ÜSKÜDAR ÇATMASI
Merhum Ergun Göze beyefendi yazıyor; Boğaz’da bir şahane yalı yaptıran Hidiv İsmail paşa’ya salık verirler; “Yalının kütüphane odasını Üsküdar çatması ile döşeyiniz.”
Merhum Ergun Göze beyefendi yazıyor; Boğaz'da bir şahane yalı yaptıran Hidiv İsmail paşa'ya salık verirler; "Yalının kütüphane odasını Üsküdar çatması ile döşeyiniz."
Ararlar. O devirde bile Üsküdar çatması kalmamış. Bu işle alakalı olarak ele geçirdikleri bir zat; "biz bu işi bırakalı çok oldu. Şartlar artık elvermiyor. Yalnız, merhum pederin bir arkadaşı vardı; Hacı Ahmed Efendi. Gidip ona bir sorayım, belki onda eski mallardan kalmış olabilir. Yoksa da, belki bize bir akıl verebilir" der ve gider.
Hacı Ahmed Efendi ve hanımı, bu eski dost evladını büyük iltifat ile karşılarlar. Eski günleri yâd ederler. Hoş beşten sonra sıra sadede gelir. Hacı Ahmed Efendi der ki; "Tavan arasında on top kadar var. Bak bakalım istenen işe yarayacak mı?"
Evet, istenen işi görecek kadar ve aranan evsafta "Üsküdar çatması" bulunmuştur. Fiatı sorulunca kaç sene evvel ne kadarsa, o kadar istendiğini gören aracı, baba dostuna; "Hacı amca" der, "müşterin Mısır Hidiv'i. Mal, hiçbir yerde bulunması mümkün olmayan cinsten. Az isteme, çok iste.Çekinme, ne kadar çok istersen, o kadar alacaksın."
Hacı amca güler ve der ki;
"Peki, isteyelim fazla istemesine, amma ya bizim "Hacı Ahmed Efendilik" ne olacak? Onu nereye koyacağız? Sen var git, işlerine yarıyorsa, isterse para vermesinler. Vereceklerse fiat budur, fazla olmaz."
Durum Hidiv'e bildirilir. Bu duruma şaşaran Hidiv, Ahmed efendiye bir torba altın gönderir. Ama gönlü zengin bu insan bu altını da nazikçe, şöyle geri çevirir;
"Hidiv hazretleriyle bu kadar bir ihsana layık olacak bir dostluğumuz olduğunu hatırlamıyorum. Olsaydı bile, mukabele edemeyeceğim bir hediyeyi almam doğru olmazdı. Üstelik ihtiyacım da yok. Bir ihtiyaçlısına vermelerini rica ederim."
Bu civanmert ve tok cevap karşısında iyice şaşıran Hidiv İsmail Paşa daha fazla dayanamaz, Ahmed amcayı bizzat ziyaret ederek ellerinden öper.
Kaynak
Ergun Göze, Türklük Kavgası, Yağmur Yayınevi, İst. 1977
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
“HA SEN HA BEN”

Osmanlının son dönemlerindeyiz. Papaz iken İslâm diniyle müşerref olan bir kimse, İstanbul'a
“CÖMERTLİĞİN BABASI”

Arap Tarihinde cömertliğiyle meşhur Hatem-i Tai’yi çoğumuz duymuşuzdur. Adeta cömertlik bu
ASIL ŞAŞILACAK ŞEY

Tefsîr-i Râzî’de hikâye olunmuştur ki bir gün birisi Hz. Ömer’in huzurunda; “Şu satran
VATAN DERDİ, EVLÂD ACISINDAN MUKADDEMDİR!

Dünyada tek bir evlâdım, ciğer-pârem, istinâdgâh-ı refâh u maîşetim var: Mehmed Bey!.. Bu
HAKİKİ SALTANAT

Abdullah bin Mübarek (rahimehullah) Rakka şehrine doğru yola çıkmıştı. Havada çokça toz ya
MÜKÂFATLANDIRAN SABIR

Sydneyli bir tüccar, Bombay’dan kalkan bir gemiye yetişebilmek için, son dakikada bir taksiyle
UNUTULMAYAN BORÇ

“Bütün Dünya” adlı ünlü derginin Temmuz 1948 tarihli 6. Sayısında, İzmir’den bir oku
SÖZ SÖYLEMEDİN Kİ

Geveze bir şahıs, hikmet ehli bir insanın yanına gidip faydasız sözleriyle hikmet ehlini bir s
İLM-İ SİYASET NE DEMEKTİR?

Bir zamanlar Şark’ta çok kuvvetli bir padişah varmış. Bu padişah bir gece rüyasında bütü
SEHL BİN TÜSTERİ’NİN BİR ÇOCUKLUK HATIRASI

Büyük Allah dostu Sehl bin Tüsteri der ki; “Üç yaşındaydım. Geceleyin kalkar, dayım Muham
“ARDIMDA ÜÇ HEKİM BIRAKIYORUM”

Meşhur tıp üstadı Falcon son demlerindeyken, etrafına toplanan meslektaşlarına; -Ölümüme
- YÜZDE YÜZ ÇIKAN BİR RÜYA
- “SENİ SEVİYORUM BABA”
- SEVGİMİZ ZARAR VERİCİ OLMASIN
- HAYATIMDA TANIDIĞIM EN CÖMERT ADAM
- BİR SAHUR HATIRASI; UYANDIRAN SES
- HIRSIN SONU
- MUTLULUK SİZE ÇOK YAKIN
- ALTIN TOP
- RABBİNİN ORDULARINI ONDAN BAŞKASI BİLEMEZ
- HARAM YİYEN SEBAT EDEMEZ
- HARUN REŞİD'İN VEFATINI HABER VEREN RÜYASI
- YAVUZ SELİM HANIN KILICININ PARILTISI
- “BU MİLLET YENİLMEZ”
- SUSMASINI BİLMEYENLER
- “RÜŞVETİN LEZZETİNE ALIŞIRLARSA”
- HAYATTAKİ ATLAR
- MOLLA GÜRANİ’DEN İBRETLİK BİR CEVAP
- PADİŞAHIN KUSUR DÜZELTMEDEKİ İNCELİĞİ
- KASIM BEY VE ADSIZ KAHRAMANLAR
- BİR FEDAKÂRLIK ÖRNEĞİ
- KUZU İLE TOSUN
- HIRSIZA ÖĞÜT
- KÜÇÜK ÇOCUĞUN İNCELİĞİ
- “İŞE ÖNCE NEREDEN BAŞLARDINIZ?”
- ASIL FAKİRLİK
- KURBAĞALARIN YARIŞI
- HIRSIN SONU
- BİR CEZAEVİ HATIRASI
- ÜSKÜDAR ÇATMASI

Nâziât, 37-38-39
Azana ve dünya hayatını ahirete tercih edene, şüphesiz cehennem tek barınaktır.
GÜNÜN HADİSİ
Îmân altmış bu kadar şu'bedir. Hayâ da îmânın bir şu'besidir.
BUHARİ,KİTÂBÜ'L-ÎMÂN, EBU HUREYRE(r.a.)'dan
SON YORUMLAR
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
- Vesîkalara göre, doğum târîhi 13.01.1889 (1 Kânûnisânî 1304), vefât t...
- Açıklayıcı ve net ifadelerle bilgi verdiğiniz ićin siteye teşekkür eder...
- Hocam açıklamalarınız için gerçekten yürekten teşekkürler Hep oyunlar...
TARİHTE BU HAFTA
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...