HADİS İSNADLARI VE BU KONUDA MUHADDİSLERİN GAYRETLERİ
İnsanlık tarihinin hiç bir devrinde, hadisler için kullanılan “ananeli/senetli” haber sistemi kullanılmamıştır. Bu sistemdeki haberlere inanmayanın başka hiç bir tarih bilgisine inanamaması gerekir.
İnsanlık tarihinin hiç bir devrinde, hadisler için kullanılan "ananeli/senetli" haber sistemi kullanılmamıştır. Bu sistemdeki haberlere inanmayanın başka hiç bir tarih bilgisine inanamaması gerekir.
Bu senet zinciri içerisinde yer alan ravilerin kısa hayatları, doğumları, ölümleri, kimden hadis rivayet ettikleri, otorite kabul edilen alimlerin haklarındaki kanaatlerini yazan önemli RİCAL kaynakları vardır. Bu kaynaklar şu anda basılmış ve ortadadır. Böyle özel bir gayretle sırf hadislerin sıhhat veya zaaf yönlerini ortaya koymak için gecesini gündüzüne katan takva sahibi büyük İslam alimlerinin bu çalışmalarına güvenmeyen kimse, başka hangi ilim kaynağına inanabilir ki?
Her bir ravi sadece bir hadis rivayet etmemiş ki, ravilerin sayısının çokluğundan şikâyet edilsin ve bunların hayatlarının tespitinin zorluğundan söz edilsin.. Bir tek ravi bazen onlarca hadisin senedinde yer almaktadır. Örneğin; Hz. Ebu Hureyre, Hz.Aişe, Hz. İbn Mesud, Hz. İbn Ömer, Hz. İbn Amr b. As, Hz. Enes, Hz. İbn Abbas gibi sahabelerden yüzlerce, binlerce hadis rivayet edildiği gibi, tabiin ve tebe-i tabiinden de yüzlerce hadis rivayet eden alimler vardır.
Her asırda belli bazı kimseler çok büyük alim, çok dürüst, yalana asla tenezzül etmeyen, Allah'tan çok korkan kişiler olarak tanınırlar. Ve toplumun bu kabulü yüzde yüze yakın bir oranda isabetli olur. Mesela: Dört mezhep imamları, Abdulkadir Geylanî, Şah-ı Nakşibend gibi zatlar hem kendi asırlarında hem de daha sonraki sırlarda çok büyük, salih, takvalı kimseler olarak bilinmiş ve bu kanaati yanlış çıkaran hiç bir vukuatları da olmamıştır. Keza, İmam Gazali, İmam Rabbani, Bediüzzaman Said Nursi ve benzeri büyük insanların, bilerek Hz. Peygambere iftira edebileceklerine ihtimal vermek akl-ı selimin kabul etmeyeceği bir husustur.
Acaba, hayatlarının şahadetiyle Allah'tan çok korkan, çok ibadet eden, bunun yanında Hz. Peygamberin sözlerinin sarrafı olmuş hadis âlimlerinin bilerek resulullah'a iftira etmeleri veya kötü olduklarını bildikleri halde bazı ravilere torpil geçmeleri, iyi olduklarını söylemeleri mümkün mü?
Hadis kaynaklarında en meşhur olan hadislerin başında "Kim bilerek bana yalandan bir söz isnat ederse, cehennemdeki yerine hazırlansın." manasındaki hadis-i şerif gelir. Acaba bu hadisi her an karşılarında bulan takva sahibi alimlerin bilerek buna aykırı davranmaları mümkün mü?
Kur'an'da Hz. Peygambere Kur'an'ın metnini tebliğ etme görevi yanında onun manasını açıklama görevi de belirtilmiştir."Resulüm! Sana bu zikri/Kur'an'ı indirdik ki kendilerine indirileni insanlara açıklayasın. Umulur ki düşünüp anlarlar."(Nahl, 16/44), "Resulüm! Sana bu kitabı indirmemiz, sırf onların, hakkında ihtilaf ettikleri gerçekleri açıklaman ve sırf iman edecek kimselere hidayet ve rahmet olması içindir."(Nahl, 16/y64)mealindeki ayetlerde bu husus açıkça vurgulanmıştır. Buna göre, Hz. Peygamberin Kur'an'ı tebliğ görevi yanında -ilgili ayetleri açıkça zikrederek veya zikretmeyip gereken hususları-açıklamak gibi zorunlu bir tebyin/açıklama görevi de vardır.
