinci sıradaki en büyük kahraman ordusu olan Türklerin kardeşliğine, birlikteliğine ve bir araya gelerek kuvvetli bir şekilde din-i mübin-i İslam'a hizmet etmelerine fırsat vermeme adına bunu yapıyorlar. Aklı başında her mümin, Hz. Peygamberin hatırına da olsa, prensip olarak -Müslüman olan-Arapları sevmelidir. Bu günkü Arapların içine düştüğü kötü durumlar onlara yakışmıyorsa, Türklerin ve diğer İslam milletlerinin de içine düştükleri kötü durumlar onlara da yakışmıyor.
Bu Yakışmayan durumun altında yatan sebeplerin başında, Bediüzzaman hazretlerinin de ifade ettiği gibi, cahillik, yoksulluk ve ihtilaftır-tefrikadır.
Şairin dediği gibi,
"Girmeden tefrika bir millete düşman giremez/Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez."
- Birbirimizin kusurunu araştırıp, şuursuz bir alet olarak din düşmanları tarafından kül gibi savurulmaya hizmet edeceğimize, Allah'ın ve Hz. Peygamberin tekrar tekrar vurguladığı iman kardeşliğimizi pekiştiren birlik bağlarımızı ön planda tutmak suretiyle, topyekun İslam aleminin şaha kalkmasına hizmet etmeyi tercih etmek, hem dünyada hem ahirette bizi mutluluğa kavuşturan yegâne yoldur.
Neredesin sevgili Akif, saygın şair; ne olur bir kere daha haykır:
"Allah'a dayan, saye sarıl, hikmete ram ol!/ Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol!"
-Ne olur büyük Üstadı dinleyelim:
"Adavet etmek istersen, kalbindeki adavete adavet et; onun ref'ine çalış. Hem en ziyade sana zarar veren nefs-i emmarene ve heva-i nefsine adavet et, ıslahına çalış. O muzır nefsin hatırı için, mü'minlere adavet etme. Eğer düşmanlık etmek istersen; kâfirler, zındıklar çoktur; onlara adavet et. Evet nasılki muhabbet sıfatı, muhabbete lâyıktır; öyle de adavet hasleti, her şeyden evvel kendisi adavete lâyıktır" (Bediüzzaman, said Nursi, Mektubat 265 );
"Menfî unsuriyet fikriyle şark vilayetlerindeki vatandaşlara veya cenub tarafındaki dindaşlara (din kardeşimiz olan Araplara) adavet besleyip onlara karşı cephe almak, çok zararları ve mehaliki ile beraber; o cenub efradları(güneyimizdeki Araplar) içinde düşman olarak yoktur ki, onlara karşı cephe alınsın. Cenubdan(Arap aleminden) gelen Kur'an nuru var, İslâmiyet ziyası gelmiş; o içimizde vardır ve her yerde bulunur.
İşte o dindaşlara(müslüman Araplara) adavet ise; dolayısıyla İslâmiyete, Kur'ana dokunur. İslâmiyet ve Kur'ana karşı adavet ise, bütün bu vatandaşların hayat-ı dünyeviye ve hayat-ı uhreviyesine bir nevi adavettir. Hamiyet namına hayat-ı içtimaiyeye hizmet edeyim diye, iki hayatın temel taşlarını harab etmek; hamiyet değil, hamakattır!" (Nursi, Mektubat, 323 )
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
CENNET VE CEHENNEM SADECE MANEVİ DEĞİLDİR
Cennet ve Cehennem iki yurttur; birisi sevaba birisi azaba, birincisi muttakilere, ikincisi kâfirle
AKSA TUFANI’NIN İSTİKBALDEKİ AKİSLERİ
De ki: " Bize iki güzellikten birinin dışında başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz? Oy
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-1
Fahr-ı Kâinat Efendimiz, (Aleyhissâlatü vesselâm) Kur’ân’ı Mekkelilere tebliğe başladı
NURDAN VECİZELER-7
“İnkılab-ı hakikat olmaz. Nev'-i mutavassıtın silsilesi devam etmez. Tahavvül-ü esnaf, ink
MODERNİST İSLAMCILARIN BAZI İDDİALARI
HADİS VE SÜNNET DELİL DEĞİLDİR, BİZE KUR’AN VEYA VAHİY LAZIMDIR Bu iddia aslında Peygam
YEDİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN EN SAF LEZZETİ VE EN HALİS SAADETİ?
