ŞEHİTLERİN ÖLDÜĞÜNÜ BİLMEMESİ
Şehitlerin kendilerinin öldüğünün farkında olmadığı söyleniyor. Âl-i İmran 170. ayet mealinde "Arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere de hiç bir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler" geçmekte. Öldüklerinin farkında olmadan bu müjdeleme isteği nasıl oluyor?
Şehitlerin kendilerinin öldüğünün farkında olmadığı söyleniyor. Âl-i İmran 170. ayet mealinde "Arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere de hiç bir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler" geçmekte. Öldüklerinin farkında olmadan bu müjdeleme isteği nasıl oluyor?
Cevabımız:
Bu konuyu bir kaç madde halinde açıklayacağız:
a)"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma! Bilakis onlar diridirler. Rablerinin katında rızıklanmaktadırlar"(Al-i İmran, 3/169) mealindeki ayette şehitlerin ölü olmadıklarına işret edilmiştir. Bu ifadeden açıkça anlaşılıyor ki, şehitler de her ne kadar cismen ölmüşler, fakat ruhani hayatları devam ediyor. Her ölen kimsenin ruhani hayatı devam etmesine rağmen ayette şehitler için hususi bir hayat vurgusunun yapılması, onların hayatı diğer ölülerin/ehl-i kuburun hayatından farklı bir mertebede olduğunu göstermektedir(bk. İbn Aşur, ilgili ayetin tefsiri).
b)Bediüzzaman hazretleri de beş tabakadan ibaret olan hayatın dördüncü tabakasında bulunan şehitlerin bu farklı hayatlarını şöyle ifade etmiştir:
" Dördüncü Tabaka-i Hayat: Şüheda hayatıdır. Nass-ı Kur'anla şühedanın, ehl-i kuburun fevkinde bir tabaka-i hayatları vardır. Evet şüheda, hayat-ı dünyevîlerini tarîk-ı hakta feda ettikleri için, Cenab-ı Hak kemal-i kereminden onlara hayat-ı dünyeviyeye benzer, fakat kedersiz, zahmetsiz bir hayatı Âlem-i Berzahta onlara ihsan eder."(Mektubat,6).
c)Bir hadis-i şerif rivayetine göre, peygamberimiz şöyle buyurdu: "Allah'ın velileri ölmüyorlar, bir yerden başka bir yere intikal ediyorlar"(bk. Razî, a.g.y). Şüphesiz Allah'ın velileri, dostları arasında yer alan şehitler çok özel bir makama sahiptirler.
d)Bu hadisin manasına uygun bir ifadeyi yine Bediüzzamandan öğreniyoruz:
 "Onlar/şehitler kendilerini ölmüş bilmiyorlar.. yalnız kendilerinin daha iyi bir âleme gittiklerini biliyorlar.. kemal-i saadetle mütelezziz oluyorlar.. ölümdeki firak acılığını hissetmiyorlar. Ehl-i kuburun çendan ruhları bâkidir, fakat kendilerini ölmüş biliyorlar. Berzahta aldıkları lezzet ve saadet, şühedanın lezzetine yetişmez. Nasılki iki adam bir rü'yada Cennet gibi bir güzel saraya girerler. Birisi rü'yada olduğunu bilir. Aldığı keyf ve lezzet pek noksandır. "Ben uyansam şu lezzet kaçacak" diye düşünür. Diğeri rü'yada olduğunu bilmiyor. Hakikî lezzet ile hakikî saadete mazhar olur "(Mektubat, 6 ).
e)İşte bütün bu anlatılanlar, bize "Allah'ın kendilerine lütuf ve kereminden verdiği şeylerle sevinç içindedirler. Arkalarında kalan ve henüz kendilerine katılmamış olan (şehid kardeşlerine de) hiç bir korku ve üzüntünün bulunmadığı müjdesini verirler"(Al-i İmran, 3/170) mealindeki ayetin ne anlama geldiğini açıklar mahiyettedir.
-Şehitlerin arkalarında kalan mücahitler için hazırlanan nimetleri haber vermek istemeleri, Allah tarafından kalplerine bir inkişaf verilmiş bu gibi bazı gaybi olaylardan haberdar edilmiş olduklarının göstergesidir(bk. İbn Aşur, a.g.y)
Sonuç olarak: şehitler kendilerini ölmüş bilmemekle beraber, dünyadan başka bir yere intikal ettirildiklerini biliyorlar ve buranın güzelliğin emeftun oldukları için kendileri gibi Allah yolunda şehit olacak kimselerin de aynı nimetlere mazhar olduklarını-Allah'ın bildirmesiyle- bildikleri için bunu müjdelemek isterler. Müjdelemek isterler ki müslümanlar, münafıkların -ölüm korkusunu nazara veren-sözlerine kanıp da Allah yolunda savaşmaktan geri durmasınlar.
Â
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
KUR’AN O DÖNEMİN KOŞULLARINA GÖRE Mİ İNMİŞTİR?

Kur'an o dönemin koşullarına göre mi inmiştir? Kimi arkadaşlarım Kur'an şu an inse idi daha
BEYİNDE TANRI NOKTASI VAR MI?

Beyinde tanrı noktası var mı? Bilim adamları beyinde "tanrı noktası" olarak adlandırdıkları
EZELİ İLİM

Soru: Muhammed Suresi 31. Ayetinde geçen "hatta na’lem" ifadesini Allah’ın sonsuz ve ezeli ilm
SURİYELİ MÜLTECİLERE KARŞI TAVRIMIZ NASIL OLMALIDIR?