İşte Hz. Peygamberin ister fiili, ister kavli, ister takriri olsun yaptığı açıklamalar sünnet lteratürünü; sünnet ise hadis literatürünü meydana getirmiştir. Bu literatürde yer alan kişilerin muteber olup olmadıkları için hayatları didik didik edilmiştir.
Ravinin hıfzında veya adaletinde en ufak bir leke gördükleri takdirde göz yaşlarına bakmadan, ilmi şöhretine aldırmadan cerh etmişlerdir.
Ümmetin en akıllı, en zeki, en bilgili, en takvalı, en ibadetçi, en dürüst olmakla şöhret bulmuş binlerce İslam aliminin kabul ettiği bir hakikati kabul etmemenin izah edilecek hiç bir tarafı yoktur. Nefsimizin evhamlarına saplanıp güneş gibi ortada olan sahih hadislerin varlığını inkâr etmek yerden göğe kadar bir haksızlıktır.
Şunu unutmayalım ki, bilerek Hz. Peygamberin söylemediği bir sözü ona isnat etmek ne kadar çirkin ise, onun söylediği bir sözü de -doğru bulmayarak- onu inkâr etmek de o kadar çirkindir.
Bu yazıya yorum yazın
Bu yazıya gelen yorumlar.
DİĞER YAZILAR
ALLAH RASULÜNÜN MANEVİ ŞAHSİYETİ-1
Fahr-ı Kâinat Efendimiz, (Aleyhissâlatü vesselâm) Kur’ân’ı Mekkelilere tebliğe başladı
HADİS DEĞERLENDİRMELERİNDE MODERNİST BAKIŞIN ÇIKMAZLARI
Muhâl ve münker muhteva taşıyan veya bu türden bir sonuca götüren hadislerin isnadı nasıl o
MODERN DÖNEMDE SÜNNETİN HÜCCET DEĞERİNE DİL UZATILMASI
FİTNENİN TARİHÇESİ Dr. Mustafa el-A’zamî “Dirasat fi’l-Hadisi’n-Nebevî” adlı kita
SİYER OKUNURKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BİR HUSUS
Bu güne kadar Hz. Peygamber hakkında birçok kıymetli eser kaleme alınmıştır. Bu eserlerin ç
HATEMİYYET’E DAİR FARKLI BİR TAHKİK
Bu yazıda Muhammed Mustafa’nın (sallallahu aleyhi ve sellem) son Peygamber, Kur’an’ın da im
MEALCİLERİN SÜNNET HAKKINDAKİ ŞÜPHELERİ VE BUNLARA VERİLEN CEVAPLAR
Hadisleri inkar edenlere mealciler, akılcılar ve Kur'an'cılar denilir. Bunlar kendilerine nispet
HZ. PEYGAMBERE KARŞI GÖREVLERİMİZ
İslâm bir dindir. Bu dini gönderen Allah (cc)'dır. Bu dinin bir kutsal kitabı, bir peygamberi,
HZ. PEYGAMBER HAKKINDAKİ TAVRIMIZ NASIL OLMALI?
Hucurât, 2. âyet: “Ey iman edenler! Seslerinizi, Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Bi
SÜNNETE BAŞVURMADAN KUR’AN’LA AMEL ETMENİN İMKANSIZLIĞI
Sahâbe, dinî hükümleriKur’an-ı Kerim’den alıyordu. Ancak çoğu kez Kur’an ayetleri tafs
SAHABENİN HADİS YAZMAMASININ ÜÇ SEBEBİ
“Sahâbenin hadisleri yazmamasının üç sebebi vardır. Birinci Sebep: Allah Rasûlü'nün (S.
TABİÎNİN SÜNNETİN YAZIM ve TEDVİNİNE VERDİĞİ ÖNEM
Sünnetin tedvin ve muhafazası konusunda tâbiîn kuşağının çok büyük hizmetleri olmuştur.