İmandır hayatın en safi lezzeti ve en halis saadeti… İmandır saadetin menşei, kayyum değer
ŞÜKRÜ ALTUĞ(1914 – 1984)
Isparta’nın Sav köyü bin kalemle Risale-i Nur eserlerini yazarak çoğaltan, Hz. Üstadın ifad
BÜYÜK ÇARŞI
İki bedestenin çevresinde meydana gelen ticaret merkezidir. Halk arasında Kapalı Çarşı olarak
KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(3)
Ders: Kızıl İcaz 10. Ders(7. ve 8 Beyitler)-devam- İzah: Ali Haydar Çetintürk Hocaefendi *
- BEŞİNCİ NOKTA: NEDİR HAYATIN HAKİKİ HUKUKU?
- NURDAN VECİZELER-6
- HAMAS ÜZERİNDEKİ AMALEK GÖLGESİ
- İSRA VE MİRAÇ MUCİZESİNİ İNKAR EDENLERE CEVAPLAR
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-25
- ŞEVKET AKIN(1923 -2021)
- HOCAZÂDE MUSLUHİDDİN
- ACBU’Z ZENEB HADİSİ
- DÖRDÜNCÜ NOKTA: NEDİR HAYATIN MAHİYETİ?
- NURDAN VECİZELER-5
- SAHABE DÖNEMİ İHTİLAFLARINDAN SÖZ ETMEK
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-24
- YENİ İSRAİLİYAT VE DİNİ GÜVENLİĞİMİZ
- NAMAZDA 17 SIRRI
- İNSANLARIN AYIBINI GİZLEMEK
- İMAM BUHARİ'YE ATILAN İFTİRALAR
- ŞAHABEDDİN ÜNLÜ (1945 -2021)
- HIZIR BEY
- CEHENNEM NEREDEDİR?
- KIZIL İCAZ YEDİNCİ BEYİT- 10. DERS(2)
- BU MAKAMDA BİR SUAL AKLA GELMEKTEDİR
- İSRAİL'İN KIYAMETİNİ TÜRKLER KOPARIR
- HAŞİR RİSALESİNİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI
- NURDAN VECİZELER-4
- HADİS İNKARCILARIN DERDİ: EBU HUREYRE (r.a)
- SAFVETÜ’T TEFASİR NOTLARI-23
- ÜRETİLEN ALGILARLA FİKİR SAHİBİ OLMAYA ÇALIŞMAK
- ŞAHABEDDİN GARGILI(1924 – 2017)
- MUSLİHUDDİN MUSTAFA (ŞEYH VEFÂ-Ö. 1491)
Şüphesiz Kur'an, mü'minler için gerçekten bir hidâyet rehberi ve rahmettir.
Neml, 77
GÜNÜN HADİSİ
Îmân altmış bu kadar şu'bedir. Hayâ da îmânın bir şu'besidir.
BUHARİ,KİTÂBÜ'L-ÎMÂN, EBU HUREYRE(r.a.)'dan
SON YORUMLAR
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
TARİHTE BU HAFTA
Uhud Harbi(23 Mart 624)***22 Mart 1683-Merzifon'lu Kara Mustafa paşanın idamı***23 Mart 1960- Üstad Bediüzzaman'ın vefatı *** *Edirne'nin İşgali(26 Mart 1913)***Ahmet Cevdet Paşanın Doğumu(27 Mart 1822)*** Huneyn savaşı(29 Mart 630)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...