Bilindiği gibi toplumumuzda Araplara karşı nefret vardır. Nitekim bu nefretten ülkemize sığı
YAHUDİLİK

Yahudiliğin kötü inançlarından bahseder misiniz? Bildiğim kadarıyla onlar da tek bir Tanrı'y
MUHTELİF SORULAR

Günümüz alimlerinden Ebu Muhammed el Makdisi’nin yazarı olduÄŸu bir kitap var bu kiÅŸi ehli sÃ
ALLAH NASIL GÖRÜP İŞİTİYOR?

Allah’ın görme ve işitmesi bizimkine küçük miktarda benziyor mu? Allah’ın görmesi ve duy
HÜKÜM AYETLERİNİ BU ZAMANDA NASIL ANLAYABİLİRİZ?

Bu zamanda ehl-i sünnet ve’l-cemaat'ın gittiği yolu değil de, ehl-i sünnet ve’l-cemaatın d
TEVRAT DEĞİŞTİ Mİ DEĞİŞMEDİ Mİ?

“Muhakkak ki Tevrat'ı Biz indirdik, onda hidayet ve nur vardır. (Maide, 44) Bir Hristiyan “Mu
HZ.ADEM(A.S)’IN UNUTMASI NE DEMEKTİR?

Soru: Ta Ha Suresinde; “Doğ¬ru¬su Biz da¬ha ön¬ce Âdem’e de va¬hiy ve emir ver¬miş-tik
ARAPLARLA ALAKALI RİVAYETLER

Soru: İnsanların iyisi Arap, Arabın iyisi Kureyş, Kureyş’in iyisi beni Haşim’dir(Deylemi).
- İKİ DENİZ VE EVRENİN GENİŞLEMESİ
- KİŞİNİN EVLENECEĞİ KİŞİ
- FIKIH BİLMEDEN İBADET ETMEKLE İLGİLİ RİVAYETLER
- ALLAH’IN ZATINI DÜŞÜNMEYİN DİYE BİR HADİS VAR MI?
- EZAN OKUNURKEN MÜZİK ÇALMASI GÜNAH MI?
- MERCİMEK YEMEK SÜNNET MİDİR?
- ŞEYTANA DÜŞMAN OLMAK
- BAZI HADİSLER HAKKINDA
- OL DEYİNCE OLUR NE DEMEK
- MEZHEPLER DİNİ PARÇALAMIŞ MIDIR?
- İ-DOSER" BİLİNÇALTI MÜZİK
- BİR HADİS VE ÜSTÜNLÜK
- KIYAMET ÖNCESİNDE OLACAK OLAĞANÜSTÜ ŞEYLERİN HİKMETİ
- KUR’ANIN DÖRT ANA KONUSUNUN BİRBİRİYLE İLİŞKİSİ
- İMAM EŞARİ VE İBNİ ARABİ CEBRİ MİDİR?
- KALBİM MUTMAİN OLSUN DİYE
- İBLİSİN İMTİHANI
- ÖVGÜ YALNIZ ALLAH’ADIR
- ENERJİ
- ARŞ VE KÜRSİ
- İKİ RİVAYET HAKKINDA
- KÜFRÜN NEVİLERİ
- İSLAM DİNİ NEDEN YERYÜZÜNE HAKİM DEĞİL
- BUZAĞIYA TAPANLARIN AKIBETİ
- KALP HASTALIKLARI NASIL GEÇER?
- DÜNYA HAYATININ YARATILIŞ SEBEBİ
- ALLAH’IN SIFATLARI
- ŞEHİTLERİN ÖLDÜĞÜNÜ BİLMEMESİ
- ŞEYTANDAN ÖNCE İNKARCILAR VAR MIYDI?

Andolsun ki biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur'an'da insanlara her türlü misali verdik.
Zümer, 27
GÜNÜN HADİSİ
Kur'an'ı cebren (açıktan) okuyan, sadakayı açıktan veren gibidir. Kur'an'ı gizlice okuyan, sadakayı gizlice veren gibidir."
Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 20, 2920; Ebu Davud, Salat 315, 1333; Nesai, Zekat 68
SON YORUMLAR
- Rabbimiz gani gani rahmet eylesin…...
- Yahudi propagandası için uydurulmuÅŸ yalan bir hikâyeyi bu güzel siteye yakÄ...
- Selamun aleykum hocam seyda molla nadirın yanında ıcazesını alanlardan...
- Receb bey o rüyayı kaydetmedik, o rüyanın risalelerle alakası yoktu, ama o...
- Güzel paylaşım, kaynak belirttiğiniz için ayrıca teşekkür ederim. :)))...
- 18 Nisan 2021,tarihinde rahmetli oldu.....
- Allah razı olsun. "kısmetse diğeri de gelecek haftaya." kısmında yer alan ...
- Cenab-ı Allah ( cc) Salih rüya sahiplerinin sayısını artırsın....
- Makalede kullanılan " Kıskançlık " sıfatı, Ehli sünnet akidemize göre," ...
- İstifade etmek istiyorum....
TARİHTE BU HAFTA
*NATO'nun kuruluÅŸu(24 Mart 1949)
*Uhud savaşı(24 Mart 625)
*Huneyn savaşı(29 Mart 630)
*Fatih Sultan Mehmet Han'ın doğumu(30 Mart 1432)
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...