- HADİSLERİN TEDVİNİ-3
- HADİSLERİN TEDVİNİ-2
- GÜZEL AHLAKA AİT 15 HADİS-İ ŞERİF
- HADİSLERİN TEDVİNİ-1
- HADİS’E SALDIRILMASININ ASIL SEBEBİ
- SÜNNET İSLAM’IN ASILLARINDAN BİR ASILDIR-4
- HABER-İ VÂHİDİN İ’TİKÂTTA HÜCCET DEĞERİ
- SÜNNET İSLAM’IN ASILLARINDAN BİR ASILDIR-3
- SÜNNETİN HÜCCETİYETİ HUSUSUNDA SAHABE TATBİKATI
- SÜNNET İSLAM’IN ASILLARINDAN BİR ASILDIR-2
- SAHİH BUHARİ’NİN EŞŞİZ ÜSTÜNLÜĞÜ
- EY ALLAH’IM!
- HADİS YAZILMASINI YASAKLAYAN RİVAYETLERE BAKIŞ
- SÜNNET İSLAM’IN ASILLARINDAN BİR ASILDIR-1
- PEYGAMBER (S.A.V)’İN HADİS YAZIMINA MÜSAADE ETMESİ
- SÜNNETİN YAZIYA AKTARILMASI
- MEVLİD-İ ŞERİF Mİ, KUTLU DOĞUM MU?
- GARİB HADİS NEDİR?
- AZİZ HADİS NEDİR?
- MEŞHUR HADİS NEDİR?
- MÜTEVATİR HABER NE DEMEKTİR?
- PEYGAMBERİMİZ HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKEN HUSUSLAR
- ÇELİŞKİLİ GİBİ GÖRÜNEN BAZI HADİSLER
- RASULULLAH’IN ÜSTÜNLÜĞÜ
- HADİS VE HADİS İLİMLERİNİN EN ÖNEMLİ MESELELERİNE DAİR SORU-CEVAPLAR
- PEYGAMBERLERİN EŞİT VE FARKLI OLDUĞU YERLER
- 25 YAŞINDAKİ BİR DELİKANLI 40 YAŞINDAKİ DUL BİR KADINLA NEDEN EVLENDİ?
- KUR'AN'IN IŞIĞINDA HZ. PEYGAMBER'İN MU'CİZELERİ-3
- KUR'AN'IN IŞIĞINDA HZ. PEYGAMBER'İN MU'CİZELERİ-2
İman edip iyi yararlı işler yapanları, muhakkak salihler (zümresi) içine katarız.
Ankebût, 9
GÜNÜN HADİSİ
Zalim sultanın yanında gerçeği söylemek en büyük cihaddandır.
Tirmizi 13, (2175)
SON YORUMLAR
- Fıtrat, namaz, tevafuk, sırlar ve tüm bunların sahibi zişanı İlahi kusur...
- Selamünaleyküm İnternette mütalaalı risale i nur dersleri diye arama yapt...
- bu kıymetli yazıdan dolayı ahmed izz kardeşimize teşekkür ederiz çok mani...
- selamün aleyküm Ahmed kardeşimizi tebrik ediyor ve bu faideli tercümelerin...
- Yanında okuyan diğer öğrencileri; Molla Muhammed Kasori Molla Muhammed Era...
- Benim merhum babam Molla İbrahim Azizi de onun yanında icazeti tamamlamıştı...
- Teşekkürler. Sanırım Envar neşriyat idi.Tam hatırlayamıyorum.....
- Çok güzel bir çalışma Rabbım ilminizi arttırsın bu çalışmalarınızı...
- Merhaba, Ben Foliant yayınlarından uğur. Sizinle iletişim kurmak istiyoruz ...
- Selamünaleyküm bu değerli yazınızdan dolayı Ahmets kardeşimizi tebrik edi...
TARİHTE BU HAFTA
*18 Mart-1915-Çanakkale zaferi *20 Mart 1514-Çaldıran zaferi *21 Mart 1973-Aşık Veysel'in ölümü *22 Mart 1683-Merzifon'lu Kara Mustafa paşanın idamı *23 Mart 1960-Bediüzzaman'ın vefatı
ANKET
Sitemizle nasıl tanıştınız?
Yükleniyor...